Turkish Language 1 Final 9. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Kopyalama : A dilinin, B diline ait sözcük, anlam vb. dil ögelerini kendi sistemine dâhil etmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu tanıma göre aşagıdaki eşleştirmelerden hangisinde kopyalama yapılmıştır?
elma - alma
|
sikke - sille
|
istasyon - tren garı
|
inovasyon - yenileşim
|
birader - brother
|
2.Soru
Aşağıdakilerden hangisi kamusallaştırılmış sözcüğünün tabanıdır?
Kamu |
Kamusal |
Kamusallaş- |
Kamusallaştır- |
Kamusallaştırıl- |
Tabanlar, eklerin, yani bağımlı biçim birimlerin eklendiği yalın sözcükler, yani bağımsız biçim birimlerdir. Tabanlar kök veya türemiş sözcük olabilir. Kamullaştırılmış sözcüğünün tabanı olan sözcük de kamusallaştırıl- sözcüğüdür. Doğru cevap E'dir.
3.Soru
"Sofrada büyüklerle birlikte yemek yemek onun için muhteşem bir duyguydu. Dedesi de bunun farkında olacak ki, ne zaman yemeğe misafiri gelse onu da sofranın baş köşesine oturturdu. O yemeğini kaşıkladıkça dedesi bir başka güvenirdi. Çok keyifli bir durumdu bu. Bir de annesinin kapı arkasından onu sürekli taciz eden işmarları olamasa..."
Yukarıda verilen anlatıda geçen kalın yazılı kelimelerden hangisi halk ağzından yazı diline aktarılmış kelimelerdendir.
Muhteşem |
Baş köşesine |
Kaşıkladıkça |
Taciz |
İşmarları |
Türk Dil Kurumu tarafından yayınlanan Türkçe Sözlük’te (hlk) kısaltmasıyla verilen bütün sözcükler halk ağzından yazı diline aktarılmış sözcüklerdir ki bunların sayısı binlerle ifade edilmektedir. Konuyla ilgili bir çalışmada halk ağzından yazı diline aktarılan
sözcüklere örnek olmak üzere verilen sözcüklerden bazıları şunlardır:
ağartı : süt, yoğurt, ayran gibi yiyecek ve içecekler.
alaz : alev, yalaz.
algın : cılız, zayıf, hastalıklı.
alkarısı : loğusalara musallat olarak onları boğduğu sanılan görüntü.
çor : salgın.
delecek : zımba.
dolukmak : göz yaşarmak, ağlayacak duruma gelmek.
göbelek : yenilen bir çeşit mantar, mantar.
işmar etmek : el, göz veya baş ile işaret etmek.
kesmik : 1.kesilmiş sütün koyu bölümü, 2. başakla karışık iri saman, 3.taş gibi olmuş toprak parçası. (Buran, 2008).
4.Soru
"Yoksa siz Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?" sorusunda geçen ifadeyi göz önünde bulundurduğumuzda Türkçe'nin hangi özelliği ön plana çıkmaktadır?
Uzun kelimeler içerdiği |
Eklemeli bir dil olduğu |
Sözcük kökünde değişmeler olduğu |
Tek bir kökten yeni bağımsız kelimeler üretilebildiği |
Sözcük uzunluğunda sınır tanımadığı |
Türkçenin eklerle karşıladığı anlamlar, pek çok dilde bir ya da birkaç sözcükle karşılanabilmektedir. Bu durum Türkçeye bir kıvraklık vermekte ve bir cümle içerisine yoğun düşünceleri sığdırma imkânı sağlamaktadır. Bu durumu Doğan Aksan(1987). Türkçenin Gücü adlı eserinde şöyle örneklendirir: “Eylem çekimlerinde de başka başka kiplerin ve zamanların anlatımında çeşitli görevler gören Son eklerin art arda gelerek sıkça kaynaştığına tanık olunur. Böylece, Almanca gibi bükümlü bir dile eksiksiz çevrilmesi gerektiğinde, Türkçe yazmışmışım gibi, tek bir sözcük durumundaki bir çekimli eylem ich soll, wie es heisst, geschrieben haben biçiminde, birbirinden ayrı altı ögeyle aktarılabilir.” Buna benzer bir karşılaştırmayı “açıklayamayacağım” sözcüğüyle yapacak olsak yine benzer durumlarla karşılaşırız. Bu sözcük İngilizcede “I can not explain” şeklinde dört sözcüklü bir cümle ile Farsçada ise “Mümkin nehahed bud ki bitüvanem biyayem” cümlesiyle karşılanabilecektir.
5.Soru
Titreşimli/titreşimsiz ünsüzler için kullanılan diğer terim aşağıdakilerden hangisidir?
Ötümlü/ötümsüz |
Ağız/geniz |
Ön/art |
Alt/üst |
Sürekli/süreksiz |
Titreşimli/titreşimsiz ünsüzler için ötümlü/ötümsüz veya tonlu/tonsuz terimleri kullanılmaktadır.
6.Soru
Aşağıdakilerden hangisi doğru yazılmıştır?
Pabuç |
Eksoz |
Makina |
Kurdela |
Şöför |
Yazım Yanlışları: Seslerden oluşan dilin belli kurallarla yazıya geçirilmesi yazım (imla) olarak adlandırılır. Sözlü anlatımdaki ifadelerin yazıya geçirilmesi sırasında sözcüklerin, özel adların, deyimlerin, hazır söz kalıplarının, eklerin yazımında belirlenmiş kurallara uyulmazsa bir süre sonra dilin ortak iletişim aracı olma niteliği sarsılabilir. Bu durum yazılı anlatım bozukluğuna yol açacağı gibi kuralsız olarak yazılmış bu yazıların okunuşunda da sözlü anlatım bozukluklarının ortaya çıkmasına yol açacaktır. Bu bakımdan yazılan her yazının geçerli yazım kurallarına uygun olması gerekir. Örneğin makine yerine makina, meyve yerine meyva, kurdele yerine kordale veya kurdela, egzoz yerine eksoz veya egsoz, soför yerine sofor veya söför yazmak birer yazım yanlısıdır. Doğru cevap A’ dır.
7.Soru
Aşağıdakilerden hangisi somut olmayan kültür unsurlamızdandır?
Nazar kavramı |
Nazarlık |
İğne oyası tülbent |
Çini hamam |
Gümüş takunya |
Kültürü oluşturan ögeler, genel anlamda maddi ve manevi veya somut ve somut olmayan biçiminde sınıflandırılabilir. Maddi kültür unsurları mimarî, el sanatları, geleneksel kıyafetler, araç-gereçler gibi elle tutulur, gözle görülür, somut olan unsurlardır. Manevi kültür unsurları ise inançlar, dünya görüşleri, ahlak anlayışı, davranış kalıpları, ilişki örüntüleri vb. toplumsal hayatı çevreleyen öğreti ve değerlerdir. Doğru cevap A’ dır.
8.Soru
"Elinde kocaman paketlerle gülümseyerek odaya girdi." cümlesi yapısına göre nasıl bir cümledir?
İç içe birleşik |
Bağlı |
Sıralı |
Kurallı |
Basit |
Bu cümlede bütün öbekler tek bir yükleme bağlıdır.
9.Soru
Bilim dili ne demektir?
Arkeolojik kazılarda kullanılan teknik bir terimdir
|
Popüler şarkıların söylendiği dildir
|
Dünya üzerinde en çok kişinin konuştuğu dildir
|
Bilim eserlerinin yazılabildiği, çevrilebildiği, yeni terimlerin türetilebildiği ve her aşamada öğretimin yapılabildiği dildir
|
Dilin yapısal özelliklerinin bilim yapabilmek için olan uygunluğudur
|
10.Soru
Alıntı sözlerin diğer adı aşağıdakilerden hangisidir?
Ödünçleme |
Kopyalama |
Alıntılama |
Düzenleme |
Derleme |
Alıntı sözler “ödünçleme” olarak da adlandırılmaktadır. Bir dilden başka bir dile geçen sözler genellikle geçtiği dilin ses yapısına uydurulmaya çalışılır. Doğru yanıt A'dır.
11.Soru
Şor Türkçesi nerede konuşulmaktadır?
Kazakistan |
Rusya Federasyonu (Kemerovo bölgesi) |
Afganistan |
Özbekistan |
Ukrayna |
Şor Türkçesi Rusya Federasyonu (Kemerovo bölgesi)'nde konuşulmaktadır.
12.Soru
Dili konuşanların yeni karşılaştıkları kavramlara dil icerisinde çeşitli yollarla karşılıklar oluşturmaları biçiminde tanımlanabilen türetme, Türkçe’de hangi yol ya da yollar kullanılarak yapılır?
Çekimleme |
Ekleme |
Ulama |
İkileme |
Kalıplaştırma |
Türetme kavramı, dili konuşanların yeni karşılaştıkları kavramlara dil içerisinde çeşitli yollarla karşılıklar oluşturmaları biçiminde tanımlanabilir. Bu karşılık bulmada Türkçe,
ekleme ve birleştirme diye adlandırabileceğimiz iki temel yol kullanır. Ekleme; sözcükle ekin, birleştirme ise sözcükle sözcüğün ilişkilendirilmesidir. Doğru cevap B'dir.
13.Soru
Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük, ötekilerden farklı türdedir?
Bazıları sorunlarını paylaşmaktan hoşlanmaz. |
Bu kitapların kaçını okuduğumu sordu. |
Bu yörede en çok ne yetiştiriyorsunuz? |
Niçin başka işler de yapması gerekiyormuş. |
Hiçbirimiz çocuk eğitiminden anlamıyorduk. |
bazıları, kaçını, ne, hiçbirimiz zamir olan sözcüklerdir. Başka sözcüğü ise işler sözcüğünü tamamlayan sıfattır.
14.Soru
Mecaz anlam nedir?
Bir sözcüğün veya kavramın farklı anlamlara gelecek biçimde kullanılması
|
Bir dilin söz varlığının çeşitlenmesi
|
Bir sözcüğün veya kavramın asıl anlamı
|
Bir sözcüğün veya kavramın yan anlamı
|
Bir sözcüğün veya kavramın deyim anlamı
|
15.Soru
Orhon yazıtlarında aşağıdakilerden hangisinin etkisi görülür?
I. Arapça
II. Farsça
III. Hintçe
IV. Çince
Yalnız I |
Yalnız II |
Yalnız III |
Yalnız IV |
III, IV |
Orhon Yazıtları’nda Çince (totok ‘askerî vali’), Sanskritçe (çıntan ‘sandal ağacı’), Soğdca (ıgar ‘güçlü, kudretli’), Hintçe (makaraç ‘bir unvan veya kişi adı’), Tibetçe (bölün ‘yüksek görevli’) gibi birkaç dilden alınma çok az sayıdaki sözcükle (Tekin, 2010) başlayan etkileşim, daha sonraki dönemlerde çeşitli coğrafyalarda kullanılan Türk yazı dillerinde artmaya başlamıştır. Doğru cevap E’ dir.
16.Soru
Çok yüksek bir anlatım gücüne sahip olan Orhun Yazıtları'nda günümüzde kullanılan deyimlerin kökleri de bulunmaktadır. Bu durum aşağıdakilerden hangisi ile açıklanabilir?
Tükçenin köklü yapısı |
Yazılı kaynakların önemi |
Türkçenin zenginliği |
Tarihi eserlerin varlığı |
Türkçenin soyutlama gücü |
Deyim oluşması, biraz da zamanla ilgili bir durumdur. Türkçe, bugünkü bilgilerimizle ilk yazılı metinler olarak adlandırdığımız Orhun Yazıtları’nda çok yüksek bir anlatım gücüne sahiptir. Bu güçlü anlatımı oluşturan sebeplerden biri de deyim kullanımıdır. Doğru yanıt B'dir.
17.Soru
Aşağıdaki hangisi hem Türkçe yapısına aykırı hem de kültürümüzde yeri olmayan bir ifade türüdür?
hoşça kal |
çay içmek |
kendine iyi bak |
özür dilerim |
sağlıcakla kal |
Son zamanlarda çeviri yoluyla yeni ifade türleri de ortaya çıkmıştır. Sözler Türkçe ama anlatım kalıbı yabancı kaynaklı: Çay içmek, kahve içmek yerine çay almak, kahve almak; özür dilerim yerine üzgünüm; hoşça kal, allahaısmarladık, sağlıcakla kal yerine kendine iyi bak gibi kullanışlar Türkçenin yapısına aykırı olduğu kadar kültürümüzde de yeri bulunmayan ifade türleridir. Doğru cevap C'dir.
18.Soru
Aşağıdakilerden hangisi bir dilin söz varlığını en çok etkileme gücüne sahiptir?
Sosyal medyadaki iletiler
|
Diğer ülkelerden gelen göçler
|
Radyo yayıncılığının artması
|
Gençliğin yabancı sözcükler kullanması
|
Dizilerde kullanılan konuşma kalıpları
|
19.Soru
Sözcük köklerinin değişmediği ve sabit köklere çeşitli yapım ekleri getirilerek genellikle sözcüğün kök anlamıyla bir biçimde ilişkili olan yeni sözcükler türetilen dil grubu aşağıdakilerden hangisidir?
yalınlayan dil |
eklemeli dil |
bükümlü dil |
çekimli dil |
kökü değişen dil |
Türkçe, eklemeli diller grubunun en tipik üyesidir. Birkaç küçük ve nedenleri anlaşılabilir ses değişikliği yaşamış sözcük dışında, Türkçede sözcük kökleri değişmez ve sabit köklere çeşitli yapım ekleri getirilerek yeni sözcükler türetilir. Bu aynı kökten türetilen sözcüklerin anlamları genellikle sözcüğün kök anlamıyla bir biçimde ilişkili olur.
20.Soru
Türkçe için “kırk kapıya kırk değnek vurarak” yaşamış bir dil olması ile ne ifade edilmek istenmektedir?
Türkçe için “kırk kapıya kırk değnek vurarak” yaşamış bir dil olması ile ne ifade edilmek istenmektedir?
Söz varlığı çeşitliliği |
Sözlük bilgisi |
Sözcük varlığı kökenleri |
Sözcük dağarcığı zenginliği |
Söz dağarcığı hazinesi |
Bütün târihini ve varlığını belirli ve sınırlı bir coğrafyada yaşayan bir dil ile Türkçe gibi “kırk kapıya kırk değnek vurarak” yaşamış bir dilin söz varlığının çok çeşitlilik göstermesi ve farklı olması gayet anlaşılabilir ve olması gereken bir durumdur. Doğru yanıt A'dır.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ