Yeni Türk Edebiyatına Giriş 1 Final 21. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Kısa öyküye dair aşağıda ifade edilen özelliklerden hangisi yanlıştır?
İçsel olaylar anlatılamaz. |
Anlatıcı sonuç çıkarmaktan kaçınır. |
Anlatıcının gözlemleri nesneldir; görülebilir ve duyulabilir olana yöneliktir. |
Okurun büyük bir rolü yoktur. |
Anlatıcı her zaman her şeyi bilmez. |
Kısa öyküde anlatılamayanlar içsel olaylardır.Anlatıcı her zaman her şeyi bilmez; görüş alanı genellikle ancak kişilerin dış görünüşlerine ulaşabilir; gözlemleri nesneldir; görülebilir ve duyulabilir olana yöneliktir; sonuç çıkarmaktan kaçınır. Belirtileri saptar ama tanı koymaktan kaçınır (…) kısa öykü anlatıcısı, dünyasının tüm yapı taşlarını taşıyıp binayı okurun önünde kurarak (…) dünyayı dolaysız değil dolaylı olarak yorumlar.” (Neuse, 1990, s. 45).
Kısa öyküde bu anlatıcı ana noktaları, temeli kurduktan sonra işin önemli kısmını okura devreder. Bu nedenle kısa öyküye dair araştırmalarda okurun yerinden ve öneminden sıklıkla söz edilir. Kısa öykü tanımlarındaki temel kavramlar da örneğin tek etki, öykü-okur ilişkisinin önemini gözler önüne serer.
2.Soru
Denemenin konusu aşağıdaki seçeneklerden hangisidir?
İnsan ve toplumu ilgilendiren her şey |
Yeni düşünce kanalları |
kişinin kendini keşfetmesini sağlayan ipuçları |
“Zaman üstü” ve ütopik konular |
İnsanın iç dünyasını ilgilendiren bir tür monolog |
İnsan ve toplumu ilgilendiren her şey denemenin konusudur. Dolayısı ile sorunun doğru cevabı A seçeneğidir.
3.Soru
Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu romanı genel metin sınıflamasında hangi metin kategorisine girmektedir?
betimleyici |
bilgilendirici |
açıklayıcı |
kanıtlayıcı |
öykülemeci |
Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu romanı genel metin sınıflamasında betimleyici, bilgilendirici, açıklayıcı, kanıtlayıcı gibi metin türleri arasında öykülemeci, yani anlatı metinleri kategorisine girmektedir. Doğru cevap E’dir.
4.Soru
I. Bir bölümü kurmacadır
II. Yazıldığı dönemin sivil tarih bilgisini yansıtır
III. Sanatçının başından geçen ya da tanık olduğu olayları anlatır
Klasik Türk edebiyatında sergüzeştnameler hakkında yukarıdaki bilgilerden hangisi ya da hangileri doğrudur?
Yalnız I |
Yalnız II |
Yalnız III |
II ve III |
I, II ve III |
Klasik Türk edebiyatındaysa yaşantıya dayalı bir tür olarak sergüzeştnameler, bir bölümü kurmaca da olsa sanatçının başından geçen ya da tanık olduğu olayları kendi bakış açısından aktardığı manzum anlatılardır ve hem yazıldıkları döneme
dair taşıdıkları ipuçları hem de yansıttıkları sivil tarih bilgisi açısından son derece değerlidir. Doğru seçenek E'dir.
5.Soru
Deneme türü, Türk edebiyatına ilk hangi adla girer?
sınama |
mesai-yi kalem |
tecrübe-i kalemiye |
deneme |
tasvir-i efkâr |
Türk edebiyatına “tecrübe-i kalemiye” adıyla giren deneme gazetelerle birlikte gelişir.
6.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Aristoteles tarafından belirlenen tragedya ilkelerinden biri değildir?
Ortalamadan daha iyi kişiler taklit edilir. |
Tragedya kişileri bilinen, tanınmış kişilerdendir. |
Tragedya kişileri, soylu ve erdemli olma özelliğine sahiptirler. |
Dövüşme, vuruşma, yaralanma, cinayet, intihar gibi olaylar sahne önünde gerçekleşir. |
Tragedyada olay örgüsü mutlu başlayıp yıkımla sonuçlanır. |
Aristoteles eserinde tragedyanın ilkelerini de belirler. Buna göre, tragedya türünün özelliklerinden biri, ortalamadan daha iyi kişilerin taklit edilmesidir. Tragedya kişileri bilinen, tanınmış kişilerdendir. Dolayısıyla bu kişiler, soylu ve erdemli olma özelliğine sahiptirler. Ortalamadan ya da gerçekte olduğundan daha iyi olması beklenen oyun kişisi, her şeyden önce ahlak değerleri bakımından üstün nitelikler taşımalıdır. Bu, ortalamadan daha iyi olan karakterin bir hatası olmalıdır. Bu hata (hamartia), iyi bir insanın, bilmeden yaptığı yanlış hareket ya da ahlaki olmayan bir zayıflıktır ve kişi bu hatası yüzünden yıkıma uğrar. İyi bir kişinin bilmeden yaptığı bir hareket yüzünden ya da küçük bir zaafa kapıldığı için yıkıma uğraması, seyircide korku ve acıma duyguları uyandırır ve istenen trajik etki elde edilmiş olur (Şener, 2006, s. 37-38). Böylece tragedyada olay örgüsünün mutlu başlayıp yıkımla sonuçlanması beklenir. Olaylar kusursuz bir dille, manzum şekilde sergilenir. Çirkinlikler, kabalıklar arka planda kalır. Dövüşme, vuruşma, yaralanma, cinayet, intihar gibi olaylar sahne arkasında gerçekleşir ve bunlar sahneye gelen haberciler yoluyla öğrenilir.
7.Soru
Gargantua adlı kitabıyla modern Avrupa edebi- yatının kurucularından biri olarak kabul edilen yazar aşağıdakilerden hangisidir?
François Rabelais |
Madame de Stael |
Hippolythe Taine |
Sainte Beuve |
Paul Bourget |
Gargantua adlı kitabıyla modern Avrupa edebi- yatının kurucularından biri olarak kabul edilen yazar François Rabelais’tir.
8.Soru
“Anna Karenina”, “Savaş ve Barış” gibi dünya edebiyatında ses getirmiş romancı aşağıdakilerden hangisidir?
Puşkin |
Lermontof |
Belinski |
Tolstoy |
Kafka |
Lev Nikolayeviç Tolstoy, 1828-1910 yılları arasında yaşamış, “Anna Karenina”, Savaş ve Barış gibi dünya edebiyatında ses getirmiş romanların yazarıdır.
9.Soru
Aşağdakilerden hangisi edebiyatın yaşantısal türlerinden biridir?
Roman |
Mektup |
Şiir |
Oyun |
Öykü |
Roman, şiir, oyun ve öykü edebiyatın kurmaca türlerindendir. Mektup ise edebiyatın yaşamsal türlerinden biridir.
10.Soru
Deneme türü adını ve kesin biçimini 16. yüzyılın ikinci yarısında kimin Denemeler (1580)adlı eserinden sonra alır?
Montaigne |
P. Villey |
H. Friedrich |
Friedrich |
Bacon |
Deneme sözcüğü Fransızca “essai”den gelir. Bu başlık altında yer alan metinlerin birbirlerinden farklı biçimsel ve tematik özellikler göstermeleri nedeniyle deneme tanımlanması en güç edebî türlerden birisidir. Adını ve kesin biçimini 16. yüzyılın ikinci yarısında Montaigne’in Denemeler (1580) adlı eserinden sonra alır.
11.Soru
Tarihsel süreç içerisinde tiyatro aşağıdaki dönemlerin hangisinde Antik Yunan ve Latin tiyatro anlayışının devamı niteliğindedir?
Roma dönemi |
Orta Çağ dönemi |
Rönesans dönemi |
Klasik dönem |
Romantik dönem |
Rönesans döneminde tiyatro anlayışı, Antik Yunan ve Latin tiyatro anlayışının devamı niteliğindedir. Öte yandan, tiyatronun yeni konular, yeni biçimlemeler kazanması da bu döneme rastlar.
12.Soru
Aşağıdakilerden hangisi izlenimci eleştirinin özelliklerinden biri değildir?
Eleştirmenin şahsi görüşünü esas alır. |
Bilimden uzaklaşır. |
Güzellikten ziyade doğruluğa yönelir. |
Kişisel bulgular ön plandadır. |
Nesnel eleştirinin olamayacağı düşünülür. |
İzlenimci eleştiri doğruluktan ziyade güzelliğe yönelir. Diğer seçenekler izlenimci eleştirinin özellikleri arasındadır.
Doğru yanıt C'dir.
13.Soru
“Sergi İzlenimleri” şiirinin çözümlenmesine göre aşağıdaki tasvir eşleştirmelerinden hangileri doğrudur?
I. Floresan-Resim dışındaki her şeyin suniliği
II. Çul-Tabloların sarıldığı kılıflar
III. Ağlar-Bir resimden çıkarılabilecek anlamsal boyut
IV. Perlon ve astragan-Burjuva kesiminin üste başa verdiği önem
I ve II |
II, III ve IV |
I, II, III ve IV |
III ve IV |
I, II ve III |
Behçet Necatigil’in “Sergi İzlenimleri” adlı şiiri ile ilgili çözümlemede verilen tasvir eşleştirmelerinin tamamı doğrudur.
14.Soru
Tek bir konuya bağlı kalmayan, belirli bir plan üzerinden yazılmayan, kişisel görüş ve düşüncelerin delillerle ispat etme kaygısı duyulmadan ve kesin hükümler verilmeden ortaya konulduğu edebi türe verilen ad aşağıdakilerden hangisidir?
Deneme |
Roman |
Hikâye |
Biyografi |
Eleştiri |
Deneme, 18. ve 19. yüzyılda bir edebî tür olarak gelişmesini sürdürür, özellikleri ve tanımı netleşir. Tek bir konuya bağlı kalmayan, belirli bir plan üzerinden yazılmayan, kişisel görüş ve düşüncelerin delillerle ispat etme kaygısı duyulmadan, kesin hükümler verilmeden ortaya konulduğu bir edebî tür olarak tanımlanır. Doğru cevap A'dır.
15.Soru
Bir sanat ya da düşünce eserini belli estetik ölçütler çerçevesinde sistemli bir biçimde değerlendiren, ait olduğu toplumun sanat ve düşünce dünyası içindeki yerini belirleyen yazı aşağıdakilerden hangisidir?
Deneme |
Roman |
Eleştiri |
Şiir |
Biyografi |
Eleştiri, bir sanat ya da düşünce eserini belli estetik ölçütler çerçevesinde sistemli bir biçimde değerlendiren, ait olduğu toplumun sanat ve düşünce dünyası içindeki yerini belirleyen yazıdır. Bir edebî tür olmasının yanı sıra eleştiri, sanatçının yaratıcılığını tamamlayan bir olgu, bir zihin faaliyeti olarak da tanımlanır. Doğru cevap C'dir.
16.Soru
Tiyatronun temelinde yatan mimesis kavramı ne demektir?
dil |
estetik |
taklit |
uydurma |
oyun |
Tiyatronun temelinde taklit(mimesis) kavramı yatmaktadır.
17.Soru
I. Geleceğe ışık tutma
II. Kendini haklı çıkarma çabası
III. Topluma hesap verme isteği
Yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri insanların anı yazma nedenleri arasındadır?
Yalnız I |
Yalnız II |
Yalnız III |
I ve II |
I, II ve III |
Geleceğe ışık tutma, kendini haklı çıkarma çabası ve topluma hesap verme isteği insanların anı yazma nedenleri arasındadır. Doğru seçenek E'dir.
18.Soru
Yazar veya eserleri yargılamaktan çok onları psikolojik, edebî ve ahlaki bir çerçevede tanımlamayı tercih eden, romantiklerin savunucusu olarak da bilinen, eleştiriyi yargılamak, anlamak ve aydınlatmak olarak gören kişi kimdir?
François Rabelais |
Hippolythe Taine |
Paul Bourger |
Umberto Eco |
Sainte Beuve |
Sainte Beuve bilimin etkisinden sıyrılıp sezgilerinden yararlanan tavrıyla çağdaşlarından ayrılır. Şair ve romancı olmaya hayal eden ancak başarılı olamayan Sainte Beuve’ün başkalarının sanat ve yetenekleri üzerinden kendisi ifade ettiği görüşü yaygındır. Yazar veya eserleri yargılamaktan çok onları psikolojik, edebî ve ahlaki bir çerçevede tanımlamayı tercih eder, romantiklerin savunucusudur. Eleştiri ona göre, yargılamak, anlamak ve aydınlatmaktır.
19.Soru
Bir romanda kurmaca ve gerçeklik ilişkisini sorgulama, roman kuramını kurmacanın içinde tartışma, romanın yazılışını roman içinde konu etme,yani yazma eylemini metnin parçası hâline getirme gibi tutumlar ne olarak adlandırılır?
Üstkurmaca (metafiction) |
Pastiş |
Yeniden yazma (réecriture) |
Metinler arasılık |
Kolaj |
Bir romanda kurmaca ve gerçeklik ilişkisini sorgulama, roman kuramını kurmacanın içinde tartışma, romanın yazılışını roman içinde konu etme,
yani yazma eylemini metnin parçası hâline getirme gibi tutumlar üstkurmaca olarak adlandırılır.
20.Soru
Retorik ne anlama gelmektedir?
Deyiş |
Üslup |
Stil |
Belagat |
Biçem |
Antik Dönem’de ve sonrasında retorik, edebiyat eleştirisi işlevi görüyordu. Retoriğin bizim edebiyatımızdaki eski karşılığı belagattir, yani güzel söz söyleme sanatıdır.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ