Kültürel Miras Mevzuatı Ara 6. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Koruma kavram ve uygulamaları kaçıncı yüzyılda gelişmeye başlamıştır?
17. yüzyıl |
18. yüzyıl |
19 yüzyıl |
20. yüzyıl |
21. yüzyıl |
Kökeni çok eski devirlere dayanmakla birlikte, günümüzdeki anlamda koruma kavram ve uygulamaları 19. Yüzyılda gelişmeye başlamıştır.
2.Soru
Korumaya değinen hükümler yer alan 2. Ebniye Nizamnamesi hangi yılda çıkarılmıştır ?
1848 |
1839 |
1869 |
1878 |
1849 |
1849 yılında çıkarılan 2. Ebniye Nizamnamesinde de korumaya değinen hükümler yer almaktadır.
3.Soru
Aşağıdakilerden hangisi turizm/kültürel miras ve koruma arasındaki olumlu ilişkilere örnek olarak gösterilemez?
Turizm ‘kaynak yaratıcı’ karakteriyle gelişmenin ayrılmaz parçasıdır |
Turizm bozucu ve kirleten etkilerden arındırılmış bir çevrede oluşur ve gelişir |
Turizm sunduğu yeni ve değişik kullanım olanakları ile ekonomik ve sosyal koşullar nedeniyle özgün kullanım sorunları olan geleneksel konut stokunun korunmasında önemli rol oynar |
Ziyaretçilerin ‘merak’, öğrenme ve yerel yaşam konusunda bilgilenme olarak tanımlanabilecek temel eğilimleri, ancak geleneksel çevre ve onun bileşeni olan geleneksel konutlarda en üst düzeyde tatmin edilebilir |
Yeni yapılaşma, kültürel ve doğal çevrede geri dönülemez ve onarılamaz tahriplere yol açabilir |
Turizm/kültürel miras ve koruma arasındaki olumlu ilişkiler
- Turizm ‘kaynak yaratıcı’ karakteriyle gelişmenin ayrılmaz parçasıdır,
- Geleneksel kent dokularının kentin çöküntü alanları olduğu düşünüldüğünde, turizmin bu niteliği korumaya kaynak ayıramayan yapı malik ve kullanıcılarına yeni kaynaklar yaratabilecektir,
- Turizm geleneksel yapı stokunun yeni yaşam biçimlerine uyarlanmasında, belde sakinlerinin sosyal ve ekonomik yaşam düzeylerinin yükselmesinde bir gelişme faktörü olacaktır,
- Turizme yönelik yatırımların kısa sürede kar sağlayan niteliği, geleneksel alan ve yapıların gerektirdiği ivedi müdahalelerin gerçekleşmesinde önemli bir girdidir,
- Turizm, kentsel kalite ve bakımlı çevre gerektirir. Bu husus geleneksel yerleşmelerin korunması geliştirilmesi için, ön koşul olarak kabul edildiğinden, turizm bu niteliği ile de korumanın yadsınamaz bir parçası olmaktadır,
- Turizm bozucu ve kirleten etkilerden arındırılmış bir çevrede oluşur ve gelişir. Geleneksel çevre de aynı niteliklere sahip olmak durumundadır,
- Turizm bozucu ve kirleten etkilerden arındırılmış bir çevrede oluşur ve gelişir. Geleneksel çevre de aynı niteliklere sahip olmak durumundadır,
- Turizm sunduğu yeni ve değişik kullanım olanakları ile ekonomik ve sosyal koşullar nedeniyle özgün kullanım sorunları olan geleneksel konut stokunun kullanılarak korunmasında önemli rol oynayacaktır,
- Ziyaretçilerin ‘merak’, öğrenme ve yerel yaşam konusunda bilgilenme olarak tanımlanabilecek temel eğilimleri, ancak geleneksel çevre ve onun bileşeni olan geleneksel konutlarda en üst düzeyde tatmin edilebilir. Bu husus bir kültürü tanıtmanın en gerçekçi yollarından bir tanesi ve en önemlisidir.
4.Soru
I. Kültür varlıklarının tarihsel, biçimsel ve estetik değerlerinin anlaşılması II. Kentlerin tarihsel sürekliliği ve bütünleşik gelişimine ilişkin yeraltı ve yerüstü değerlerin korunmasını amaçlayan 'kent arkeolojisi' kavramının ortaya çıkması III. Simgesel ve estetik değeri olan anıtların korunması IV. Yerleşmelerin bir bütün halinde korunması Dünyada koruma kavramının gelişim sürecine bakıldığında korunması gerekli kültür varlıklarının kapsamında ve bu varlıklara yaklaşımda gelişmeler yaşanmıştır. Yukarıda verilen bu gelişmeler hangi sıra ile gerçekleşmiştir?
I-IV-II-III |
I-III-IV-II |
I-II-III-IV |
III-IV-II-I |
IV-III-II-I |
Günümüzdeki anlamda koruma kavram ve uygulamaları 19. yüzyılda gelişmeye başlamış, bu süreçte sanat eserlerinin ve anıtsal yapıların korunmasından yerleşmelerin bir bütün halde korunmasına geçiş, yerleşmeleri oluşturan ögelerin tarihsel, biçimsel ve estetik değerlerinin anlaşılmasından sonra olmuştur. Kentlerin tarihsel sürekliliği ve bütünleşik gelişimine ilişkin yeraltı ve yerüstü değerlerinin korunarak geleceğinin tasarlanmasını amaçlayan “kent arkeolojisi” kavramı ise, 20. yüzyılın son çeyreğinde gelişmiştir.
5.Soru
Aşağıdakilerden hangisi cumhuriyet döneminde kurulan kurumlardan biri değildir?
Eski Eserler ve Müzeler Umum Müdürlüğü |
Sanat Dostları Cemiyeti |
İzmir Asarı Atika Muhipleri (Sevenleri) Cemiyeti |
Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu |
Antikiteler ve Müzeler Müdürlüğü |
Cumhuriyetin ilk kurumlarından biri olan Antikiteler ve Müzeler Müdürlüğünün hizmetlerinin çok dar bir kadro ile yürütülemeyeceği anlaşıldığından, 1944 yılında ‘Eski Eserler ve Müzeler Umum Müdürlüğü’ adı altında bir birim kurulmuştur. Bu birim, gelişmelerin gerektirdiği küçük değişimler geçirerek, 1989 yılına değin hizmet verecektir. Cumhuriyetin ilk 30 yılında , koruma alanında örgütlenen sivil toplum örgütleri yok denecek kadar azdır. 1927 yılında İzmir'de kurulan, ‘İzmir Asarı Atika Muhipleri (Sevenleri) Cemiyeti’ ; 1941 yılında kurulan ‘Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu’; 1935 yılında kurulan ‘Edirne ve Yöresi Eski Eserleri Sevenler Kurumu’ bu örgütler arasındadır.
6.Soru
Özel şehirler için özel koruma yasaları aşağıdaki şehirlerden hangisi için geçerli bir yasa değildir?
Bergamo |
Paris |
Venedik |
Amona |
Bari |
İtalya’da en etkili koruma yöntemlerinden biri de ‘Özel Şehirler İçin Özel Koruma Yasaları’ çıkarılmış olmasıdır. Bergamo, Bari,Assisi, Venedik, Amona ve bir çok tipik İtalyan şehri özel yasalarla korunmaktadır.
7.Soru
Petrark ile Cola di Rienzo, Roma’nın tarihsel bir incelemesini yapmıştır ve bu çalışma sonucu şehir haritasına eklediği unsur aşağıdakilerden hangisidir?
Tarım arazileri |
Ulaşım yolları |
Deniz kıyıları |
Halkın dağılımı |
Anıtlar ve yerleri |
Petrark ile Cola di Rienzo, Roma’nın tarihsel bir incelemesini yapmış, anıtları şehrin haritasına işlemişlerdir. Anıtlardaki kitabeleri toplayıp okumuşlar ve Antik Devrin incelenmesi için gerekli temelleri atmışlardır. Doğru cevap E'dir.
8.Soru
"Kafir elinden çıkmıştır" diye, sarayda birikmiş tablo, vazo, mobilya gibi, kaynağı batı olan bazı eşyaları parçalatacak kadar hoşgörüsüz davranan kimdir?
III. Osman |
II. Bayezid |
Osman Hamdi Bey |
Sultan Abdülmecid |
Mimar Sinan |
III. Osman (1754-1757) "kafir elinden çıkmıştır" diye, sarayda birikmiş tablo, vazo, mobilya gibi, kaynağı batı olan bazı eşyayı parçalatacak kadar hoşgörüsüz davranmıştır.
9.Soru
Aşağıdakilerden hangisi 13 Kasım 1869 tarihli Asarı Atika Nizamnamesinin 5. Maddesi ile ilgilidir?
Osmanlı topraklarında eski eser aramak isteyenlerin Maarif Nezaretinden (Eğitim Bakanlığından) izin alması koşulunu getirmiştir. |
Eski eserlerin yurtdışına çıkartılamayacağını belirtmektedir. |
Eski eserlerin yurtiçinde alınıp satılabileceğini belirtmektedir. |
Eski paraların eski eserlerle ilgili maddede hüküm dışı bırakılmıştır. |
Yer üstünde bulunan eserlerden ‘birşeyler’ kopartmanın yasak olduğu içeriğini oluşturmaktadır. |
İmparatorluğun doğrudan eski eserle ilgili ilk yasa düzenlemesi olan 13 Kasım 1869 tarihli Asarı Atika Nizamnamesi 8 maddeden oluşmaktadır. Nizamnamenin ilk maddesi Osmanlı topraklarında eski eser aramak isteyenlerin Maarif Nezaretinden (Eğitim Bakanlığından) izin alması koşulunu getirmiştir. 2. madde eski eserlerin yurtdışına çıkartılamayacağını ancak yurtiçinde alınıp satılabileceğini belirtmekte, 4. madde de ise eski paraların bu hüküm dışında kaldığı yer almaktadır. Yer üstünde bulunan eserlerden ‘birşeyler’ kopartmanın yasak olduğu 5. maddenin içeriğini oluşturmaktadır. Nizamnamenin korumayla ilgili tek maddesi (çok kısıtlı olsa da) budur.
10.Soru
1869 tarihli Asarı Atika Nizamnamesi, 1874 ve 1884 tarihlerinde düzenlenmiş ve bu düzenlemeler doğrudan "eski eser"i konu almıştır. Aşağıdaki hükümlerden hangisi söz konusu düzenlemelerin ortak özelliklerinden birisi değildir?
İlke olarak, eski eser devlet malıdır |
‘Eski’ kavramı Osmanlı İmparatorluğu öncesi kültürlerin verileri ile sınırlıdır |
Özellikle taşınır eserler, onu bulanların malıdır. |
Arkeolojik kazılarda bulunan eserler yurtdışına çıkartılamaz. |
Taşınmaz kültür varlıklarının korunması konusunda yeterli hükümler bulunmamaktadır. |
İmparatorluğun doğrudan eski eserle ilgili ilk yasa düzenlemesi olan 13 Kasım 1869 tarihli Asarı Atika Nizamnamesi 8 maddeden oluşmaktadır. Nizamnamenin ilk maddesi Osmanlı topraklarında eski eser aramak isteyenlerin Maarif Nezaretinden (Eğitim Bakanlığından) izin alması koşulunu getirmiştir. 2. madde eski eserlerin yurtdışına çıkartılamayacağını ancak yurtiçinde alınıp satılabileceğini belirtmekte, 4. madde de ise eski paraların bu hüküm dışında kaldığı yer almaktadır. Yer üstünde bulunan eserlerden ‘birşeyler’ kopartmanın yasak olduğu 5. maddenin içeriğini oluşturmaktadır. Nizamnamenin korumayla ilgili tek maddesi (çok kısıtlı olsa da) budur.
Daha sonra 1874 ve 1884 tarihlerinde düzenlenen asarı atika nizamnameleri doğrudan "eski eser"i konu alırlar. Bu düzenlemelerin ortak özellikleri şöyle sıralanabilir:
• İlke olarak, eski eser devlet malıdır,
• ‘Eski’ kavramı Osmanlı İmparatorluğu öncesi kültürlerin verileri ile sınırlıdır,
• Özellikle taşınır eserler, onu bulanların malıdır. Bu nedenle, arkeolojik kazılarda bulunan eserler yurtdışına çıkartılabilmektedir,
• Taşınmaz kültür varlıklarının korunması konusunda yeterli hükümler bulunmamaktadır.
11.Soru
Kültür varlığı ve turizm arasındaki ilişkiler konusunda değişik içeriklerde uluslararası belgeler üretilmiştir. Bu konuda en kapsamlı belge “Sürdürülebilir Kalkınmanın Bileşenlerinden Biri Olan Kültürel Mirasın Korunmasında Turizmin Önemi” başlıklı tavsiye kararıdır.
Aşağıdaki seçeneklerden hangisi bu karara ilişkin hususlardan biri değildir?
Kültürel turizm, gelişmenin ayrılmaz bir parçasıdır. |
Turizmin geliştirilmesi için turizm kaynağı olan ülkelerin vatandaşlarının bilinçlendirilmesi büyük önem taşımaktadır. |
Kültürel turizm, yerel toplumların ekonomik, sosyal ve kültürel gelişiminde önemli rol oynamaktadır. |
Kültürel varlıkların nitelikleri, onları ziyaret eden kişi ya da grupların belirlenmesinde önemli rol oynar. |
Turizmin, kültürel varlıkları, hangi ölçek ve nitelikte olursa olsun, kullanmasından doğan gelirlerin korumaya dönmesi için gerekli önlemler alınmalıdır. |
A, C, D ve E seçenekleri, Sürdürülebilir Kalkınmanın Bileşenlerinden Biri Olan Kültürel Mirasın Korunmasında Turizmin Önemi başlıklı tavsiye kararına ilişkin hususlardır ancak B seçeneğinde yer alan “turizmin geliştirilmesi için turizm kaynağı olan ülkelerin vatandaşlarının bilinçlendirilmesi büyük önem taşımaktadır.” ifadesinin bu kararla bir ilişkisi bulunmamaktadır. Doğru cevap B seçeneğidir.
12.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi’nin (ICOMOS) amaçlarından biri değildir?
Dünyanın çeşitli yerlerindeki uzmanları bir araya getirerek mesleki bilgi alışverişini sağlamak |
Korumanın ilkeleri, politikaları ve tekniklerine ilişkin bilgileri toplamak, değerlendirmek ve ilgililerin kullanımına sunmak |
Kültürel varlıkların korunması için Ülkelere finansal destek sağlamak |
Korumada uzmanlaşmış dokümantasyon merkezleri oluşturmak için diğer uluslararası kuruluşlarla işbirliği yapmak |
Uluslararası nitelikteki koruma eğitim programlarına katkıda bulunmak |
ICOMOS’un amaçları şunlardır: • Dünyanın çeşitli yerlerindeki uzmanları bir araya getirerek mesleki bilgi alışverişini sağlamak, • Korumada uzmanlaşmış dokümantasyon merkezleri oluşturmak için diğer uluslararası kuruluşlarla işbirliği yapmak, • Korumanın ilkeleri, politikaları ve tekniklerine ilişkin bilgileri toplamak, değerlendirmek ve ilgililerin kullanımına sunmak, • Uluslararası nitelikteki koruma eğitim programlarına katkıda bulunmak.
13.Soru
1922-1932 yılları arasında ‘Evkaf (Vakıflar) Umum Müdürlüğü’ tarafından onarılan ilk eser aşağıdakilerden hangisidir?
İstanbul - Sultanahmet Cami
|
Manisa - Muradiye Cami |
İstanbul - Aya Sofya |
Edirne - Selimiye Cami |
Konya - Mevlana Türbesi |
Devlet eliyle gerçekleştirilmesi gereken koruma etkinlikleri için yeterli parasal kaynak olması gerekmektedir. Cumhuriyet hükümetlerinin bu konuda ayırdıkları ilk ödenekler Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinde yer alır. Bu ödeneklerin devletin tüm bütçesinin % 0.025 ‘i oranında olması ne kadar yetersiz olduğunun bir göstergesidir. Hemen tüm Türk-İslam dönemi anıtsal eserlerinin sahibi ya da yöneticisi olan vakıflar ise 1924 yılından itibaren ‘Evkaf (Vakıflar) Umum Müdürlüğü’ tarafından ele alınmış ve 1922-1932 yılları arasında 2.115.660.TL harcanarak 3788 hayrat eser onarılmıştır. Ancak bu yapıların çok azının belli bir değer taşıyan anıtsal yapılar olduğu bilinmektedir. Bu süreçte ilk onarılan yapı Ayasofya'dır ve Mimar Kemalettin Bey tarafından ele alınmıştır
14.Soru
Osman Hamdi Bey'in bir Fransız araştırmacı ile beraber yazdığı 1892’de Paris’te yayınlanan kitabın adı nedir?
Usûl-ü Mimari-i Osmani |
Sayda Kral Mezarlığı |
Sanat Dostları Cemiyeti |
Mecma-ı Esliha-i Atik |
Dar-ül Esliha |
Osman Hamdi Bey'in en önemli arkeolojik çalışması 1877-1878 yılları arasında yapılan, 21 lahtin ortaya çıkarıldığı Sayda (Sidon, Lübnan) kral mezarlığı kazılarıdır. Bu lahitlerin arasında İskender Lahdi olduğu söylenen ünlü Lahtin de bulunması Osman Hamdi Bey’e uluslararası ün kazandırmış; bu kazılarla ilgili olarak bir Fransız araştırmacı ile
beraber yazdığı kitap “Sayda Kral Mezarlığı” adıyla Fransızca olarak 1892’de Paris’te yayınlanmıştır. Buna göre doğru Cevap B'dir.
15.Soru
Aşağıda İtalya'da tarihi çevre korumaya ilişkin bilinçli gelişmeler ile ilgili verilen ifadelerden hangisi doğrudur?
Mussolini'nin Roma şehrinin korunmasına katkıları çok fazla olmuştur. |
İtalya'da tarihi çevre koruma ile ilgili 20.yüzyılda üç yasa çıkarılmıştır. |
1939 yılında İtalya'da çıkartılan yasa ile, saptanan ve belgelenen taşınmaz malların korunması Milli Eğitim Bakanlığı'nın denetimi altındadır. |
1939 yılında İtalya'da çıkarılan yasa ile, tarihi çevrelerde yapılaşmaya dair, arsaların kullanımı, yapı yüksekliği, cephe oranları gibi bazı önemli kısıtlamalar getirilmiştir. |
İtalya'da 'Özel Şehirler için Koruma Yasaları' koruma açısından etkili olmamıştır. |
Mussollini, Roma şehrini 20. yüzyıla uygun olarak geliştirmek düşüncesiyle hızlandırarak antik Roma’nın pek çok yapısının yok olmasına neden olmuştur.
İtalya’da koruma uygulamasının en önemli iki dayanağı; 1939 yılında ‘Artistik ve Tarihi Değeri Olan Varlıkların Korunması’ ve ‘Doğal Güzelliklerin Korunması’ amacıyla çıkarılan yasalardır.
5 Haziran 1943 tarihli yasa, anıtların yerleşmeleri içinde değerlendirilmesine daha geniş olanaklar getirmiş, kesin koruma alanı için 500 m. çapında bir daire öngörülmüştür. Bu yasa ile, arsaların kullanılışı, yapıların yüksekliği, cephe oranları, bazı yerlerin boş bırakılması, park haline getirilmesi gibi önlemler belirlenmiştir.
İtalya’da en etkili koruma yöntemlerinden biri de ‘O¨zel S¸ehirlerİçin O¨zel Koruma Yasaları’ çıkarılmış olmasıdır. Bergamo, Bari,Assisi, Venedik, Amona ve bir çok tipikİtalyan şehri özel yasalarla korunmaktadır.
16.Soru
Onarım etkinliklerini yönlendiren en önemli öge aşağıdakilerden hangisidir?
Onarım Esnafı |
Teknik elemanlar |
Yerel Eşraf |
Vakıf |
Yerel yargı |
Onarım etkinliklerini yönlendiren en önemli öğe “Vakıf” kurumudur. Kişilerin vakıflar kurarak toplumun gereksinmelerini bu vakıflardan elde edilen gelirle karşılamalarının nedenleri arasında istekler ve gereksinmeler, geleneklere bağlılık, sosyal baskı ve otorite sağlama yer almaktadır. Buna göre doğru Cevap D'dir.
17.Soru
Ülkemizde bulunan aşağıdaki kültür yapılardan hangisi mitolojik değere sahiptir?
Beylerbeyi Sarayı |
Selimiye Cami |
Divriği Ulu Cami |
Eshab-I Kehf Mağaraları |
Harikzegeden Apartmanları |
A, B, C şıkları mimari değere, E şıkkı tarihsel değere sahiptir. Bu değer, o yörede yaşayanların, bir yapı ya da alanı bir efsaneye, bir söylenceye bağlamaları ile oluşur. Anadolu’nun birçok noktasında bir hikâyeye bir söylenceye bağlanan alanlar ve yapılar bulunmaktadır. Anadolu’da 3 değişik yerde bulunan Eshab-ı Kehf Mağaraları, mitolojinin mekana yansımasının tipik örnekleridir. Mitolojiye göre Tek Tanrıya inandıkları için eziyet edilmekten kaçan Hıristiyan dinine mensup Yemliha, Mekseline, Mislina, Mernuş, Sazenuş, Tebernuş ve Kefeştetayuş adında yedi genç, Putperestliğe dönmeyi kabul etmediklerinden Rum Hükümdar Dakyanus'un huzuruna çıkarılmışlar. Bu hükümdar, Putperestlik dinine bağlı kalmalarını, aksi takdirde kendilerini öldürteceğini söyleyerek birkaç günlük zaman vermiş. Yedi genç köpekleri Kırmir ile ölümden kurtulmak için verilen süreden faydalanarak kaçmışlar ve bu mağaraya sığınmışlar ve 300 yıl uyumuşlardır.
18.Soru
Aşağıdaki olaylardan hangisi Osmanlı'da müzeciliğin ilk adımı olarak sayılabilir?
30 Ocak 1869'da Aya İrini'nin Maarif Nazırı Saffet Paşa tarafından ‘Devlet Müzesi’ olarak tanımlanmış olması. |
Tophane Müşiri Fethi Ahmet Paşa’nın Aya İrini’de uzun yıllardır toplanan eserlerin |
Saffet Paşa'nın vilayetlere genelge göndererek, eski eserleri tahrip etmeden yeni kurulan Müzeye göndermelerini istemesi. |
Aya İrini'nin 1808 yılındaki yeniçeri isyanında yağmalanması. |
Dr. Goold'un müze müdürü olarak göreve başlaması. |
1846 yılında, Tophane Müşiri Fethi Ahmet Paşa’nın Aya İrini’de uzun yıllardır toplanan eserlerin düzenlenmesi için görevlendirilmiş olması müzeciliğin ilk adımı sayılır. Buna göre doğru Cevap B'dir.
19.Soru
Tarihin başlangıcından günümüze kadar binlerce yıllık uygarlık tarihi içinde insanın doğrudan ya da doğa ile birlikte yarattığı değerler aşağıdaki kavramlardan hangisiyle adlandırılmaktadır?
Anıt kavramı |
Kültürel Miras |
Tarihi çevre |
Restorasyon |
Sit alanı |
Tarihin başlangıcından günümüze kadar binlerce yıllık uygarlık tarihi içinde insanın doğrudan ya da doğa ile birlikte yarattığı değerler, bugün ‘KÜLTÜREL MİRAS’ olarak adlandırılır. Bu değerlerin korunması, çağımızda insanlığın ortak sorumluluğudur ve üzerinde önemle durulması gereken bir konudur. Bu aşamaya gelinceye kadar özellikle Avrupa’da yüzyıllar süren uzmanlıklar oluşmaya, ilgili ölçütler belirlenmeye başlanmış, yasal düzenlemeler yapılmış, yeni örgütlenmelere gidilmiştir.
20.Soru
Eski eserlerin korunması için idari ve hukuki yönden temel esasların geliştirildiği Papa VII. Pius Devrinde eski eserleri araştırma ve koruma ile ilgili örgütün başına kim getirilmiştir?
Antonio Canova |
Clemens |
Kardinal Doria Pamphilli |
Papa X. Leo |
Michelangelo |
Papa VII. Pius (1800–1823) Devrinde, eski eserlerin korunması için idari ve hukuki yönden temel esaslar geliştirilmiş, Paris’e götürülmüş eserler geri getirilmiştir. Papa, Neoklasik akımın en ünlü heykeltıraşı Antonio Canova’yı (1752–1822) eski eserleri araştırma ve koruma ile ilgili örgütün başına getirmiştir. Antonio Canova’nın yardımcısı Kardinal Doria Pamphilli’nin 1802’de yayınladığı kararname Papalık Devletinde, Eski Eserler Hukukuna yön veren en önemli belgelerden biri olarak tanınmaktadır.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ