DİN EĞİTİMİ VE DİN HİZMETLERİNDE REHBERLİK Dersi DİN EĞİTİMİ VE DİN HİZMETLERİNDE İLETİŞİM soru cevapları:

Toplam 45 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: İnsanların din ile olan ilgisi nedir?


CEVAP: İnsan hayatının en önemli olgularından biri dindir. Herkes az veya çok din konusu ile ilgilenmekte, dinî inanç ve değerlerle bir şekilde bağlantılı bir hayat sürmektedir. Çok kimse de dine karşı daha duyarlı davranarak dinin gereklerini yerine getirmeye, davranış ve yaşantılarını dinî değerlere uygun olarak sürdürmeye çaba göstermektedir.

#2

SORU: Devlet dinî görevlerin yerine getirilmesinde ne gibi bir rol üstlenmiştir?


CEVAP: Toplumsal hayatının gereği olarak birçok ortak sorunun çözümü kamu görevi haline getirildiği gibi dinî konularda herkesi ilgilendiren bu soruların cevabı olacak çalışmalar da kamu görevi haline getirilmiştir. Devlet bu görevlerin yürütülmesini sağlayacak kurumlar oluşturmuş, din eğitimi-öğretimi ve din hizmeti verecek elemanları da yetiştirip bu kurumların emrine vermek suretiyle bu kamu görevini yürütmektedir.

#3

SORU: Din eğitimi hangi çalışma alanlarını kapsar?


CEVAP: Din eğitimi, dinî bilgi, duygu ve değerlerin insanlara kazandırılması, din hizmetleri de dinî uygulamaların yerine getirilmesi ile ilgili çalışma alanlarıdır. Bu alanlarda Devlet tarafından organize edilen düzenli çalışmalar yürütülmektedir. Din eğitimi ve öğretimi ile ilgili işler Milli Eğitim Bakanlığı, din hizmetlerine dair işler ise Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından yürütülmektedir.

#4

SORU: Dinî iletişimi nedir?


CEVAP: Dinî iletişim kavramı kısaca, din konulu mesajlar içeren iletişimleri ifade etmektedir. Bu iletişimler, sosyal hayatta ve aile hayatında kendiliğinden gelişen sohbet, konuşma ve tartışmaların dışında tamamen din eğitimi ve din hizmetleri alanlarında yoğunlaşmaktadır.

#5

SORU: Akademik dinî iletişimler nelerdir?


CEVAP: Din eğitimi faaliyetleri, planlı ve amaçlı bir şekilde bilgilendirmeye, tutum, anlayış ve davranış kazandırmaya yönelik çalışmalar olduğundan bu faaliyetlerdeki iletişimler akademik iletişim kapsamına girmektedir. Dolayısı ile bu çalışmalarda akademik iletişim süreci, onun ilke ve kuralları esas alınacaktır. Din hizmetleri kapsamında yer almakla birlikte tamamen bilgilendirme ve öğretme şeklinde yürütülen hutbe, vaaz, irşat gibi etkinliklerde de yine akademik iletişim kuralları geçerlidir. Dinin eğitim ve öğretimi amaçlandığı için bu çalışmaların tamamı akademik dinî iletişimler olarak değerlendirilir

#6

SORU: Akademik dinî iletişimlerde iletilmek istenen mesaj nasıl şekillenir?


CEVAP: Akademik dinî iletişimlerde iletilmek istenen mesaj, kullanılan araçların oluşturduğu şematik çerçevede biçim alır. İletişimin alıcı tarafındaki kişi daima bir şekilde biçimlenmiş dinî mesaja muhatap olur ve tepkisi buna göre oluşur. Biçimlenmeyi sağlayan sözdür, ses tonudur, vurgudur, jest ve mimiklerdir, takınılan hal ve tavırlardır, kılık kıyafettir. Bunlar nasıl bir kalıp oluşturur ise mesaj o kalıpta şekillenecek ve o şekliyle iletilecektir.

#7

SORU: İlişkisel dinî iletişimi açıklayınız.


CEVAP: Din hizmetleri, insani ve manevi yönü en güçlü insan ilişkileri kapsamına girmektedir. Düzgün, usulüne uygun olarak yürütülen bu ilişkiler sonucunda duygusal ve zihinsel bütünleşmeler, sevgi, saygı ve dostluklar şeklinde çok değerli sosyal kazanımlar elde edilir. Bu bakımdan din hizmetlerinden beklenen sonuçların elde edilebilmesi için bu çalışmaların ilişkisel iletişim gereklerine, ilke ve kurallarına göre yürütülmesinin önemi büyüktür. Getireceği sonuçları, sağlayacağı kazanımları umursamadan yerine getirilen din hizmetlerinin başarısı rastlantılara kalmış demektir.

#8

SORU: Din hizmetlerindeki ilişki ve iletişimler hangi esaslara dayanır?


CEVAP: Otoriter ve buyurgan davranmamak. Usandırıcı ve bıktırıcı olmamak. Dostça, samimi ve hasbi davranmak. Esnek olmak, takıntı ve sabit fikirlilikten uzak durmak. Gereksiz ve ilgisiz söz ve davranışlardan kaçınmak. Dinî grup normları ile çatışma veya uyuşma çabası içine girmemek. Eleştirici, sorgulayıcı ve yadırgayıcı davranmamak gibi esaslara dayanır.

#9

SORU: Dinî iletişimde kaynak kimdir?


CEVAP: Dinî iletişimde kaynak, din öğretimi görevi ve din hizmetleri yürüten ve bu görevler gereği insanlarla iletişime giren kişidir. Dinî iletişimde kaynak iletişim sürecinin en önemli unsurudur, sadece mesaj üretip onu uygun araçlarla muhataplarına iletmekle kalmaz, muhatabın geribildirimlerini cevaplayıp başarılı bir sonuç elde etmeye çalışır.

#10

SORU: Dinî değerleri insanlara aktarma ve onlarda olumlu dinî tutum ve davranışlar geliştirme amacıyla iletişime giren bir kişinin başarı olabilmesi için hangi özelliklere sahip olması gerekir?


CEVAP: Dinî değerleri insanlara aktarma ve onlarda olumlu dinî tutum ve davranışlar geliştirme amacıyla iletişime giren bir kişinin başarı olabilmesi için bazı özelliklere sahip olması gerekir. Bunlar da kaynağın kişisel özellikleri ve kaynağın iletişim becerisi diye ikiye ayrılır.

#11

SORU: Kaynağın kişisel özellikleri nelerdir?


CEVAP: Uzmanlar başarılı bir iletişim için kaynağın sahip olması gereken kişisel özelliklerin neler olduğu hususunda faklı görüşler ileri sürmüş olmakla beraber hemen hepsinin benzer noktalar üzerinde durdukları anlaşılmaktadır. Ortaya çıkan ortak husus, kaynağın güvenilirlik, inanılırlık, uzmanlık ve çekicilik özelliklerine sahip olması yönündedir. Bu özellikler dinî iletişim açısından da önemli ve gerekli özelliklerdir.

#12

SORU: Güvenilirlik özelliği nedir?


CEVAP: Güvenilirlik kişinin dürüstlüğü, samimiyeti, bilgi birikimi, konusuna hâkimiyeti, yetenek ve yeterlikleri ile ilgilidir. Eksik ve yanlış bilgiye sahip olan, bir konuyu derli toplu bütünlük içinde net ve anlaşılır biçimde sunamayan bir konuşmacı güvenilirliğini kaybeder. Güvenilirlik kişinin kendine güvenmesi, iç istikrarı, yetenek ve yeterliklerinin farkında olması ile de yakından ilgilidir.

#13

SORU: Dinî konudaki iletişimlerden insanların olumlu etkilenmeleri neye bağlıdır?


CEVAP: Dinî konudaki iletişimlerden insanların olumlu etkilenmeleri, beklenen anlayış, tutum ve davranışları kazanmaları kaynak kişinin güvenilir olmasına bağlıdır. İnsan güvenmediği birinin görüş ve fikirlerine, verdiği bilgilere itibar etmez; onların doğruluğu hususunda şüphe ve tereddüde düşer. Bu yüzden Allah’ın emirlerini insanlara ileten peygamberler en güvenilir insanlardır ve güvenilirlik (emanet) peygamber olmanın şartlarındandır. Peygamberimiz Hz. Muhammed kendisine inanan ve inanmayan herkesin güvenini kazanmıştı. Onun yaptığı işlerin devamı anlamına gelen çalışmaları yürütenlerin de her bakımdan güvenilir kişiler olmaları gerekir.

#14

SORU: İnanılırlık özelliği nedir?


CEVAP: İnsanlar, inandırıcılığı yüksek kaynaktan gelen bilgilere daima daha fazla değer verme, onları ciddiye alma ve kolayca kabul etme eğilimindedirler. Bu tür bilgiler onların düşünce, anlayış ve tutum değiştirmelerinde daha etkili olmaktadır. İnandırıcı olmayan kaynaktan gelen iletiler itibar görmemekte, içerdikleri mesajlar çok değerli ve anlamlı da olsa dinleyenler üzerinde beklenen etkiyi yapmamaktadır. Bu bakımdan başarılı bir iletişim sağlayabilmek ve güçlü bir etki bırakabilmek için kaynağın güvenilir olduğu kadar inandırıcı da olması gerekir

#15

SORU: Uzmanlık özelliği nedir?


CEVAP: Uzmanlık, kişinin bir konu üzerinde derinlemesine bilgi, beceri ve deneyim sahibi olması demektir. Günümüzde en ayrıntı konular bile bir uzmanlık meselesi haline gelmiş ve her iş uzmanlarınca yürütülür olmuştur. Dinî konularda halkı aydınlatma, sorunlarını çözme, onları dinî bilgi, tutum ve davranış yönünden geliştirme görevi yürütenlerin de bu konularda belli donanımlara sahip olmaları gerekir. Bilgi zenginliğinin yanında bu bilgilerin kime, ne ölçüde ve nasıl anlatılacağı hususunda belli teknik birikime de ihtiyaç vardır. Çok kimse geniş bilgiye sahip olmasına rağmen onları aktarırken zihinsel kurgu, mantıki silsile, sunuş bütünlüğü, ifade becerisi gibi hususlarda başarılı olamaz.

#16

SORU: Çekicilik özelliği nedir?


CEVAP: Dinî konularda bilgi veren kişinin güvenilir, inanılır ve alanında uzman biri olması kadar dinleyenler tarafından sevilen biri olması da ikna edicilik bakımından önem taşır. Dinleyenler tarafından sempatik, cana yakın, anlayışlı ve kendilerinden biri gibi görülen konuşmacıların çekiciliği yüksektir. Bencil, kibirli, sosyal ve kültürel aykırılıklar taşıyan, dinleyenlerin ruh dünyasından uzak kimseler iticidirler. Dinleyenler tarafından itici bulunan bir hatibin konuşmalarının insanları etkileme ve tutum değiştirme gücü zayıftır. Bunun aksine sevilen bir konuşmacıyı insanlar daha çok benimsemekte, onunla özdeşleşip kendine örnek almaktadırlar.

#17

SORU: Kaynağın iletişim becerisinin önemi nedir?


CEVAP: Öğretim ve etkileme amaçlı iletişimlerde iletişim sürecinin bir düzen içinde yürütülmesi gerekir. Dinî iletişimlerde kaynak, sürecin en önemli unsuru olduğuna ve süreci yönetme sorumluluğu bulunduğuna göre kaynağın iletişim becerisi önem kazanmaktadır. Okulda, camide ve toplumda sağlıklı dinî iletişimler kurup insanlara olumlu dinî tutum, anlayış ve davranışlar kazandırabilmek, kaynağın iletişim becerisine bağlıdır.

#18

SORU: Kaynağın iletişim becerisi hangi konularda ortaya çıkar?


CEVAP: Kaynağın iletişim becerisini iki konuda ortaya çıkmaktadır. Bunlardan biri, kaynağın süreç yönetimi, diğeri de kaynağın iletişim tarzıdır.

#19

SORU: Süreç yönetimi nedir?


CEVAP: İletişim, birbirini takip eden bir dizi işlemler bütünü olduğundan, kişinin iletişim becerisi, bu işlemlerin bir düzen içinde ve birbirleri ile uyumlu bir şekilde yürütülüp iletişim döngüsünün sağlanması anlamına gelir.

#20

SORU: İletişim süreci nasıl gerçekleşir?


CEVAP: İletişim süreci, sırasıyla şu işlerin yerli yerinde yapılması ile gerçekleşir: İletişim amacının belirlenmesi. Mesajın muhataba uygun şekilde düzenlenmesi. Mesajların algılanabilir ve anlaşılabilir araçlarla iletilmesi. Muhatabın mesaja tepkisi gözlenerek geribildirimin alınması. Geribildirimin değerlendirilerek düzeltme veya doğrulama yapılması

#21

SORU: İletişimde süreç yöntemi nasıl başarılabilir?


CEVAP: İletişimde süreç yönetimi ancak bilgi, yetenek ve tecrübe üçlüsü ile başarılabilir. Herkesin aynı düzeyde iletişim yeteneğine sahip olması beklenemez ama bilgisizlik ve tecrübesizlik iyi bir hazırlıkla aşılabilir. Yaptığı işin öneminin bilincinde olan kararlı ve gayretli kişilerin edindikleri bilgi ve tecrübelerle kendi beceri ve yeteneklerini rahatlıkla geliştirdikleri bilinmektedir.

#22

SORU: İletişim tarzını açıklayınız


CEVAP: Her insanın kendine özgü bir konuşma, duygu ve düşüncelerini aktarma ve insanlarla anlaşma tarzı vardır. Bunun yanında giyim-kuşam, beden hareketleri, duruş ve yürüyüşler de herkese ait özgünlük alanlarıdır. Kişi karşıdakine bu özgünlükleri ile yönelir, karşısındaki de onu bu özgünlükleri ile algılar ve ilk tepkilerini bunlara göre verir. Bir kişi yeni katıldığı bir çevrede önce giyim kuşamı, konuşma tarzı, tutum ve davranışları ile bir izlenim bırakır. İnsanlar gözlemlerine dayanarak hakkında bir kanaat oluştururlar. Kişinin çevresi ile yoğun ilişkilere ve çok yönlü iletişim sürecine girmeksizin insanlarda bir izlenim bırakmasını sağlayan özellikleri onun iletişim tarzını oluşturur.

#23

SORU: Dinî mesaj nedir?


CEVAP: Dinî mesaj Allah’ın insanlara bildirdiği inanç, bilgi, duygu ve davranışlara dair öğretilerdir. Din hakkında konuşan kişinin önce bunları olabildiğince doğru anlamış olması, sonra da anlaşılabilir, faydalı ve verimli bir şekilde iletmeyi başarabilmesi gerekir.

#24

SORU: İletilmesi istenen dinî mesajın doğru olarak nakledilmesi için ne gerekir?


CEVAP: İletilmesi istenen dinî mesajın doğru olarak intikalinin sağlanması için uygun kurguların yapılması, en uygun ifadelendirme yollarının kullanılması gerekir. Bu bakımdan dinî mesajın düzenlenmesi, iletişimde ciddi yeterlik ve yetkinlik gerektiren bir iştir. Din hakkında konuşan herkesin gerekli yeterliklere sahip olması dinî bir sorumluluktur.

#25

SORU: Dinî iletişimde mesaj kaç gruba ayrılır?


CEVAP: Dinî iletişimlerde mesaj, mahiyeti ve muhataba sağlayacağı kazanım itibariyle zihinsel mesaj, duygusal mesaj ve edimsel mesaj diye üçe ayrılır.

#26

SORU: Zihinsel mesaj nedir?


CEVAP: Zihinsel mesaj, anlama ve kavramaya yönelik bilgileri ve anlamları içerir. Bu tür mesajlar deliller getirilerek, ilişkiler kurularak, örnekler verilerek ikna edici tarzda iletilir.

#27

SORU: Duygusal mesaj nedir?


CEVAP: Duygusal mesaj, duyguların yönlendirilmesine, iletişim amacı doğrultusunda sevgi, bağlılık, güven, ümit, endişe vb. tutumlar geliştirmeye yöneliktir. Bu tür mesajlar duygusal iletişim yöntemleri ile iletilir.

#28

SORU: Edimsel mesaj nedir?


CEVAP: Edimsel mesaj, yaşantıları değiştirmeye, şekillendirmeye yöneliktir. Bu tür mesajların iletilmesinde de en etkin yol ilişkisel iletişimler kurmaktır.

#29

SORU: Dinî mesajın özellikleri nelerdir?


CEVAP: Kur’an-ı Kerim’in anlatım tarzında ilahi mesajın nasıl kurgulanıp sunulduğunun çarpıcı örnekleri vardır. Hz. Peygamber de hadislerinde dinin nasıl anlatılıp öğretileceği, dinî mesajın nasıl düzenlenip sunulacağı hususunda yol gösterici örnekler vermiştir. Bunlardan hareketle din eğitimi ve din hizmetlerine dair iletişimlere konu olan dinî mesajın temel özellikleri şöyle sıralanabilir; Mesaj dinî açıdan doğru ve anlamlı olmalıdır. Kolay anlaşılır olmalıdır. Muhatabın ihtiyaçlarına uygun olmalıdır. Dinî amaca uygun olmalıdır. Düzenli, sistemli ve hiyerarşik olmalıdır.

#30

SORU: İletişim araçları nedir?


CEVAP: İletişim amacını gerçekleştirmek üzere belirlenen iletiyi alıcıya taşıyan sembollere iletişim araçları denilmektedir. Araçlar; konuşma dili, beden dili, resimler, şekiller, grafikler, işaretler olarak kültürel ortamın zenginliği ölçüsünde çeşitli ve karmaşıktırlar.

#31

SORU: Araçlar nasıl sınıflandırılır?


CEVAP: Araçlar temel niteliklerine göre kategorik olarak yazısal, sözel ve görsel araçlar olarak sınıflandırılır. Her grup aracın kullanılış şekli, amacı ve iletişime katkıları farklıdır. Bir iletişim eyleminde en elverişli aracın kullanılması esastır. Çünkü bunlardan biri ile anlatılan bir anlamı, bir başkası ile aynı etkinlikte anlatmak mümkün olmaz. Bununla birlikte aynı anda birden çok aracın birlikte kullanılması iletişimin etkisini güçlendirir.

#32

SORU: Din iletişiminde konuşma dilinin kullanımını açıklayınız


CEVAP: İnsanlar, içinde bulundukları toplumun iletişim aracı olan özel bir dil ortamında yaşarlar. Nesneler dünyası, kendiliğinden sağlanan uzlaşmalar sonucu onların ortak dil kodları ve dil yapıları ile anlam kazanır. Toplumlar kullandıkları dil ile eşyayı ve olayları nasıl algıladıklarını, nesnel dünyaya karşı ne tür yargılar oluşturduklarını belirlemektedirler. Bu bakımdan dil bir toplumun dünya görüşünü, düşünce yapısını ve hayat tarzını yansıtır.

#33

SORU: Dilin en yaygın kullanım şekli nedir?


CEVAP: Sözlü iletişimde temel iletişim aracı olan dilin en yaygın kullanım şekli alışılagelmiş düz anlatım tarzıdır. Günlük hayatımızda hakimiyet kuran ve günlük denilen bu tarz aynı zamanda iletişimlerimizin en kolay ve zahmetsiz yanını oluşturur. Halbuki bilginin geliştirilmesi, paylaşımı ve kalıcılığının sağlanması bu kadar basit değildir. Dinî bilgiler, kalıcılığı en çok gerekli olan bilgilerdir. Günlük dilin zaman içinde değişim geçirmesine karşılık dinî bilgiler değişmezliğini sürdürmektedir.

#34

SORU: Sözel dinî iletişimde söz söyleme ve dili etkin kullanma becerisinde güçlükleri aşmak için ne yapılmalıdır?


CEVAP: Sözel dinî iletişimde söz söyleme ve dili etkin kullanma becerisi iletişimin başarısını tayin eden bir faktördür. Bu konudaki güçlükleri aşabilmek için Konuşmada dil kurallarına riayet edilmeli, Seçilen kelimeler kast edilenin dışında başka anlamlara gelmemelidir. Kelimeler düzgün telaffuz edilmeli, birbirine karıştırılmamalıdır. Önemli cümleler vurgulu söylenmeli ve gerektiğinde tekrar edilmelidir. Her cümle tek başına anlamlı bir bütün oluşturmalıdır. Çok uzun, karmaşık ve birleşik cümlelerden kaçınılmalıdır. Sözler, ses tonlamaları ile jestler ve mimiklerle desteklenmelidir.

#35

SORU: Din dili nedir?


CEVAP: Din dili, bir dine inananların dinî anlayış ve kavrayışlarını, hayatlarına yön veren dinî tutum ve davranışlarını anlatan sosyal dilin özgün bir şeklidir. İnsanlar bu dil sayesinde kendi dinî değerlerini, anlayış ve kavrayışlarını öğrenip geliştirir hem de onları ifade ederler. Din dili sosyal dilin bir özgünlük alanı olmakla birlikte sosyolojik ve antropolojik alanda değil inanç ve maneviyat alanında rol oynayan bir kanaat dilidir

#36

SORU: Din dili hangi yöntemleri kullanır?


CEVAP: Din dilinin kanaate dayalı olması, onun mantıki doğrulama ölçülerinden uzak olduğu anlamına gelmez. Din dili bilimsel dilin deneysel doğrulama ölçülerine ihtiyaç duymaksızın akıl yürütme, analoji, determinist çıkarmalar gibi zihinsel ikna yöntemleri ile yetinir.

#37

SORU: Dinî iletişimde beden dilinin kullanımını açıklayınız.


CEVAP: Günlük hayatımızda en çok kullanılan iletişim aracının konuşulan dil olduğu zannedilir. Halbuki sözel olmayan araçlarla özellikle de beden hareketleri ile kurulan iletişimlerin çok daha yoğun ve etkin olduğu araştırmalarla ortay çıkmıştır. Bedenin sessiz dilinin anlattıkları, insanlar tarafından sözlerin anlattıklarından daha güvenilir bulunmaktadır. İnsanlar elleri, kolları, duruşları, yüz hatları, bakışları, giyimleri kuşamları hülasa bedenlerinin bütün göstergeleri vasıtası ile her an iletişim kurarlar. Silinmesi güç ilk izlenimler de bedensel göstergelerle kazanılır. Beden dili görsel araçlar olarak muhatabın görme duyusuna hitap ettiği için bıraktığı izler daha kalıcıdır.

#38

SORU: Beden dili kaça ayrılır?


CEVAP: Beden dili, fonksiyonu ve kontrol edilebilirliği açısından fizyolojik olan ve olmayan diye ikiye ayrılır. Bedenin dilinin fizyolojik yönü insan metabolizmasının ortaya koyduğu davranışları kapsamaktadır. Metabolizmanın bütün davranışları beyin tarafından sinirler aracılığı ile yönetildiğinden beden dilinin fizyolojik yönü sinir dili olarak nitelendirilir. Bunun dışındaki fizyolojik olmayan saç ve bıyık düzeni, takılar, giysiler de giyim-kuşam olarak ele alınır.

#39

SORU: Sinir dili nedir?


CEVAP: İnsanın beden dili olarak nitelendirilen vücut hareketleri, beyinden gelen sinirlerle yönetilir. Zihindeki duygular, düşünceler, anlayışlar sinirler yoluyla vücut organlarının hareketlerine yansır. Bu yansımanın oluşturduğu vücut organlarının hareketlerinin anlamlı bütününe sinir dili denilmektedir. Yüzün asıklığı, kaşların çatıklığı, düşük omuzlar, titrek ses, soluk beniz vb. fizyolojik şekil almalar sinir dili olarak ifade edilir

#40

SORU: Sinir dilinin kontrolü nedir?


CEVAP: Sinir dilinin kontrolü, konuşmacının sözlerinin duygusal içeriğine ve tonuna uygun iletişim pozisyonu almasıdır. Bazen de sözlerin içeriği öfkeli veya heyecanlı tavır almayı gerektirebilir. Diğer bir ifadeyle iletişimde mesajın muhtevası, yoğunluğu, güncelliği, duygu yönü gibi hususlar, muhataplarda sinir dili beklentisini ortaya çıkarabilir. Mesaj böyle bir beklentiyi zorladığında iletişimin başarısı, konuşmacının sinir dili kullanım becerisine bağlı olur. Mesela hüzün içerikli bir mesajı iletirken beklenen sinir dili, yüzün tebessümlü ve neşeli görüntüsü değil, üzgün ve gergin görüntüsüdür; sesin tok ve gür hali değil, düşük perdeden titrek ve buğulu halidir.

#41

SORU: Kılık kıyafetin iletişimdeki rolü nedir?


CEVAP: İnsanların kılık kıyafet tercihleri de beden dili gibi bir iletişim görevi yapar. Bir kimsenin düzenli, uyumlu ve temiz giyimi ile düzensiz, alelade veya aşırı derecede gösterişli, uçuk giyimi onun kişiliği, hayat tarzı ve dünya görüşü hakkında önemli ipuçları verir. Giysi vücudu gizler ama kişiliği açığa çıkarır. İnsan konuşmaya başlamadan ve ilişkiye girmeden önce karşısındakinin kıyafetine bakarak onun hakkında bir kanaat oluşturur. Dinî temsil konumundaki bir kişinin kılık kıyafeti ile verdiği görüntü onun hakkında çok olumlu kanaatler oluşturuyorsa bu kişi hiçbir şey söylemeden de insanlara önemli dinî mesajlar veriyor demektir.

#42

SORU: Dinî iletişim açısından en uygun kılık kıyafet şekli nedir?


CEVAP: Dinî iletişim açısından en uygun kılık kıyafet şekli, içinde bulunduğumuz toplumun hassasiyetlerini ve genel kabullerini dikkate alarak kendimize ve konumumuza uygun olanı tercih etmektir. Kılık ve kıyafetinde toplumun genel kabullerini dikkate almayan kişinin, hem kendine hem de diğer insanlara karşı saygısının olmadığı düşünülür. Böyle bir kişinin insanlarla sağlıklı ilişki ve iletişim kurması beklenemez. Pantolonu ütüsüz, ceketi ve gömleği kırışık, saçı sakalı muntazam olmayan, ilk bakışta dağınık, ciddiyetsiz görüntü veren bir öğretmenin veya din görevlisinin söylediklerinin insanlar üzerinde olumlu etkiler yapması güçtür

#43

SORU: Din hizmeti ve din eğitimi görevi yürütenlerin kılık kıyafeti nasıl olmalıdır?


CEVAP: Din hizmeti ve din eğitimi görevi yürütenlerin temiz, düzgün, sade giyinmesi, gösterişe kaçmaksızın el, yüz ve saç bakımına özen göstermesi gerekir. Bu konular değişken ve göreceli olduğu için standart kalıp ve şekiller yerine, kişinin her zaman bulunduğu ortamda saygı görmesini sağlayacak biçim ve düzenler tercih edilmelidir. Dinin ilk ve en yetkili ileticisi olan Hz. Peygamber her zaman sade ve temiz giyinir, İslâm’ı tebliğ maksadıyla görüşeceği heyetlerin karşısına en güzel elbiseleri ile çıkar, yanındakileri de bu hususta uyarırdı

#44

SORU: Din hizmetlerinin hangi nitelikleri bulunmaktadır?


CEVAP: Din hizmetleri kapsamında yer alan namaz kıldırma, cenaze ve defin, doğum, ölüm, hastalık, mahkumiyet, felaket vb. konulardaki yardım, destek ve yönlendirme çalışmaları ise ilişki ve işbirliklerine dayanmaktadır. İnsan ilişkilerine dair bütün etkinliklerde olduğu gibi din hizmetlerinde de ilişkisel iletişimin kuralları geçerlidir. Yine din konusuyla ilgili olmaları bu ilişkileri diğer sosyal ilişkilerden ayrı değerlendirmeyi gerektirmektedir. Bu hizmetlerin sosyal ve kültürel niteliğinden önce yasal, insani ve manevi nitelikleri bulunmaktadır.

#45

SORU: Akademik dinî iletişimlerde din, ahlak ve maneviyat konuşan öğretici konumundaki kişilerin iletişim tarzına yansıyan en önemli sorun nedir?


CEVAP: Akademik dinî iletişimlerde din, ahlak ve maneviyat konuşan öğretici konumundaki kişilerin iletişim tarzına yansıyan en önemli sorun, kullandıkları araçlar bütününde görülen onların duygusal güdüleri ve bilinç dışı tepkileridir. Kişiliğimizin bir parçası haline gelmiş duygusal güdülerimiz ile kültür ve birikimlerimizin yönlendirdiği bilinç dışı tepkilerimiz farkında olmadan iletişimlerimizi etkilemektedir. Yani din konuşurken kendi öznel değerlendirmelerimizden sıyrılamayız. Bazen duygusal güdülerimiz veya bilinç dışı tepkilerimiz iletmek istediğimiz mesajla ve iletişim amacımızla uyumlu olmamakta, sözlerimizin aksi yönde sonuçlar üretebilmektedir.