TEMEL VETERİNER BİYOKİMYA Dersi BİYOFİZİKSEL KİMYA VE SU soru cevapları:

Toplam 72 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: Biyofiziksel kimya nedir?


CEVAP: Canlı varlıkların yaşamlarını devam ettirebilmeleri için sürekli besin maddesi tüketmeleri ve bunları organizmanın yararlanabileceği şekle dönüştürmeleri gerekir. Sürekli alınan bu besinlerin vücutta oksitlenmesi canlı organizmadaki kimyasal bir olay, yani biyokimyasal bir süreç, bu olay sırasında meydana gelen ısının ölçülmesi fiziksel bir durumdur. Fizik ve canlı kimyası birbiri ile yakından ilgili bilim dallarıdır ve burada olduğu gibi iç içe geçmiş, birbirinden ayrılmaz olayları inceler. Biyofiziksel kimya da canlı organizmadaki fizik ve biyokimyanın birbirine karıştığı böyle olayların kavranmasına yardımcı olur. Canlılarda çeşitli kompartıman arasında madde alış verişi, yüzeylerdeki dengelenmemiş kuvvetler, bir maddenin etraf dokulara kendiliğinden yayılması olayı hep biyofiziksel kimyanın konularını oluşturur.

#2

SORU: Organizmanın temel maddeleri nelerdir?


CEVAP: Organizmaya dışarıdan alınan maddeler, proteinler (azotlu bileşikler), lipitler, karbonhidratlar, makro ve mikro elementler ve su organizmanın temel maddeleridir.

#3

SORU: Organizmada bulunan suyun miktarı nedir?


CEVAP: Su, bir organizmada ortalama olarak %60 oranında bulunan bir maddedir. Bu oranın diğer maddelere göre yüksek olma sebebi kimyasal reaksiyonların oluşması için sulu ortama ihtiyaç duyulmasıdır.

#4

SORU: Paranşimli doku nedir?


CEVAP: Özel bir zar tarafından etrafı sarılmış ve diğer dokulardan ayrılan böbrek, dalak, karaciğer gibi organlara verilen isimdir.

#5

SORU: Su molekülü, hangi elementlerin bir araya gelmesiyle ve nasıl oluşur?


CEVAP: Su molekülü, bir atom oksijen ve iki atom hidrojenin kovalent bağ ile birleşmesinden oluşmaktadır. Oksijen atomunun 2 yanında 104,5 derecelik açı oluşturacak şekilde bağlanmış iki hidrojen atomu bulunur. Şekil olarak V harfine benzetilir. Su molekülü dipol bir yapı oluşturur. Oksijen tarafı negatif, hidrojen tarafı pozitif kutupludur. Elektronlar hidrojen ve oksijen arasında eşit şekilde dağılmamıştır. Elektronlar oksijen atomu üzerinde hidrojen atomundan daha yoğundur. Bu sebeple oksijen hidrojenden daha elektronegatiftir.

#6

SORU: Dipol nedir?


CEVAP: Dipol, iki kutuplu molekül anlamına gelmektedir.

#7

SORU: Tetrahedral yapı nedir?


CEVAP: Tetrahedral yapı, dört su molekülünün birbirine hidrojen bağlarıyla bağlanmasıyla oluşan yapıdır.

#8

SORU: Elektronegatif nedir?


CEVAP: Elektronların bağı oluşturan atomlar tarafından çekilme gücüne Elektronegatiflik denir. Bağ yapımında kullanılan elektronları daha çok çeken atomun elektronegatifliği büyük, az çekenin ise elektronegatifliği küçüktür. Periyodik cetvelde soldan sağa ve aşağıdan yukarıya elektronegatiflik artar.

#9

SORU: Hidrat suyu nedir?


CEVAP: Makromoleküllere hidrojen köprüleri ile bağlı olan sudur.

#10

SORU: Makromolekül nedir?


CEVAP: Molekül ağırlığı yüz bin ya da milyonlar arasında değişen moleküllerdir.

#11

SORU: Su hücrede kaç şekilde bulunur?


CEVAP: Su, hücrede serbest ve bağlı olmak üzere iki şekilde bulunur.

#12

SORU: Suyun hücrede serbest şekilde bulunma durumunu açıklayınız?


CEVAP: Serbest su tüm vücut suyunun % 95’ini oluştururken, geriye kalan % 5 su ise hidrojen ve buna benzer gevşek bağlarla proteinlere bağlı halde bulunur. Serbest su diğer maddeler için uygun bir çözücü ortam oluşturur. Kan, lenf, beyin omurilik sıvısı gibi çeşitli vücut sıvılarında bulunur.

#13

SORU: Suyun hücrede bağlı olarak bulunma durumunu açıklayınız?


CEVAP: Bağlı su, kendi içinde iki kısma ayrılır. Bunlar hidrat suyu ve moleküller arası sudur. Hidrat suyu iyonlara, makromoleküllere hidrojen köprüleri ile bağlı olan sudur. Sodyum, klor, potasyum gibi iyonlar su ile hidrat biçimlerini oluştururlar. Katyonlar dipol karakterli su molekülünün negatif yük merkezine (oksijen), anyonlar ise pozitif yük merkezine (hidrojen) bağlanırlar. Böylece iyonun merkezde ve su moleküllerinin etrafında yer alması ile hidratlaşma meydana gelir. Sulu çözeltide bütün iyonlar hidratize şekilde bulunur. Moleküller arası su, lifler zarlar arasında kalmış, yoğun kıvamlı, akıcılık özelliğini kaybetmiş, hareketsiz haldeki sudur.

#14

SORU: Su, fonksiyonel açıdan kaç sınıfa ayrılır ve bunlar nelerdir?


CEVAP: Su fonksiyonel açıdan hücre içi sıvısı (intrasellüler sıvı) ve hücre dışı sıvısı (ekstasüller sıvı) olarak sınıflandırılır.

#15

SORU: Hücre içi sıvı, organizma suyunun ne kadarını oluşturur?


CEVAP: Hücre içi sıvı organizma suyunun yaklaşık %70’ini oluşturur.

#16

SORU: Hücreler arası sıvı, organizma suyunun ne kadarını oluşturur?


CEVAP: Hücreler arası sıvı, organizma suyunun yaklaşık *’sini oluşturur.

#17

SORU: Damar içi sıvı, organizma suyunun ne kadarını oluşturur?


CEVAP: Damar içi sıvı, organizma suyunun yaklaşık %10’unu oluşturur.

#18

SORU: Plazma ile interstisyel kısım arasında gerçekleşen su ve çözünmüş maddelerin transferine olanak sağlayan basınçlar nelerdir?


CEVAP: Starling hipotezine göre, plazma ile interstisyel kısım arasında gerçekleşen su ve çözünmüş maddelerin değiş tokuşu, birbirine zıt etkili basınçların sonucunda oluşur. Bölümler arasında su alışverişini sağlayan bu basınçlar; ozmotik basınç, onkotik basınç ve hidrostatik basınçtır.

#19

SORU: Ozmotik basınç nedir?


CEVAP: Suyu geçiren ancak içinde çözünmüş halde bulunan çözünenlere geçirgen olmayan, yani yarı geçirgen bir zar ile birbirinden ayrılmış, aynı kap içerisinde bulunan iki çözelti düşünelim. Bunlar arasında seyreltik çözeltiden derişik çözeltiye doğru her iki taraftaki konsantrasyon farkı eşitleninceye kadar suyun geçmesine izin veren kuvvete ozmotik basınç denir.

#20

SORU: Onkotik basınç nedir?


CEVAP: Canlı organizmada plazma proteinleri tarafından oluşturulan bir olaydır. Sıvıyı kapillar damar yataklarında tutmaya çalışır. Yoğun bir protein çözeltisinde daima, protein moleküllerinin sayısından faydalanılarak hesaplanan değerden daha yüksek düzeyde ozmotik basınç ölçülür. Örneğin % 5’lik albumin çözeltisi için (molekül ağırlığı 68000 dalton) 16 cm’lik su bloğuna denk bir ozmotik basınç hesaplanır, fakat 30 cm’lik su bloğuna karşılık gelen bir değer ölçülür. Bunun nedeni, protein moleküllerinin parçacıklarının meydana getirdiği ozmotik basınca ilave edilmesi gereken bir onkotik basınç (kolloid ozmotik basınç) olmasıdır. Kolloid ozmotik basınç büyük moleküllü maddelerin su bağlama yetenekleriyle ilişkilidir.

#21

SORU: Hidrostatik basınç nedir?


CEVAP: Canlılarda kapillar damarlardaki sıvının meydana getirdiği basınçtır. Kapillar damarların arteriyel kısmında hidrostatik basınç büyük olduğu için kandan dokuya doğru bir geçiş, venöz kısımda ise hidrostatik basınç küçük olduğu için dokudan kana geçiş gerçekleşir.

#22

SORU: Metabolizma nedir?


CEVAP: Metabolizma, canlı hücrelerde meydana gelen kimyasal reaksiyonların tümüdür.

#23

SORU: Suyun organizmadan atılışı kaç şekilde olur? Bunlar nelerdir?


CEVAP: Suyun organizmadan atılışı iki şekilde olur; - Akciğerlerden ve deriden buhar halinde - Dışkı, idrar, ter ile sıvı halinde

#24

SORU: Suyun, vücutta yapı maddesi olarak nasıl bir işlevi vardır?


CEVAP: Büyük moleküllü maddelerin yapısına katılır ve onlara hidrojen köprüleri ile bağlanır. Kasların oluşumunda % 75-80, kemik dokusunda % 25, yağ dokusunda % 15-20 ve dişlerin yapısında % 5-10 oranında bulunmaktadır.

#25

SORU: Suyun, vücutta çözücü olarak nasıl bir işlevi vardır?


CEVAP: Su canlı organizmanın ihtiyacı olan, dışarıdan alınan besinlerin sindirim sisteminde meydana gelen olaylar sırasında yumuşatılması, emilmesi ve kan dolaşımı ile gerekli yerlere taşınmasında rol oynar. Ayrıca metabolik olaylar sırasında açığa çıkan artık maddelerin vücuttan uzaklaştırılmasında görev alır.

#26

SORU: Suyun, vücutta ısı düzenleyici olarak nasıl bir işlevi vardır?


CEVAP: Suyun vücut ısısının ayarlanmasında önemli görevi vardır. Çünkü yüksek erime noktasına ve buharlaşma ısısına sahiptir. Bir g suyun sıcaklığını 0 °C’den 100 °C’ye çıkarmak için 100 kalori (cal), 1 g 100 °C’deki suyu buhar haline getirmek için ise 540 cal gereklidir. Organizmadan küçük miktardaki suyun dışarı çıkması büyük miktarda ısı kaybedilmesine sebep olur. Yüksek yerlerde yaşayan canlılarda oksijen azlığı nedeniyle solunum sayısı artmakta ve akciğerlerden fazla su atılarak, ısı düzenlenmesi meydana gelmektedir.

#27

SORU: Suyun, vücutta enerji yöneticisi olarak nasıl bir işlevi vardır?


CEVAP: Hidratize yapılarda hidrojen bağları kovalent bağlara veya kovalent bağlar hidrojen bağlarına değişerek, canlının gereksinim duyduğu şekilde enerjinin düzenli bir şekilde yönetilmesinde etkili olur.

#28

SORU: Suyun, vücutta kayganlık verici olarak nasıl bir işlevi vardır?


CEVAP: Su özellikle vücudun eklem yerlerinde ve iç organlarda kayganlık sağlayarak, sürtünme ve aşınmadan meydana gelebilecek zararları en aza indirir.

#29

SORU: Su dengesi nedir?


CEVAP: Canlı vücuduna alınan suyla, vücuttan atılan suyun birbirine eşit olması durumudur.

#30

SORU: Oksidasyon nedir?


CEVAP: Elektronların bir atom ya da molekülden ayrılmasını sağlayan kimyasal tepkimedir.

#31

SORU: Su dengesi, yetişkin bir insanda ortalama kaç ml su ile sağlanır?


CEVAP: Ortalama yetişkin bir insanda su dengesi, yaklaşık 2400 ml suyla sağlanır. Bu da günde 8-10 bardak su ve diğer sıvılara eşittir.

#32

SORU: Ödem nedir?


CEVAP: Vücutta aşırı sıvı birikmesi durumudur. Birikim bölgesel veya genel olabilir.

#33

SORU: Polibidri nedir?


CEVAP: Vücut suyunun mutlak artışıdır. Özellikle interstisyel kısmı ilgilendirir ve ödemlere neden olur.

#34

SORU: Hiperdibri nedir?


CEVAP: Vücut suyunun oransal olarak artmasıdır. Aşırı derecede su alınması (su zehirlenmesi) veya aşırı sodyum klorür (tuz) kaybı gibi hallerde vücut sıvılarının elektrolit bakımından fakirleşmesi durumunda ortaya çıkar.

#35

SORU: Oligobidri nedir?


CEVAP: Vücut suyunun mutlak azalışıdır. Şiddetli ishal ve kusma durumlarında görülür. Canlılarda ileri durumlarda dehidratasyon oluşur.

#36

SORU: Dehidratasyon nedir?


CEVAP: Vücutta aşırı su kaybı oluşması durumudur ve direnç azalır, iştahsızlık artar, sürekli uyku hali yanında deri esnekliğini kaybeder.

#37

SORU: Hipbidri nedir?


CEVAP: Vücut suyunun oransal olarak azalmasıdır. Vücut sıvılarında elektrolit miktarının yükseldiği hallerde saptanır.

#38

SORU: Çözelti nasıl elde edilir?


CEVAP: Çözelti, bir ya da daha fazla maddenin bir ortamda çözünmesi ile elde edilir. Son zamanlarda çözelti yerine dispers sistem terimi de kullanılmaya başlanmıştır. Bir çözeltinin ya da dispers sistemin iki fazı vardır. Çözünen maddeye iç faz veya dispers faz, çözücüsüne ise dış faz veya dispersiyon ortamı denir. Çözeltideki çözünen maddenin tanecik büyüklüğüne göre üç çeşit çözelti veya dispers sistemden bahsedilir. Hakiki çözelti, kolloidal çözelti ve süspansiyon.

#39

SORU: Hakiki çözelti nedir?


CEVAP: Çözelti içinde çözünen madde taneciklerinin yani iç faz parçacıklarının büyüklüğü 10 nm (nanometre)’den az olan, homojen yapıda, vizkozitesi düşük, ozmotik basıncı yüksek olan çözeltilerdir. Çözünen bu tanecikler filtre kâğıdından süzülerek veya dializ işlemi ile birbirinden ayrılamaz.

#40

SORU: Kolloidal çözelti nedir?


CEVAP: Çözünen tanecik büyüklükleri 10-100 nm arasında olan, heterojen, vizkozitesi yüksek, ozmotik basıncı düşük çözeltilerdir. İçindeki tanecikler dializ işlemi ile ayrılabilir.

#41

SORU: Süspansoid nedir?


CEVAP: Dispers sistemlerde kolloidal durumla ilgili bazı tanımlar yer alır. Bu tanımları da kısaca öğrenmekte yarar vardır. Kolloidal bir ortamda dispers fazın dispersiyon ortamına affinitesi yok ve beraber bir arada durma eğiliminde değillerse böyle bir sisteme süspansoid ya da birbirini sevmeyen, birbirinden korkan anlamına gelen liyofobik sistem terimi kullanılır.

#42

SORU: Liyofilik nedir?


CEVAP: Dispers fazın dispersiyon ortamına bir affinitesi varsa ve beraber bir arada durma eğiliminde iseler bunlara emülsoid veya birbirini seven anlamında liyofilik terimi kullanılır.

#43

SORU: Balon jöle nedir?


CEVAP: Kesin hacim bildiren uzun dar boyunlu, şişkin gövdeli, ısıya dayanıksız cam malzemedir

#44

SORU: Distile su nedir?


CEVAP: Kaynatılıp tekrar yoğunlaştırılmış, saflaştırılmış sudur. Laboratuvar ortamında yapılan çalışmaların doğru olması için kullanılır.

#45

SORU: Reaktif şişesi nedir?


CEVAP: Koyu veya açık renkli camdan yapılmış çözelti şişeleridir.

#46

SORU: Molekül ağırlığı nedir?


CEVAP: Bir moleküldeki atomların atom kütlelerinin toplamıdır.

#47

SORU: Yüzde çözelti nedir?


CEVAP: 100 ml çözelti içinde, istenilen % kadar gram madde içeren çözeltilere denir. Örneğin % 10’luk glukoz çözeltisi hazırlamak için tartım kapları içine 10 g madde terazi ile tartılır. 100 ml’lik balon jojeye koyulur, az bir miktar su ile iyice çözülür, daha sonra balon jojenin 100 ml çizgisine kadar distile su ile tamamlanır, kapağı kapatılarak iyice karıştırılır ve böylece % 10’luk glukoz çözeltisi hazırlanmış olur. Hazırlanan bu çözelti reaktif şişesine koyularak üzerine etiket yapıştırılır. Etiketine de ismi, konsantrasyonu ve hazırlanma tarihi gibi bilgiler yazılarak, kullanıma hazır hale getirilir. Bazen sadece 100 ml miktar yeterli gelmeyebilir. Örneğin 500 ml çözeltiye ihtiyacımız varsa, 100 ml için 10 g madde gerekli ise 500 ml için ne kadar gerekli olduğunu hesaplamak için hemen bir orantı kurarak, sonucun 50 g olduğunu buluruz.

#48

SORU: Molar çözelti nedir?


CEVAP: Litresinde 1 molekül gram veya mol gram madde bulunan çözeltilere molar çözelti denir. Büyük M harfi ile gösterilir. Molar ya da normal çözeltilerin tanımının anlaşılması ve bu çözeltilerin hazırlanmasında maddenin molekül ağırlığının bilinmesi gerekir. Her bir element avogadro sayısı (6.02x1023) kadar molekül içerir. Atom ağırlığı 23 g olan sodyum (Na) ve 35,5 g olan klor (Cl) eşit sayıda atom içerir. Sofra tuzu olarak bilinen sodyum klorürün (NaCl) molekül ağırlığı 23+35,558,5 g’dır. 1M NaCl çözeltisi hazırlamak için 58,5 g madde terazide tartılır, bir beher içerisinde distile su ile iyice karıştırılarak çözülür ve 1 litrelik balon jojeye koyularak çizgisine kadar yine distile su ile tamamlanır. Böylece istenilen konsantrasyonda ve miktarda çözelti hazırlanmış olur. Yüzde çözeltilerde anlatıldığı gibi gerekli işlemler yapılarak kullanıma hazır hale getirilir. Ancak her zaman 1 M konsantrasyonda ve 1 litre çözelti gerekli olmaz, o zaman orantı yoluyla hesaplama yapılarak, gerekli miktarlar alınır ve çözelti hazırlanır.

#49

SORU: Diffüzyon nedir?


CEVAP: Moleküllerin çözeltinin her tarafına kendiliğinden eşit olarak yayılması olayıdır. Yayılma olayı, maddenin yoğunlukça fazla olduğu ortamdan daha az yoğun olduğu ortama doğrudur. Bir hücre kendisinden daha yoğun bir sıvı ortama koyulduğunda dışarıdaki maddeler daha az yoğun bir ortam olan hücre içine yayılırlar. Bu olayın gerçekleşebilmesi için diffüze olabilecek maddenin hücre zarından geçebilecek nitelikte olması gereklidir. Örneğin hücre zarının yapısında yağ molekülleri bulunduğundan onlarla uyumlu, ilişkiye girebilen öteki moleküller ya da hücre zarı üzerinde bulunan deliklerden geçebilecek kadar küçük boyutlardaki moleküller diffüze olabilirler.

#50

SORU: Diffüzyonun önemi nedir?


CEVAP: Diffüzyon canlı organizmanın madde değişiminde çok önemlidir. Oksijenin havadan kana geçişinde, kandan dokulara taşınmasında aynı şekilde dışarıdan gıdalarla alınan ve en küçük yapı taşlarına kadar parçalandıktan sonra kan yoluyla besin maddelerinin dokulara nakledilmesinde diffüzyon önemli rol oynar. Bu maddelerin taşınmasında yoğunluk farkı gereklidir, yoğunluk farkı ortadan kalkarsa diffüzyon durur. Ancak canlı organizmada alınan bu maddeler hemen kullanılmakta veya kullanılmayacaksa bile daha büyük moleküller şeklinde birbirine bağlanarak depo edilmektedir. Bu nedenle konsantrasyon farkı her zaman mevcuttur. Örneğin; glukoz fazla alınınca glikojen şeklinde depo edilir ve glukozun tekrar hücre içine alınabilmesi sağlanmış olur.

#51

SORU: Dializ nedir?


CEVAP: Vücutta birikmiş üre gibi zararlı maddelerin ve aşırı suyun yapay böbrek (diyaliz cihazı) ya da karın zarı (periton) gibi yapay ya da doğal bir zar aracılığı ile vücuttan uzaklaştırılması işlemidir. İlerlemiş böbrek yetmezliğinin tedavisinde kullanılır. Daha özet olarak anlatmak gerekirse küçük ve basit moleküllerin bir zardan geçmesine izin vermek suretiyle onları daha büyük, kompleks moleküllerden ayırma işlemidir. Serum proteinlerinden biri olan ve büyük molekül ağırlığına sahip albümin ile tuz çözeltisi birlikte dializ torbasına koyularak distile su ile dolu bir kabın içine yerleştirilirse, tuz çözeltisi kolaylıkla dializ torbasından dışarı çıkar ancak albümin büyük olduğu için torba içerisinde kalır. Dializ işleminde geçiş çok yoğundan az yoğun ortama doğrudur. Saf su yoğunluk farkı ortadan kalkınca tekrar değiştirilerek, tüm tuz çözeltisinin dışarı çıkması sağlanır. Böylece küçük moleküllü maddelerle büyük moleküllü maddeleri birbirinden ayırmak mümkün olur. Laboratuvarlarda difteri ve tetanoz etkenlerine karşı antitoksinler dializ ile saflaştırılır.

#52

SORU: Yüzey gerilimi nedir?


CEVAP: Çözünmüş bir madde, içinde çözündüğü çözücünün yüzey gerilimini değiştirir. Sıvı bir maddenin yüzeyi ince ve elastik bir zar ile örtülüymüş gibi görünür. Sıvının yüzey kısmındaki moleküllerin dengelenmemiş molekül içi çekim gücünden ileri gelen bu olaya yüzey gerilimi denir. Sıvı ile dolu bir kap içerisindeki bir moleküle her yönden yani aşağıdan-yukarıdan ve sağdan soldan eşit bir çekim gücü uygulanır. Bu da sıvı maddenin çekim gücüdür. Yüzeydeki bir molekülü incelersek sağdan ve soldan sıvının çekim gücü tarafından dengelenmiş bir kuvvetle çekildiğini görürüz. Aşağıdan sıvının çekim gücü yukarıdan ise havanın çekim gücü tarafından çekildiği için burada dengelenmemiş bir kuvvet oluşur. Yüzey gerilimi işte bu dengelenmemiş kuvvetten ortaya çıkar.

#53

SORU:

Suyun yapısını anlatınız.


CEVAP:

Su molekülü, bir atom oksijen ve iki atom hidrojenin kovalent bağ ile birleşmesinden oluşur. Şekil olarak V harfine benzetilir. Su molekülü dipol bir yapı oluşturur. Oksijen tarafı negatif (-), hidrojen tarafı pozitif (+) kutupludur. Her su molekülü dört farklı su molekülüyle hidrojen bağı oluşturarak tetrahedral yapı oluşturur. Bu yapıda oksijen atomu iki hidrojen atomu, hidrojen atomu da bir oksijen atomu ile bağ yapar.


#54

SORU:

"Paranşimli doku" kavramını açıklayınız. 


CEVAP:

Paranşimli doku: Özel bir zar tarafından etrafı sarılmış ve diğer dokulardan ayrılan böbrek, dalak, karaciğer gibi organlardır.


#55

SORU:

Ozmotik basınç kavramını tanımlayınız. 


CEVAP:

Suyu geçiren ancak içinde çözünmüş halde bulunan çözünenlere geçirgen olmayan, yani yarı geçirgen bir zar ile birbirinden ayrılmış, aynı kap içerisinde bulunan iki çözelti düşünelim. Bunlar arasında seyreltik çözeltiden derişik çözeltiye doğru her iki taraftaki konsantrasyon farkı eşitleninceye kadar suyun geçmesine izin veren kuvvete ozmotik basınç denir.


#56

SORU:

Suyun vücuttaki biyolojik görevleri nedir, açıklayınız. 


CEVAP:

- Yapı Maddesi Olarak: Büyük moleküllü maddelerin yapısına katılır ve onlara hidrojen köprüleri ile bağlanır.

- Çözücü Olarak: Su canlı organizmanın ihtiyacı olan, dışarıdan alınan besinlerin sindirim sisteminde meydana gelen olaylar sırasında yumuşatılması, emilmesi ve kan dolaşımı ile gerekli yerlere taşınmasında rol oynar. Ayrıca metabolik olaylar sırasında açığa çıkan artık maddelerin vücuttan uzaklaştırılmasında görev alır.

- Isı Düzenleyicisi Olarak: Suyun vücut ısısının ayarlanmasında önemli görevi vardır. Çünkü yüksek erime noktasına ve buharlaşma ısısına sahiptir. Tüm memeli canlılarda vücut sıcaklığı neredeyse aynı değerlerdedir. İnsanlarda 36-37 C civarındadır ve bu değerlerde tutulması önemlidir. 

- Enerji Yöneticisi Olarak: Hidratize yapılarda yani suda çözünerek ayrışan iyonların su ile etrafının sarılması sonucu oluşan taneciklerdeki hidrojen bağları kovalent bağlara veya kovalent bağlar hidrojen bağlarına değişerek, canlının gereksinim duyduğu şekilde enerjinin düzenli bir şekilde yönetilmesinde etkili olur.

- Kayganlık Verici Olarak: Su özellikle vücudun eklem yerlerinde ve iç organlarda kayganlık sağlayarak, sürtünme ve aşınmadan meydana gelebilecek zararları en aza indirir.


#57

SORU:

Oksidasyon kavramını tanımlayınız. 


CEVAP:

Oksidasyon: Elektronların bir atom ya da molekülden ayrılmasını sağlayan kimyasal tepkimedir. 


#58

SORU:

Hakiki çözelti kavramını açıklayınız. 


CEVAP:

Hakiki Çözelti, çözelti içinde çözünen madde taneciklerinin yani iç faz parçacıklarının büyüklüğü 10 nm (nanometre)’den az olan, homojen yapıda, vizkozitesi düşük, ozmotik basıncı yüksek olan çözeltilerdir.


#59

SORU:

Kolloidal çözelti kavramını açıklayınız. 


CEVAP:

Kolloidal Çözelti, çözünen tanecik büyüklükleri 10-100 nm arasında olan, heterojen, vizkozitesi yüksek, ozmotik basıncı düşük çözeltilerdir.


#60

SORU:

Süspansiyon kavramını tanımlayınız. 


CEVAP:

100 nm’den daha büyük çözünmüş taneciklere sahip olan, heterojen, vizkozitesi çok yüksek, ozmotik basınç göstermeyen çözeltilerdir.


#61

SORU:

İzotonik çözelti kavramını tanımlayınız. 


CEVAP:

Canlı organizmanın ozmotik basıncına sahip, nötr çözeltilere izotonik çözeltiler denir.


#62

SORU:

Diffüzyon kavramını açıklayınız. 


CEVAP:

Moleküllerin çözeltinin her tarafına kendiliğinden eşit olarak yayılması olayıdır. Yayılma olayı, maddenin yoğunlukça fazla olduğu ortamdan daha az yoğun olduğu ortama doğrudur.


#63

SORU:

Dializ kavramını açıklayınız.


CEVAP:

Vücutta birikmiş üre gibi zararlı maddelerin ve aşırı suyun yapay böbrek (diyaliz cihazı) ya da karın zarı (periton) gibi yapay ya da doğal bir zar aracılığı ile vücuttan uzaklaştırılması işlemidir. İlerlemiş böbrek yetmezliğinin tedavisinde kullanılır. Daha özet olarak anlatmak gerekirse küçük ve basit moleküllerin bir zardan geçmesine izin vermek suretiyle onları daha büyük, kompleks moleküllerden ayırma işlemidir.


#64

SORU:

Tetrahedral yapı kavramını tanımlayınız. 


CEVAP:

Tetrahedral yapı, dört su molekülünün birbirine hidrojen bağlarıyla bağlanmasıyla oluşan yapıdır. 


#65

SORU:

Makromolekül kavramını tanımlayınız. 


CEVAP:

Makromolekül, molekül ağırlığı yüz bin ya da milyonlar arasında değişen moleküllerdir.


#66

SORU:

Su, organizmadan hangi yollarla atılır, yazınız. 


CEVAP:

1. Akciğerlerden ve deriden buhar halinde
2. Dışkı, idrar, ter ile sıvı halinde


#67

SORU:

Yüzde çözelti kavramını açıklayınız. 


CEVAP:

100 ml çözelti içinde, istenilen % kadar gram madde içeren çözeltilere denir. Örneğin % 10’luk glukoz çözeltisi hazırlamak için tartım kapları içine 10 g madde terazi ile tartılır. 100 ml’lik balon jojeye koyulur, az bir miktar su ile iyice çözülür, daha sonra balon jojenin 100 ml çizgisine kadar distile su ile tamamlanır, kapağı kapatılarak iyice karıştırılır ve böylece % 10’luk glukoz çözeltisi hazırlanmış olur.


#68

SORU:

Distile su nedir?


CEVAP:

Distile su: Kaynatılıp tekrar yoğunlaştırılmış, saflaştırılmış sudur.


#69

SORU:

Balon joje nedir?


CEVAP:

Balon joje: Kesin hacim bildiren, uzun dar boyunlu, şişkin gövdeli, ısıya dayanıksız cam malzemedir.


#70

SORU:

Molar çözelti nedir?


CEVAP:

Litresinde 1 molekül gram veya mol gram madde bulunan çözeltilere molar çözelti denir. Büyük M harfi ile gösterilir.


#71

SORU:

Molekül ağırlığı nedir?


CEVAP:

Molekül ağırlığı, bir moleküldeki atomların atom kütlelerinin toplamıdır.


#72

SORU:

Normal çözelti nedir?


CEVAP:

Bir litresinde 1 ekivalan gram madde bulunan çözeltilere normal çözelti denir. Büyük N harfi ile gösterilir.