Çok sayıda kullanıcıyı içeren büyük projelerde ortaya çıkan problemlerin üstesinden gelmek için başvurulan aşamalar bütününe Kurumsal kaynak planlaması yazılımı geliştirme döngüsü adı verilir.

Bu tanım  Amerikan Üretim ve Stok Kontrol Topluluğu’na (American Production and Inventory Control Society – APICS) göre Kurumsal Kaynak Planlamasının tanımıdır.

İyi bir bilgi sistemi bazı özelliklere sahip olmalıdır. Bunlardan biri de, sistemin yarış (rekabet) üstünlüğü sağlamasıdır.

Bir işletmede ERP sistemine geçiş nedenleri, uygulama yöntemleri, kritik iş süreçlerine dönük gereksinimlerin kimler tarafından karşılanacağı ve hedeflere verimli bir şekilde ulaşma yolları belirlenmelidir. Böylece hedefler ve kazanımlar tanımlanabilecek ve bunların takibi kolaylaşacaktır. Bu noktada işletme açık olarak kendini tanımalı ve tanıtmalıdır. Tanımlama sürecinde bazı ilkeler uygulanabilir. Bu ilkeler; İşletmenin süreçler, donanım ve yazılım gibi mevcut alt yapısı ortaya çıkarılmalıdır, işletmede her birim üstün ve zayıf yönlerini ortaya koyabilmelidir, her birim gereksinimlerinin neler olduğunu belirleyebilmelidir, üst yönetim kademesindeki eksiklikler açık bir şekilde ortaya konulmalıdır, işletmenin bir modeli ortaya çıkarılmalıdır.

Kurumsal Kaynak Planlaması sisteminin uygulanması, ­işletmeler ­içi­n oldukça pahalı ve riskli­ bi­r yoldur. Birçok yazar, Kurumsal Kaynak Planlaması uygulamasının başarılı olması içi­n gerekli­ faktörler­ şöyle sıralamıştır:

• Yeni sistemin uygulanabilirliğinin testi
• Kullanıcıların katılımının sağlanması
• Kullanacakların eğitilmesi
• Kullanımda esnekliğin sağlanması
• Yeni sistemin işletme çalışanlarına olumsuz etkilerinin azaltılması
• Yeni sistemi uygulamaya koyma biçiminin seçimi
• Uygulamaya Doğrudan Geçiş
• Uygulamaya Paralel Geçiş
• Pilot Uygulama
• Aşamalı Geçiş
• Kurumsal kaynak planlaması sisteminin değerlendirilmesi ve performansının ölçülmes­i

Doğru cevap B’dir.

Performans ölçümü; stratejik planlama, göstergeler oluşturma, veri ölçüm sistemi hazırlama, performans ölçümlerini geliştirme ve yönetim süreçleriyle bütünleşme gibi beş aşamalı bir süreçten oluşmaktadır. Doğru cevap D'dir.

İşletmelerin kurumsal kaynak planlamasına geçişine neden olan en temel teknolojik etken sistemlerin 2000 yılı problemlerine uyumlu olmamasıdır.

SAP tarafından pazara sunulan ilk sistem muhasebe işlerine yönelikti ve R/1 adıyla, gerçek zamanlı olma özelliğinin vurgulandığı bir sistem ismi benimsenmişti. SAP firması 1978 yılında daha entegre yazılımlar sunabilmek amacıyla geliştirilmiş R/2 adlı yazılımı ve ardından 1992 yılında istemci-sunumcu mimarisi ile R/3 adlı en çok bilinen yazılımını pazara sunmuştu. R/3 versiyonu, değişik bilgisayar platformlarında UNIX ve Windows gibi çalışıyordu. Ayrıca açık mimari yaklaşımı kullanılarak tasarlanmıştı.

İşletmenin ihtiyaçlarını karşılayabilecek uygun Kurumsal Kaynak Planlaması yazılımı seçildikten sonra, projenin uygulama şartlarını, süresini, danışmanlık ücretlerini ve diğer maddeleri içeren sözleşme görüşmelerine geçilir. Taraflar arasında anlaşma sağlandıktan sonra, sözleşme hazırlanır ve kabul edilen Kurumsal Kaynak Planlaması yazılımının işletmeye uyarlanması çalışmalarına geçilir.

Tedarik zinciri; ürün akışı, tüketiciler, dağıtıcılar ve değer zincir birimleri arasındaki, arz talep işlem bilgisidir.

Bir şirket, kazancını, yıllık elde tuttuğu müşteri sayısını yalnızca %5 arttırarak %85 arttırabilir.Doğru cevap ''D'' şıkkıdır.

Tedarik Zinciri Yönetiminin günümüzde kullanılan 3 süreci vardır. İlk aşamada bir
işletme, iç tedarik zinciri süreçlerine ve dış süreçlere ve müşteri ile tedarikçi arasındaki ilişkilere yoğunlaşmaktadır. Doğru cevap A seçeneğidir

Faaliyetlerin Uluslararası Düzeyde Gerçekleşmesinden Kaynaklanan Sorunlar ile ilişkilidir. Doğru cevap C’dir.

Yukarıdaki maddelerden;Uygulamanın getirdiği maliyet artışından kaynaklanan sorunlar seçeneğine ulaşılır. ERP yazılımları karmaşık paketlerdir ve verimlilikte en yüksek artışlar, tanımlanan süreçlerin en basit olduğu yerlerde gözlenir. Şunu unutmamak gerekir ki; ERP yazılımının kolaylıkla uygulanamayacağı iş süreçlerinin olması muhtemeldir. Bundan dolayı, her birime ait bu tür işlevlerin dijitalleştirilmesine karar vermeden önce fayda/maliyet analizinin
yapılması gerekir. İşte bu sayede, ERP yazılımının işletme bünyesindeki kapsamı belirlenerek bütçeleme yolunda önemli bir adım atılmış olur. Doğru cevap D'dir.

Bütün şıklar büyük işletmeleri de ilgilendirirken E şıkkı yalnızca büyük işletmeleri ilgilendirir.

e-işletme, işletmelerin, müşterilerle, tedarikçilerle ve diğer işletmelerle bağlantı kurabilmelerini kolaylaştırır. Web tabanlı e-işletme yazılımları şunlardır:
• Müşteri ilişkileri yönetimi
• Tedarik zinciri yönetimi
• Ortak ürün ticareti (CPC)
• Bağlanabilirlik (Connectivity)

Modüller; iş akışlarını birbirine bağlamak, bir bölümden diğerine bilgi akışını kontrol etmek, işletmenin müşterileri ve tedarikçileri arasında bağlantı kurmak amacıyla, farklı iş süreçleri adımları arasında bağlantı kurarlar.

Performans ölçüm programının döngüsü stratejik planlama süreciyle başlar. Bu süreçte misyonunun tanımlanması ve ulaşılacak hedeflerin belirlenmesi yer alır. İkinci aşamada (göstergeler oluşturma); program tekrar gözden geçirilir ve programı oluşturan unsurlar belirlenir. Daha sonra unsurlara ilişkin performans göstergeleri tasarlanır ve organizasyon ve ortamla ilgili hususlar analiz edilir. Son olarak da faaliyetler sınıflandırılır ve göstergeler ile hedefler eşleştirilir. Üçüncü aşamada (veri ölçüm sistemini oluşturma); verilerin elde edilip edilemeyeceği belirlenir, veri toplanır ve toplanan veriler paylaşılır. Dördüncü aşamada (ölçütlerin geliştirilmesi); ölçütler belirlenir, belirlenen ölçüt çeşitleri arasında denge sağlanır ve ölçütler önem derecesine göre sıralanır. Beşinci ve sonuncu aşama ise yönetim süreçleriyle bütünleşmedir. Bu aşamada; hedefler belirlenir, ölçütler ve süreç kıyaslanır ve iyileştirme faaliyetleri uygulamaya konur.

Sistem analizi sonunda en az şu belgelerin hazırlanmış olması gerekir:

Ayrıntılı iş planları, Performans hedefleri, Uygulamalar, Prosedürler, Kullanıcı girdileri ve girdi denetimi

Ana üretim çizelgesinin girdileri müşterilerden gelen satış siparişleri ve bunlara bağlı olarak yapılan tahminlerdir. Karmaşık ürünlerin üretildiği sistemlerde ürün sipariş listesine alınmadan önce ürün üzerinde değişiklik yapmak gerekebilir. Eğer gereken tüm bilgiler sistem üzerinde mevcutsa sipariş ve taahhüt sistemi birbirine bağlanabilir. Üretim planlama
ve kontrol faaliyetlerinde satış ve işlemler planlaması yaptıktan sonra bu planlar ürün gruplarına göre hazırlanan toplam üretim planı hâline dönüştürülür. Üretim planına göre hazırlanan planların ürünlere göre ana üretim planına dönüştürülmesi gerekir. Kesinleşmiş müşteri siparişleri ve talep tahminlerinin toplamından oluşan aylık üretim miktarları,
haftalık dönemler itibariyle ürün bazında ana üretim planlarına dönüştürülür. Ana üretim programındaki bu üretim miktarları, aynı zamanda pazarlama ve üretim fonksiyonları arasındaki ilişkiyi belirler. Bu anlamda ana üretim programı, malzeme yönetiminde malzeme
ihtiyaçlarının planlanmasını teşkil eden unsurdur. Ana üretim çizelgesi, malzeme ihtiyaç planıyla birlikte kapasite, ürün ağacı, stok kayıtları
ve çizelgeyi oluşturur. Stok durumu parça, bileşen ve bitmiş ürünlerin alınması ve gönderilmesine bağlı olarak güncellenir. Üretimin gerçekleştirilmesini finansal kontrol izler. Faturalar müşterilere gönderilir, çalışanlara ve tedarikçilere ödemeler yapılır. Finansal kayıt süreci bilgilerin defterlere işlenmesiyle son bulur.