Osmanlı Türkçesi Metinleri 1 Ara 2. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Aşağıda verilen kelimelerden hangisinde Arapça çoğul eki kullanılmıştır?
Mukaddem |
Mu'ahhar |
Müsebbeb |
Ma'lûmât |
Muharrer |
Ma'lûmât kelimesinde Arapça "ât" çoğul eki kullanılmıştır.
2.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Cem‘-i mükesser değildir ?
Ahka^m |
Keva^kib |
Fukara^ |
Tafsi^la^t |
Hısa^l |
D seçeneğindeki "Tafsi^la^t" kelimesi "Cem‘-i mü’ennes"'tir.
3.Soru
Yukarıdaki Osmanlı Türkçesi ile yazılmış olan metnin günümüz Türkçesine aktarılmış hali aşağıdakilerden hangisinde doğru olarak verilmiştir?
Bu esnâda Özü Beğlerbeğisi Hüseyin Paşa tarafından âdam gelüp Kızak keferesi şaykalarından on sekiz pâre şayka Özü etrâfını gârete çıkup geldiklerinde Özü askeri şaykalara binüp irişdiler. Azîm kıtâl olup bi-avnillâhi Te‘âlâ ehl-i İslâm gâlip geldiler. |
Bu esnâda Özü Beğlerbeğisi Hüseyin Paşa tarafından âdem gelüp Kazak keferesi şaykalarından on sekiz pâra şayka Özü etrâfını kârete çıkup geldiklerinde Özü askeri şaykalara binüp irişdiler. Azîm kıtâl olup bi-avnillâhi Te‘âlâ ehl-i İslâm gâlip geldiler. |
Bu esnâda Özü Beğlerbeğisi Hüseyin Paşa tarafından âdem gelüp Kazık keferesi şaykalarından on sekiz pâre şayka Özü etrâfını gârete çıkup geldiklerinde Özü askeri şaykalara binüp irişdiler. Azam kıtâl olup bi-avnillâhi Te‘âlâ ehl-i İslâm gâlip geldiler. |
Bu esnâda Özü Beğlerbeğisi Hüseyin Paşa tarafından âdem gelüp Kazak keferesi şaykalarından on sekiz pâre şayka Özü etrâfını gârete çıkup geldiklerinde Özü askeri şaykalara binüp irişdiler. Azîm kıtâl olup bi-avnillâhi Te‘âlâ ehl-i İslâm gâlip geldiler. |
Bu esnâda Özü Beğlerbeğisi Hüseyin Paşa tarafından âdem gelüp Kazak keferesi şaykalarından on sekiz pârça şayka Özü etrâfını kârete çekup geldiklerinde Özü askeri şaykalara binüp irişdiler. Azîm katil olup bi-avnillâhi Te‘âlâ ehl-i İslâm gâlip geldiler. |
Bu esnâda Özü Beğlerbeğisi Hüseyin Paşa tarafından âdem gelüp Kazak keferesi şaykalarından on sekiz pâre şayka Özü etrâfını gârete çıkup geldiklerinde Özü askeri şaykalara binüp irişdiler. Azîm kıtâl olup bi-avnillâhi Te‘âlâ ehl-i İslâm gâlip geldiler.
4.Soru
Yukarıda yazılı olan aşağıda bugünkü Türkçe’yle belirtilenlerden hangisi Ayn Ali Efendi’nin, ‘’Kavânîn-i Âl-i Osmân Der-Hulâsa-i Mezâmin-i Defter-i Dîvân’’ adlı eserinin altıncı başlığının giriş cümlesidir?
Zeâmet ve tîmâr tevcihlerinde olan kânun-ı mukarreri bildirir. |
Bir sancakda tîmâr tasarruf edüp gayri sancakda sâkin olsa ol sipahiye sebeb-i azl olur. |
Hayâtda olan zü’emâ ve erbâb-ı tîmârın oğullarına dirlik virilmek yokdur. |
Bir tîmâr mahlûl olsa ol sancakda bedellü ma’zûle virilür. |
Her tîmâra ne denlü cebelü ta’yîn olunmuş ise sefere anlar eşer. |
Zeâmet ve tîmâr tevcihlerinde olan kânun-ı mukarreri bildirir. Bugünkü Türkçeyle; zeamet ve timar verilmesinde her zaman uyulması gereken kanunu bildirir. Osmanlıca yazım tamamen yanlıştır. Yeniden yazma imkanım olmadığı için soruyu düzeltemiyorum.
5.Soru
“Tarafeyn” kelimesinin doğru anlamı aşağıdakilerden hangisidir?
bütün taraflar
|
iki taraf
|
tarafsız
|
her taraftan
|
tarafsızlar
|
6.Soru
Yukarıdaki metnin günümüz Türkçesine aktarılmış hali aşağıdaki seçeneklerden hangisinde doğru olarak verilmiştir?
Donanma-yı Hümâyûn Kancabaşları Kapudanlarından Hasan Kapudanın Takrîr-i Garîbidir Elli senesi hılâlinde Bahr-i Sefid'e me’mûr olan Donanma-yı Hümâyûn ile Akkirman’a vusûlümüzde, Hotin tarafından vürûd iden Murtazâ Ağa’yı, iki nefer hidmetkârı ile celâdetlü Kırım Hânı cânibine îsâle bu kulları me’mûr olmakdan nâşî, rûz-ı Kasım’a otuz dört gün |
Donanma-yı Hümâyûn Karabaşları Kapudanlarından Hasan Kapudanın Takrîr-i Garîbidir Elli senesi hılâlinde Bahr-i Sefid'e me’mûr olan Donanma-yı Hümâyûn ile Akkirman’a vusûlümüzde, Hotin tarafından vürûd iden Murtazâ Ağa’yı, iki nefer hidmetkârı ile celâdetlü Kırım Hânı cânibine îsâle bu kulları me’mûr olmakdan nâşî, rûz-ı Kasım’a otuz dört gün |
Donanma-yı Hümâyûn Kancabaşları Kapudanlarından Hasan Kapudanın Takrîr-i Garîbidir Elli senesi hılâlinde Bahr-i Siyah'a me’mûr olan Donanma-yı Hümâyûn ile Akkirman’a vusûlümüzde, Hotin tarafından vürûd iden Murtazâ Ağa’yı, iki nefer hidmetkârı ile celâdetlü Kırım Hânı cânibine îsâle bu kulları me’mûr olmakdan nâşî, rûz-ı Kasım’a otuz dört gün |
Donanma-yı Hümâyûn Kancabaşları Kapudanlarından Hasan Kapudanın Takrîr-i Garîbidir Elli senesi hılâlinde Bahr-i Sefid'e me’mûr olan Donanma-yı Hümâyûn ile Akkirman’a vusûlümüzde, Hotin tarafından vürûd iden Murtazâ Ağa’yı, iki nefer hidmetkârı ile celâdetlü Kırım cânı cânibine îsâle bu kulları me’mûr olmakdan nâşî, rûz-ı Kasım’a otuz dört gün |
Donanma-yı Hümâyûn Karabaşları Kapudanlarından Hasan Kapudanın Takrîr-i Garîbidir Elli senesi hılâlinde Bahr-i Sefid'e me’mûr olan Donanma-yı Hümâyûn ile Akkirman’a vusûlümüzde, Hotin tarafından vürûd iden Murtazâ Ağa’yı, iki nefer hidmetkârı ile celâdetlü Kirman Hânı cânibine îsâle bu kulları me’mûr olmakdan nâşî, rûz-ı Kasım’a on dört gün |
Donanma-yı Hümâyûn Kancabaşları Kapudanlarından Hasan Kapudanın Takrîr-i Garîbidir Elli senesi hılâlinde Bahr-i Siyah'a me’mûr olan Donanma-yı Hümâyûn ile Akkirman’a vusûlümüzde, Hotin tarafından vürûd iden Murtazâ Ağa’yı, iki nefer hidmetkârı ile celâdetlü Kırım Hânı cânibine îsâle bu kulları me’mûr olmakdan nâşî, rûz-ı Kasım’a otuz dört gün
7.Soru
''Bu esnâda telâtum-ı emvâc sefînemizi dahi taşra ihrâc itmekle anbarı keşf
olundukda'' cümlesinin günümüz Türkçesi ile ifadesi nasıl olmalıdır?
''Bu sırada şiddetli rüzgar gemimizi dahi kıyıya atmakla, anbarını karıştırdığımızda...'' |
''Bu sırada yüksek dalgalar gemimizi açığa çekmekle, anbarını karıştırdığımızda...'' |
''Bu sırada yüksek dalgalar gemimizi dahi kıyıya atmakla, anbarını karıştırdığımızda...'' |
''Bu sırada yüksek dalgalar gemimizi dahi kıyıya atmakla, anbarından çıktığımızda...'' |
''Bu sırada şiddetli rüzgar gemimizi dahi kıyıya atmakla, anbarını boşalttığımızda...'' |
Cümlenin günümüz Türkçesi ile ifadesi, ''Bu sırada yüksek dalgalar gemimizi dahi kıyıya atmakla, anbarını karıştırdığımızda...'' şeklinde olmalıdır.
8.Soru
"Atebe-i aliyye" terimi Osmanlı dönemi Türkçesinde hangi anlamda kullanılmıştır?
Padişahın yakın hizmetkârı |
Yeniçeri Ocağı ağası |
Şeriyye mahkemesi naibi |
Bâb-ı âlî kâtibleri |
Padişahın bulunduğu yer |
"Atebe-i aliyye" terimi Osmanlı dönemi Türkçesinde "Padişahın bulunduğu yer" için kullanılmıştır.
9.Soru
Metinde altı çizilerek işaretlenen kelimenin anlamı nedir?
Yazın en sıcak dönemi |
Baharın başlaması, Nevrûz |
Fetih için sefere çıkma zamanı |
Gün dönümünden sonraki şiddetli soğuklar |
Padişah’ın tahta çıktığı dönem |
Metinde altı çizilen "Zemherî" kelimesi "Gün dönümünden sonraki şiddetli soğuklar (22 Aralık-31 Ocak Arası)" anlamındadır. Dolayısıyla D doğru seçenektir.
10.Soru
Seçenektekilerden hangisi Farsça isim tamlamasına bir örnektir?
niyâz ü recâ |
Hablü’l-metîn |
Akd-i peyvend-i ittifâk |
Bahr-i Siyâh |
Ale’t-tevâlî |
Farsça İsim Tamlaması Örnekleri:
Bahr-i Siyâh [Karadeniz]
Rûz-ı Kasım (Kasım günleri-ayı)
Sûr-ı İsrâfil
Müsâ‘ade-i rüzgâr
Derûn-ı sandal
Âhirü’l-emr
11.Soru
Aşağıdakilerden hangisi XVIII. yüzyılda kaleme alınmış bir Osmanlı tarihidir?
Subhî Tarihi |
Peçevi Tarihi |
Cevdet Tarihi |
Tarih-i Sultan Cem |
Künhü'l-Ahbar |
I. Mahmud dönemi (1730-1754) vak’anüvislerinden Subhî Mehmed Efendi’nin kaleme aldığı Subhî Tarihi’nden çok ilginç bir parçadır.
12.Soru
Aşağıdakilerden hangisi "اجلال " kelimesinin okunuşu ve anlamıdır?
İclâl/Büyütme |
İhrâk/Yakma |
Etvâr/Tavırlar |
Cenâb/Taraf |
Eclâl/Atalar |
اجلال İclâl: Büyütme, ağırlama
13.Soru
Verilen metnin doğru okunuşu hangisidir?
Hanya’ya varup Sûde Hisârı’nı muhâsara üzre iken Mehmed Paşa vefât etdi yüz kırk pâre gemi |
Hanya’ya varup suda Hisârı muhâsara üzre iken Mehmed Paşa vefât etdi bozuk pâre gemi |
Hanya’ya varup Sûde-yi Hisârı muhâsara üzre iken Mehmed Paşa vefât etdi bozuk para gemi |
Hanya’ya varup Sûde-yi Hisâr-ı muhâsara üzre iken Mehmed Paşa vefât etdi yüz kırk pâre gemi |
Hanya’ya varup Sûde-Hisârı muhâsara üzre iken Mehmed Paşa vefât etdi yüz kırk para gemi |
Metnin doğru okunuş A seçeneğinde verildiği gibi "Hanya’ya varup Sûde Hisârı’nı muhâsara üzre iken Mehmed Paşa vefât etdi yüz kırk pâre gemi" şeklindedir.
14.Soru
"Receb’in ikinci günü Hanya hâricinde olan Cezâyir gemileri ve gayri üzerine küffâr gemileri gelüp anlara ve kal‘aya bî-hadd toplar atup beri tarafdan dahi iki sâ‘at kadar top cengi olundukdan sonra içlerinden beş kıt‘a âteş gemisi barut ve kumbara ile mâl-â-mâl..."
Yukarıda verilen metinde cem'-i mükesser yani düzensiz çoğul kuralına uygun olarak çoğul yapılan kelime aşağıdaki şıklardan hangisindedir?
Küffâr |
Bî-hadd |
Mâl-â-mâl |
Kal'a |
Hâric |
Metinde cem'-i mükesser yani düzensiz çoğul kuralına uygun olarak çoğul yapılan kelime "Küffâr" kelimesidir ve düşmanlar anlamında kullanılmıştır.
15.Soru
Eski harflerle verilen cümlenin yeni harflere çevirisi aşağıdaki şıklardan hangisinde doğru yapılmıştır?
Kırım Hânı cânibine îsâle bu kulları me’mûr olmakdan nâşî... |
Kırım civarı cânibine îsâle bu kulları me’mûr olmakdan nâşî... |
Kırım halkı cânibine îsâle bu kulları me’mûr olmakdan nâşî... |
Kırım halkı tarafına îsâle bu kulları me’mûr olmakdan nâşî... |
Kırım Hânı cânibine visale bu kulları me’mûr olmakdan nâşî... |
Eski harflerle verilen cümlenin doğru okunuşu: "Kırım Hânı cânibine îsâle bu kulları me’mûr olmakdan nâşî..." şeklinde olacaktır.
16.Soru
Aşağıdakilerden hangisi tefa‘‘ul bâbı ism-i fâ‘ilidir?
Müte‘ayyin |
Dâhil |
Müşkil |
Mültefit |
Müşerref |
Tefa‘‘ul bâbı ism-i fâ‘il: Müte‘ayyin
17.Soru
Mübârek, kutlu, padişahlara ait anlamında kullanılan Osmanlıca kelime aşağıdakilerden hangisidir?
Ecdâd-ı izâm |
Atebe-i aliyye |
Enderûn |
Hümâyûn |
Erkân-ı devlet |
Ecdâd-ı izâm : Ulu atalar. Atebe-i aliyye: Padişahın bulunduğu yer, İstanbul. Enderûn : Osmanlılarda idari ve askeri kadronun yetiştirilmesi için oluşturulan saray eğitim kurumu. Hümâyûn : Mübârek, kutlu, padişahlara ait. Erkân-ı devlet: Devlet adamları.
18.Soru
"Velhâsıl, kangı devlet olur ise olsun, bir tavrdan tavr-ı âhara nakl idegeldiği cihetle her devrde bir tavr-ı mahsûsda bulunur." Cümlesinin günümüz Türkçesine çevirisi nasıl olmalıdır?
Kısacası, hangi şahıs olursa olsun, bir tavırdan başka bir tavra döndüğü cihetle her devirde bir özel halde bulunur. |
Sözün kısası, bazı devlet mekanizmaları, bir tavırdan başka bir tavra döndüğü cihetle her devirde bir özel halde bulunur. |
Sözün kısası, hangi devlet olursa olsun, bir tavırdan başka bir tavra döndüğü cihetle her devirde bir özel halde bulunur. |
Özellikle, hangi insan olursa olsun, bir tavırdan başka bir tavra döndüğü durumda her devirde bir özel halde bulunur. |
Özetle, hangi devlet olursa olsun, bir yerden başka bir yere göç ettiği vakit her devirde bir ilerleme kaydeder. |
"Velhâsıl, kangı devlet olur ise olsun, bir tavrdan tavr-ı âhara nakl idegeldiği cihetle her devrde bir tavr-ı mahsûsda bulunur." Cümlesinin günümüz Türkçesine çevirisi: "Sözün kısası, hangi devlet olursa olsun, bir tavırdan başka bir tavra döndüğü cihetle her devirde bir özel halde bulunur." şeklinde olmalıdır.
19.Soru
Aşağıdakilerden hangisinde "ednâ" kelimesinin anlamı doğru olarak verilmiştir?
En üst |
Orta |
En alçak |
En üstün |
Ortalama |
Ednâ: En alt derece, en alçak.
20.Soru
“Rumili Kadıaskeri Kemaleddin Efendi fetvâ virmekle cenâb-ı şehriyârî kendi birâderleri iken ol şehzâde-i bî-günâha … .... itmeyüp nâ-hakk yere şehîd itmekle gaddarBoş bırakılan yere hangi kelime gelmelidir?
izale
|
cefa
|
rahm
|
iltica
|
deva
|
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ