Vietnam’ın kuzeyi, havanın daha soğuk olması nedeniyle üretimin azalması ve taze baharatlara ulaşılmasını güçleştirdiği için daha az baharatlı bir yapıya sahip; hafif ve dengeli bir yapıya sahip mutfak özelliklerini taşır. Bir yandan ise Vietnam’ın önemli yemekleri olan, ‘bún riêu’, ‘bánh cun’, ‘heop’ kuzeyden çıkıp göçlerle Orta ve Güney Vietnam’a taşınmıştır (http://www.timeoutistanbul.com).

Nem Vietnam mutfağına ait bir yemektir. Doğru cevap A'dır.

Çin mutfağında beş temel tat vardır. Bunlar: Tatlı (şeker, bal, meyve, reçel vb.), ekşi (sirke, erik sosu, domates sosu vb.), buruk (badem, portakal kabuğu, nane vb.), acı (kırmızı biber, kırmızı biber sosu, karabiber, zencefil, hardal vb.) ve tuzludur (tuz, soya sosu, soya fasulyesi ezmesi vb.).

Ülkedeki Hindular ise Diwaii yada Işık Festivali’ni kutlamaktadır. Bu önemli günde Hindular küçük bir porsiyon fasulye yada mercimekli kuzu, tavuk eti yada balık yemektedir. Festival yemekleri 15 farklı baharat içermekte ve ekmek eşliğinde sunulmaktadır.

Japonya’da yemek Haşi adı verilen yemek çubukları ile yenilir.

Çin mutfağında beş temel tat vardır. Bunlar: Tatlı (şeker, bal, meyve, reçel vb.), ekşi (sirke, erik sosu, domates sosu vb.), buruk (badem, portakal kabuğu, nane vb.), acı (kır- mızı biber, kırmızı biber sosu, karabiber, zencefil, hardal vb.) ve tuzludur (tuz, soya sosu, soya fasulyesi ezmesi vb.)

Kırgız mutfağında yoğurda su eklenmesiyle elde edilen ayrana Çalap adı verilmektedir. Doğru yanıt D'dir.

Domuz eti Müslümanlara yasak olduğundan menülerinde yer almamaktadır.

Yemeğe başlamadan önce yenilecek olan bitki ya da hayvana, minnet ve teşekkürleri ifade etmek için “itadakimasu” denir. Doğru cevap B'dir.

Sovyet hakimiyeti altında Orta Asya toprakları üzerinde 5 ayrı cumhuriyet oluşturulmuştur. Türkmenistan, Özbekistan, Tacikistan, Kırgızistan ve Kazakistan olarak adlandırılan bu cumhuriyetlere verilen isimler başlıca Türk boylarının isimlerinden alınmıştır (Güneş, 2011:17). Doğru cevap C'dir.

Kore mutfağının özü tahıl ve sebzelerden oluşmaktadır, ancak et ürünlerinin de bu mutfakta eşit ölçüde önemli yeri bulunmaktadır.

Endonezya tarih boyunca konumu ve doğal kaynakları sayesinde en önemli ticaret merkezlerinden biri olmuştur. Bunun bir neticesi olarak Endonezya’nın yerel yemek pişirme teknikleri ve baharatları Hindistan, Ortadoğu, Çin, ve Avrupa’dan etkilenmiştir. İspanyol ve Portekizli tüccarlar Yeni Dünya ürünlerini Endonezya takımadalarına, daha sonra burada uzun yıllar boyunca koloni kuran Hollandalılardan bile önce getirmişlerdi. “Baharat Adası” diye de bilinen Maluku adası karanfil ve Hint cevizi gibi doğal baharatları Endonezya ve dünya mutfağıyla tanıştırmıştır. Endonezya yüzyıllar boyunca Avrupalı  güçler tarafından işgal edilen ve yemek alışkanlığı açısından Hindistan’a benzeyen bir ülkedir. Özellikle köri İngiliz sömürgeciliği süresince tüketilmiş bir baharattır (Morgan, 2006).

Ful Nabed hazırlanırken kuru bakla, sarımsak, kimyon, defne yaprağı, domates, maydanoz, taze nane yaprağı, soğan, zeytinyağı, toz kırmızı biber, havuç, sebze suyu, limon suyu ve taze karabiber kullanılmaktadır. Doğru yanıt E'dir.

Sömürgecilerin mirasının, günümüz Afrika mutfağı için büyük bir katkı sağladığı açıktır. Örneğin; pirinç Senegal mutfağının vazgeçilmez bir parçasıdır. Yaklaşık 1870’den 1930’lu yıllara kadar Fransızlar Senegal’deki tarım arazilerinin yarısından fazlasını yerfıstığı yetiştirmeye tahsis etmiştir. Bu sırada Hindistan ve Çin’de de yine Fransızlar pirinç üretimine başlamış ve Bağımsız Senegal Hükümeti’ne pirinç ithalatı nedeniyle yüklü faturalar çıkarmıştır. Her ne kadar Senegal’de darı ve sorgum gibi yerli tahıl üretimi arttırılmaya çalışılsa da pirincin yerli tahıllara göre daha kolay pişmesi sebebiyle pirinç ülkede temel gıda ürünlerinden biri haline gelmiştir. Doğru cevap D'dir.

Hindistan’da üç çeşit yerel tıp ekolü binlerce yıldan beri uygulanmaktadır. Bunlar Ayurveda, Yunani ve Siddha tıbbi ekolleridir. Ayurveda’nın kökeni binlerce yıl öncesine giden İndus vadisi medeniyetine dayanmakla birlikte temel olarak 2. ve 3. yy’larda kaleme alınan dahiliye kitabı Çaraka Samhita’ya ve cerrahi kitabı Suşruta Samhita’ya dayanır. Yunani tıbbı ise Hipokrates ve Galen’e kadar uzanan eski Yunan tıbbını temel alarak Orta Çağ İslam dünyasında yeniden yorumlanmış halidir. Siddha tıbbı ise Güney Hindistanın otokton tıp ekolüdür. Bu üç tıp ekolü de halen icra edilmekte olup sıradan halk tarafından temel prensipleri geleneksel olarak bilinmekte ve aktarımsal olarak uygulanmaktadır. Mutfak ve yemek kültürünün de bu tıbbi prensiplerden etkilenmiş olduğu düşünülmektedir.

Kazak kültüründe misafire ikram edilen yemek türlerinden ve misafire sunulan tabak tiplerinden verilen ziyafetin kaçıncı sınıf bir davet olduğu anlaşılır. Bunun yanında misafirin önüne konan tabak çeşidinden de bu misafirin önemi ve statüsü bilinir. Bu nedenle misafirin önüne konan tabak türü ve pişirilen yemek, ev sahibi için ne kadar önem taşıyorsa konuk için de o kadar önem taşır.

Mandu, mantıya benzeyen bir yemektir ancak mantıdan çok büyüktür. Hazırlandıktan sonra ya buharda pişirilerek ya da yağda kızartılarak servis edilen bir yemektir. Doğru cevap E seçeneğidir.