FİNANSAL EKONOMİ Dersi FİNANSAL ARAÇLAR soru cevapları:
Toplam 34 Soru & Cevap#1
SORU:
Para ve sermaye piyasalarını kısaca karşılaştırınız.
CEVAP:
Finansal piyasalar altında para ve sermaye piyasası olmak üzere iki alt piyasa bulunmaktadır. Bunlardan kısa vadeli fon arz ve talebinin karşılaştığı piyasa “para piyasası” denir. Bu piyasada vade 1 yılı aşmamaktadır. Orta ve uzun vadeli fonlardan oluşan piyasa ise, “sermaye piyasası” dır. Bu piyasada vade 1 yıldan uzundur. Anlaşılacağı üzere iki piyasa arasındaki temel fark, vade sürelerindeki farklılıktan kaynaklanmaktadır.
#2
SORU:
Finansal araç ya da finansal varlık nedir?
CEVAP:
Finansal sistem içinde fon arz edenler, kendi yatırım politikalarını ve elde etmeyi umdukları gelire bağlı olarak ellerindeki fon fazlasını fon ihtiyacı olan yatımcılara belli bir bedel karşılığında kullandırırlar. Fon arz edenler fon talebinde bulunanlara devrettikleri fonların karşılığında, bu alış-veriş sonucu doğan ortaklık hakkı ya da alacağı temsil eden bir belge alırlar. Aldıkları bu belgeye “Finansal Araç” ya da “Finansal varlık” denir. Finansal araçların iki temel fonksiyonu vardır. ‹lki fon fazlası olan birimlerden fon ihtiyacı olan birimlere kaynak transfer etmesidir. Diğeri ise, transfer işleminde finansal araçların taşıdığı kaçınılmaz riskleri fon fazlası ve fon ihtiyacı olan birimler arasında paylaştırmasıdır.
#3
SORU:
Finansal araçların özelliklerini sıralayarak açıklayınız.
CEVAP:
Finansal araçların özellikleri onların yayınlayıcısı kişi veya kurumun kimliği, vadesi, içerdiği hak ve teminat gibi farklı ölçütlere göre değerlendirilebilmelerine imkân tanır. Bu bağlamda finansal araçların özellikleri, aşağıdaki gibi açıklanmıştır.
Vade; vade süre anlamında kullanılmaktadır. Bir finansal aracın vadesi, ihraç edildiği tarih ile yayınlayıcısı tarafından geri ödenecek olduğu tarihe kadar ya da tasarruf sahibinin o finansal aracı nakde çevirme talebinde bulunacağı tarih arasında geçen süredir. Alacağı temsil eden bono, mevduat cüzdanı veya tahvil gibi finansal araçların geri ödeme tarihleri üzerinde yazılıdır. Ancak, bazı finansal araçlar için bundan söz edilemez. Hisse senedi, kâr ve zarar ortaklığı gibi belgelerde vade, alım-satım tarihleri arasında geçen süredir. Örneğin, vadesiz mevduatlar her
ne zaman istenirse nakde çevrilebilirken, ödeme tarihi 01.01.2012 yazılı bir bononun 25.11.2011 tarihi itibariyle vadesi 36 gündür.
Paraya Dönüştürülebilirlik; Bu aslında likidite kavramına denk gelmektedir. Likitide finansal araçlara olan talebi belirleme açısından olukça önemlidir. Finansal araçların kolaylıkla paraya dönüştürülebilmesi yani likiditesinin yüksek olması tasarruf sahiplerinin ihtiyaç duyduğu ya da istediği anda elindeki finansal aracı nakde dönüştürebilmesi açısından olumlu bir özelliktir. Buna bankalarda açılan çek hesapları örnek verilebilir.
Finansal Aracın Taşıdığı Hak; Finansal aracın sahibine menfaati olarak da algılanabilir. Bu bağlamda bazı finansal araçlar, yatırımcıya şirketin ortağı olma
hakkı verdiğinden şirketin yönetiminde ve denetiminde söz sahibi olunabilinir. Ortağı olduğu şirketin faaliyet sonuçlarına kâr ya da zarar şeklinde katılabilir. Bu özelliğe sahip finansal araca örnek olarak hisse senedini gösterebiliriz. Bono, tahvil gibi araçlar da alacaklılık hakkı verirler. Bunun anlamı çoğunlukla önceden belirlenen oranda faiz geliri almaktır. Eğer yatırımcının elinde intifa senetleri varsa ortak olamaz, alacaklılık hakkı yoktur ancak, şirket yönetimine katılabilir ya da kârdan pay alma hakkı olabilir.
Bölünebilirlik; Yatırımcının elinde bulundurduğu finansal aracın en az hangi miktarda paraya dönüştürülebileceğini ifade eder. Yatırımcı için önemli olan elindeki finansal aracın ne kadar fazla bölünebildiğidir. Ancak yayınlayıcı açısından bu özellik olumsuz olarak değerlendirilir. Eğer bir bankada mevduat hesabı açtırmış iseniz miktar T1’ye kadar bölünebilir. Buna karşın devlet tahvilleri daha yüksek miktarlarda ihraç edilebilmektedir.
Finansal Aracın Teminatı; Finansal aracın kalite göstergesi o araca bağlı teminattır. Finansal araçların tamamı için ana teminat olarak fon kullanan ekonomik birimin gelir yaratma kapasitesi gösterilebilir. Alacaklılık hakkı veren finansal araçlarda teminat, aracı ihraç eden firmanın varlıkları ile geliridir. Risk derecesi finansal aracın vadesine ve finansal aracı yayınlayan şirketin finansal gücüne bağlı olarak değiştiğinden, riskten korunmak isteyen finansal yatırımcılar kısa vadeli ve gelir yaratma kapasitesi yüksek, sermaye yapısı güçlü şirketlerin yayınladıkları finansal araçları almayı tercih edeceklerdir.
Getiri; Belli bir zaman diliminde yatırım yapılan araçtan beklenen nakit girişleri ile ölçülür. Değişik risk profilindeki yatırımcı açısından temel değerlendirme unsuru finansal aracın ne kadar getirisinin olacağıdır. Tahvil için faiz, hisse senetleri için temettü ya da hamilin, hisse senedi veya tahvili satması durumunda, sermaye kazancının/kaybının ne olacağı, bu yatırımın elde bulundurulduğu zaman
açısından finansal aracın getirisini belirleyecektir.
Pazarlanabilme Kabiliyeti; Bu özellik bir finansal araç satın alındıktan sonra geri ödeme tarihinden önce örneğin, BIST’da satılıp nakde çevrilirken alış-satış maliyeti arasındaki marja bağlıdır. Düşük pazarlama maliyeti, bu finansal aracın pazarlanabilme kabiliyetinin hayli fazla olduğunun göstergesidir. Bir vadeli mevduat sahibi bankadaki hesabını vadesi dolmadan kapatmak isterse kaybedeceği faiz pazarlanabilme kabiliyetinin maliyetini artıracaktır. Oysaki vadesiz mevduat hesabını kapatarak, parayı geri almanın maliyeti sıfırdır.
#4
SORU:
Para piyasası araçlarından hazine bonosunu kısaca açıklayınız.
CEVAP:
Hazine bonosu, devlet garantisinde çıkarılan, likit ve sabit getirili iç borçlanma senetleridir. Ancak, hazine bonosu nedir sorusunun geniş kapsamlı bir tanımını vermemiz gerekirse; Türkiye Cumhuriyeti hazinesi tarafından çıkartılan, TCMB’nin satışına aracılık yaptığı 3, 6, 9 ay gibi 1 yıldan kısa vadeli, döviz ya da Türk Lirası cinsinden iç borçlanma senetleri şeklindeki bir tanımlama doğru olacaktır. Günümüzde bu kâğıtlar güvencesi en yüksek kâğıtlardır. Bunun nedeni devletin belirli bir vade sonunda belli bir bedelin ödenmesini taahhüt etmesidir. Hazine bonolarının dönemsel faiz ödemeleri olmadığı için kupürlü ihraç edilmezler. Bunların faiz ödemeleri nominal değer üzerinden iskonto edilerek fiyata yansıtılır. İskontolu
olarak satılan bonolarda hazine bonosu üzerinden yatırım yapan yatırımcının vade sonunda alacağı tutar nominal değerdir. Türkiye’de hazine bonoları iskonto esasına göre ihale yöntemi ile satışa sunulmaktadır. Satışlar fiziki teslim veya emanet makbuzu ile yapılır. Vade sonunda hazine bonosunun üzerinde yazan nominal değer ödemede esastır.
#5
SORU:
Bankaların hazine bonosu tercih etme nedenlerini sıralayınız.
CEVAP:
Bankaların hazine bonosunu tercih etme nedenleri:
- Faiz oranlarının göreli olarak yüksek olması,
- İkincil piyasalarının canlı olması, bu varlığın vade sonunu beklemeden nakde çevrilebilmesi ve nakde çevrileceği tarihteki piyasa koşullarına bağlı olarak getirinin değişebilmesi,
- İhalelerde güvence olarak kullanılması,
- Geri ödenmeme riskinin sıfıra yakın olması,
- Açık piyasa işlemlerine konu olması, şeklinde sıralanabilir.
#6
SORU:
Hazine bonosunun likiditesini tartışınız.
CEVAP:
Hazine bonoları, para piyasası araçları içinde en fazla el değiştiren kıymetli kağıtlar olduklarından en likit olanıdırlar. Hazine bonoları devlet taahhüdü ile çıkarıldıklarından ödenmeme riski yok denecek kadar azdır. Ancak yinede, hazine bonoları için bile küçük bir riskten bahsedebiliriz ki, bu temerrüt riskidir. Temerrüt riski hazinenin borçlarını ödeyememesi durumudur. Bu durum, borçların konsolidasyonu ya da ertelenmesidir.
#7
SORU:
Hazine bonosunu yatırımcı için farklı kılan nelerdir?
CEVAP:
Hazine bonosunu diğer para piyasası araçlarından farklı kılan ve yatırımcının neden hazine bonosu alması gerektiğine yardımcı olabilecek özelliklerinden söz
edebiliriz. Bu özellikler; en likit para piyasası aracı olması, temerrüt riskinin yok denecek kadar az olması, vergiden muaf bulunması, minimum değerlerinin diğer araçlara göre daha düşük olmasıdır
#8
SORU:
Para piyasası araçlarından mevduat sertifikasını kısaca açıklayınız.
CEVAP:
Mevduat sertifikaları, bankalara yatırılan vadeli mevduatlar karşılığında mevduat sahibine, yatırdığı para miktarını ve vadesini göstermek üzere verilen belgelerdir.
Mevduat sertifikası işlemlerinde banka belli bir vade (genellikle bir yıl ve altında) ve faiz karşılığında almış olduğu mevduatı, yani tasarruf sahibine olan borcunu, hamiline yazılı bir sertifika ile belgeler. Bu yönüyle mevduat sertifikası, banka tarafından mevduat sahibine satılan bir borç senedidir. Aynı zamanda ikincil piyasası olan ve bu anlamda ihtiyaç duyulması halinde paraya çevrilmesi kolay olan, likiditesi yüksek olan finansal araçlardandır. İlgili banka belli bir vade (bir yıl ya da daha kısa vadeli) veya faiz karşılığında aldığı borcu, hamiline yazılı bir sertifika ile belgelendirmektedir. Bu yüzden pazarlanabilme özelliği vardır. Hazine bonosu gibi likiditesi yüksek bir araçtır.
#9
SORU:
Ciro edilebilen ve ciro edilemeyen mevduat sertifikalarını açıklayınız.
CEVAP:
Mevduat sertifikaları ciro edilebilen ve ciro edilemeyen olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.
Ciro Edilebilen Mevduat Sertifikaları: Mevduat sertifikasının ciro edilebilmesi, hamilinin vadesinden önce nakde ihtiyaç duyması halinde, ikincil piyasada senedi iskonto ettirebilmesi anlamına gelir. Gerektiğinde hesap sahibi vadesini beklemeden mevduat sertifikasını devredip parasını geri alabilmektedir. Bu şekilde vadeli mevduatın sağladığı faiz getirisinden yararlanabilmekte aynı zamanda da vadesiz mevduatın sağladığı fonları kolayca bir başkasına transfer edebilme avantajına sahip olabilmektedir. Bu bağlamda mevduat sertifikaları, kolayca paraya dönüştürülebildiğinden ellerinde fon fazlası olan yatırımcılar için cazip bir para piyasası aracı haline gelmektedir.
Ciro Edilemeyen Mevduat Sertifikaları: Bu finansal araç için tüketici mevduat sertifikaları da denilebilmektedir. Bu tür sertifikalar ciro edilebilenler ile kıyaslandığında daha uzun bir geçmişe sahiptirler. Bu tür sertifikalarda kendi içinde ikiye ayrılmaktadır. Bunlar; sabit vadeli mevduat sertifikaları ve gelişme sertifika hesabıdır.
Sabit vadeli mevduat sertifikalarında önceden tespit edilen vadenin bitiminde, mevduat çekilmese bile faiz yürütme işlemi sona ermektedir. Bu sertifikaları genellikle özel kişiler, kâr amacı olmayan kuruluşlar, ticari özelliği bulunan kişiler ve kuruluşlar satın alabilir
#10
SORU:
Para piyasası araçlarından finansman bonosunu açıklayınız.
CEVAP:
Finansman bonosu, güçlü ve piyasadaki kredibilitesi yüksek firmaların teminatsız olarak çıkardıkları kısa vadeli borçlanma senedidir. Para piyasası aracı olarak gelişmiş finansal piyasaları olan ülkelerde, “commercial paper” olarak isimlendirilen ve vadelerinin kısalığı nedeniyle para piyasası aracı olarak kabul edilen finansman bonoları, uzun yıllardan beri başarı ile uygulanmaktadır. Bu borç senetlerini; anonim ortaklıklar, mevzuata göre özelleştirme kapsamına alınanlar dahil kamu iktisadi teşebbüsleri, mahalli idareler ile bu idareler ile ilgili özel mevzuat gereği faaliyette bulunan kuruluş, idare ve işletmeler çıkarabilir. Finansman bonoları genellikle firmalara, sigorta şirketlerine, emekli sandıklarına, para piyasasının yatırım ortaklıklarına ve bankalara satılır.
Finansman bonoları ikincil piyasalarda işlem görür ve bir firmanın finansman bonosunu elinde bulunduran başka bir firma, nakde ihtiyaç duyduğunda birkaç saat içerisinde iterse bunu satabilir. Bu nedenle finansman bonoları oldukça likittir.
Finansman bonoları, SPK kaydına alınmak şartıyla ihraç edilerek satılan, emre ve hamiline yazılı menkul kıymet niteliğinde kıymetli evraktır. Vadeleri 60 günden
az 720 günden çok olmamak üzere ihraççı tarafından belirlenir. iskontolu olarak ihraç edilir. Vadenin başlangıç tarihi finansman bonolarının satışa sunulduğu ilk
gündür. Finansman bonoları vadenin 1/4 ünü geçmeyecek satış süresi içinde her gün, iskonto esasına göre hesaplanan değer üzerinden satılır. Finansman bonosunun nominal değeri, anapara ve faizi içerir. Finansman bonosunun faizleri arz ve talep koşullarına göre dalgalanma gösterir ve piyasada belirlenir. Koşullar değiştikçe günlük olarak değişir.
#11
SORU:
Finansman bonosunun ihraç şartları nelerdir?
CEVAP:
Finansman bonosunun ihraç şartları da SPK’ nın 31.07.1992 tarihli Seri:III, No:13 tebliği ile belirlenmiştir. Buna göre;
- Halka açık anonim ortaklıkların ihraç edebilecekleri azami finansman bonosu tutarı, SPKurul’un ilgili tebliğ hükümlerine göre hazırlanmış ve genel kurulca onaylanmış son yıllık bilançoda görülen çıkarılmış veya ödenmiş sermaye ve yedek akçeler ile, yeniden değerleme değer artış fonunun toplamından, varsa toplam zararların düşülmesinden sonra kalan miktarı geçemez.
- Halka açık olmayan anonim ortaklıkların ihraç edebilecekleri azami finansman bonosu tutarı hesaplanırken yedek akçeler dikkate alınmaz.
#12
SORU:
Para piyasası araçlarından repoyu açıklayınız.
CEVAP:
Repo, geçici bir süre fona ihtiyaç duyan kurumların (genellikle bankalar) kurumsal veya bireysel yatırımcıya sabit getirili menkul kıymeti (hazine bonosu, devlet
tahvili vb.) satması ve bu menkul kıymeti gelecekte belli bir tarihte belli bir faiz oranı üzerinden tekrar satın alma taahhüdünü vermesidir. Kısaca repo, bir menkul kıymetin belirli bir vade sonunda geri alınmak şartıyla satılması işlemidir. Borçlar Kanun’una göre repo, kabaca bir satış anlaşması, Bankalar Kanununa göre mevduat ve fon toplama türü, tasarruf sahipleri açısından kısa vadeli bir yatırımdır. Repo işleminde esas itibariyle iki taraftan söz edebiliriz. Bunlardan birincisi menkul kıymeti elinde tutan ve fon ihtiyacı olan taraf, diğeri ise, fon fazlası olan ve menkul kıymeti ödünç karşılığı alan taraftır. Repo işlemleri SPK’dan yetki belgesi almış banka ve aracı kurumlar tarafından gerçekleştirilir (Ülkemizde Bankalar ile bankalar, Bankalar ile aracı kurumlar, Bankalar ile TCMB veya Bankalar ve aracı kurumlarla diğer gerçek ve tüzel kişiler arasında repo işlemleri gerçekleştirilir.).
Repo işlemlerinde vade, menkul kıymetin itfa tarihini aşmamak şartıyla serbestçe belirlenir. Vade sonu işgünü olmalıdır. Hatta günümüzde günlük ya da gecelik
(overnight/ON) olarak bile uygulanabilmektedir. Repo faiz oranı taraşar arasında belirlenir. Repoya konu olan menkul kıymetler borç veren açısından güvence
oluşturur. Teminat vasfı taşıyan bu menkul kıymetler kısa vadeli olabileceği gibi uzun vadeli de olabilir. Ancak genellikle işlem gören menkul kıymetler hazine bonosu, devlet tahvili gibi kalitesi yüksek, riski çok düşük kâğıtlardır. Repo bir menkul kıymete dayandığı için mevduat olarak kabul görmez ve mevduat sigortası
kapsamına da alınmaz. Bu nedenle, repo yaparak fon temin etmek mevduat kabulü ile fon toplamaktan daha ucuz olmaktadır.
#13
SORU:
Repo işlemlerinde kullanılan değerler genellikle hangileridir?
CEVAP:
Repo işlemlerinde kullanılan değerler daha çok sabit getirili menkul kıymetlerdir. Bu menkul kıymetler:
- Devlet tahvilleri,
- Hazine bonoları,
- Banka bonoları ve banka garantili bonolar,
- Kamu Ortaklığı İdaresi, Toplu Konut İdaresi’nce ihraç edilen borçlanma senetleri ve mahalli idareler ve bunlarla ilgili idare, işletme ve kuruluşların kanun uyarınca ihraç ettikleri borçlanma senetleri,
- Varlığa dayalı menkul kıymetler dahil olmak üzere menkul kıymetler borsaları veya teşkilatlanmış diğer piyasalarda işlem gören veya borsada tescil
edilmiş olan borçlanma senetleri, - Dövize endeksli olarak çıkarılan hazine bonoları ve devlet tahvilleri,
- Eurobond gibi yabancı tahviller, olarak sıralanmaktadır.
#14
SORU:
Gecelik, fiktif, sürekli ve açık repoları tanımlayınız.
CEVAP:
Gecelik Repo: Gecelik işlemlerin yapılabildiği ülkelerde yaygın olarak kullanılan bir yöntemdir. Gecelik repo işlemlerinde vade 1 gündür. Aksi kararlaştırılmadıkça valör aynı gündür ve nihai takas ertesi gün gerçekleştirilir. Repo piyasasında en fazla ciroya sahip kalem gecelik repodur.
Fiktif (karşılıksız) Repo: Bu işlemde iki durum söz konusudur;
Repo işlemine konu olan finansal araç, kıymeti satan tarafın portföyünde mevcut olmamasına rağmen işlem gerçekleştirilir. Bu durumda el değiştiren menkul kıymet değil, sadece menkul kıymeti temsil eden makbuz ya da dekont olmaktadır.
Aynı tutar ve tanımdaki menkul kıymet, birden fazla gerçek veya tüzel kişiye birden fazla işlem yapılarak satılmakta ve böylece açığa satış durumu ortaya çıkmaktadır. Bu durumda işlemlerin bir tanesi gerçek kalanlar ise hayali olarak gerçekleştirilmektedir.
Bir ekonomide fiktif reponun çok fazla yapılıyor olması, bir takım sakıncaları barındırmaktadır. Bu bağlamda örneğin karşılıksız para basmanın ortaya çıkardığı
olumsuz sonuçlara neden olabilmektedir.
Sürekli Repolar: Sözleşmede belirtilen vade sona erdiğinde repo vadesi otomatik olarak yenilenir. Özellikle gecelik repolarda sıklıkla karşılaşılan bu durum da herhangi bir tarafın ihbarı söz konusu değildir.
Açık Repo: Vadesi belirlenmemiş repolardır.
#15
SORU:
Para piyasası araçlarından ticari senetleri açıklayınız.
CEVAP:
Ticari senetler kıymetli evrakın tüm özelliklerini taşır ve en yaygın kullanılan kıymetli evrak türüdür. Çek, bono ve poliçe gibi ticari senetler Türk Ticaret Kanun’unda belirtilen hükümlere tabidir. Ticari senetleri diğer kıymetli evraklardan ayıran bazı özellikleri bulunmaktadır. Bunlar;
- Dolaşım yeteneğinin olması,
- Üzerinde imzası olan kişiler için zincirleme sorumluluk bulunması,
- Üzerinde bulunan her imza ya da bildirim için, bir borçlanmayı ifade etmesi,
- İcra iflas yasasındaki özel izleme yöntemlerine tabi olması
- Çek hariç, poliçe ve bononun damga vergisine tabi olması, gibi özelliklerdir.
#16
SORU:
Poliçe nedir? Açıklayınız.
CEVAP:
Poliçe, belirli bir kişi emrine, diğer bir kişiye verilen ödeme yetkisini kapsayan bir senettir. Üç taraşı bir ilişki mevcuttur. Poliçede; senedi düzenleyen keşideci, bir başka kişiye (muhatap), poliçede ismi belirtilen kişiye (lehdar) belli bir miktarı belirtilen vadede ödenmesi talimatını verir. Burada keşideci, bir kişiye borçlu iken, bir diğerinden alacaklı durumdadır. Keşideci alacaklıya hitaben düzenlediği senedi borçlu olduğu kişiye teslim eder. Borçlu olan senedi kabul ederse keşideci devreden çıkar. Borçlu isterse borcunu alacaklıya ya da keşideciye
ödeyebilir. Muhatap, önceden poliçe ilişkisinin dışında bulunmasına rağmen senedin ibrazı ve senedi kabul ettiğini belirten “kabul edilmiştir” notunu yazarak imzayı atması durumunda senedin asıl borçlusu durumuna gelmektedir.
#17
SORU:
Çek nedir? Açıklayınız.
CEVAP:
Çek, nakit kullanmak istenmediğinde sağladığı kolaylıklar ve avantajları nedeniyle alım-satım işlemlerinde nakit yerine kullanılan ödeme emridir. Diğer ödeme
araçlarından farklı olarak vadesi yoktur. Çek görüldüğünde ödenir. Çeki bankaya ibraz etmek tahsil edebilmek için yeterlidir. Çekin resmi tanımı, “bir bankaya hitaben yazılmış ve TTK da belirtilen hükümlere göre düzenlenmiş ödeme emri niteliğinde olan kıymetli evraktır.” şeklinde verilebilir. Çek tıpkı poliçede olduğu gibi üçlü bir ilişkiyi düzenlemektedir. Ancak poliçeden farkı olan yanı ise, provizyon aranmasıdır. Provizyon ise, çekin karşılığı tutarın, keşidecinin hesabının bulunduğu banka şubesinden sorgulanması işlemidir. Çek bir kredi aracı değildir. Her hangi bir faiz şartı konulmuşsa bu yok kabul edilir. Çek bankaya ibraz edildiğinde borçlunun hesabı bu miktarı ödemeye müsait ise banka başka bir şart aramaksızın çeki ödemelidir. Keşideciye çek amiri de denebilir. Çekte imza yerine mühür ya da parmak izi kabul edilemez. Çek düzenlenirken, zorunlu olan şekil şartlarına uyulması gereklidir. Ödenmesi istenen miktar rakam ve yazı ile dikkatli bir şekilde yazılmalıdır. ‹kisi arasında bir tutarsızlık varsa, yazı ile yazılan tutar ödenecektir. Uygulamada çekler hamiline ya da nama düzenlenebilir. Hamiline yazılı çeklerde ad ve soyada bakılmaz. Çeki elinde bulunduran kişi çek tutarını tahsil eder. Eğer çeki bir bankanın tahsil etmesi istenmiyorsa, ad ve soyad yazılmalıdır. Nama yazılı çeklerde mutlaka ad ve soyad belirtilir.
#18
SORU:
Çek kullanımının avantajları nelerdir?
CEVAP:
Çek uygulamada yaygın bir kullanıma sahiptir. Bunun nedeni ise çek kullanımın çeşitli avantajlar barındırmasıdır. Çek kullanımının yaygın olmasına neden olan avantajları aşağıdaki gibi sıralayabiliriz;
- Çek ödemeyi belgeleyen bir senet niteliğindedir.
- Çek birden fazla yerde olabilir ve kullanılabilir.
- Çek defteri sahibi parasını hesabında güven içinde tutarak, faiz gelirine sahip olurken, aynı zamanda çek sayesinde cebinde likit bir ödeme aracını da
bulundurabilmektedir. - Çek büyük miktarların taşınma zorluğunu ve sayma problemini de ortadan kaldırmaktadır.
#19
SORU:
Ticari senetlerden bonoyu açıklayınız.
CEVAP:
Keşidecinin lehdara hitaben düzenlediği, bir alacağın kendisi ya da bir başkasına önceden saptanan bir vadede kayıtsız şartsız ödeneceğini gösteren bir senettir. Bono için poliçe gibi bir ödeme ve kredi aracıdır diyebiliriz. Ancak bononun poliçeden farklı olarak, ödeme taahhüdünde bulunan esas borçlu (keşideci) ve ödeme yapılacak taraf yani alacaklı (lehdar) olmak üzere iki taraf bulunmaktadır. Poliçe ile bono arasında diğer bir fark ise, poliçeyi düzenleyen alacaklı, bonoyu düzenleyenin borçlu olmasıdır.
Bono iki şekilde tahsil edilebilir:
Vadesinde lehdar borçluya başvurarak tahsilatı gerçekleştirir ve senedi teslim eder.
veya
Lehdar vadeyi beklemeden senedi bir bankada iskonto ettirerek senet tutarını tahsil eder. Borcun vadesinde borçlu bu kez bankaya borcunu öder.
Senedin iskonto edilmesi halinde hem alacaklının ve hem de bankanın kazançlı olduğunu söyleyebiliriz. Alacaklı vadesinden önce parasını alır. Banka ise iskonto ettiği senet için komisyon ve masraf tahsil eder kalanını alacaklıya öder. Borçlu açısından bir değişiklik söz konusu değildir, vadesinde borcunu bu kez bankaya öder.
#20
SORU:
Sermaye piyasası araçlarından hisse senetlerini açıklayınız.
CEVAP:
Sermaye ihtiyacını karşılama aracı olan hisse senetleri ulusal ekonomide sermayenin dolaşımına önemli ölçüde katkıda bulunmaktadırlar. Hisse senetleri piyasası
en çok ilgi gören piyasadır. Hisse senetleri fiyatlarındaki değişimler, gelişmeler, günlük olarak televizyonlarda geniş bir kesime iletilmekte ve güncel konular arsında önemli bir yer tutmaktadır.
Literatürde esham, aksiyon veya pay senedi olarak da isimlendirilen hisse senedinin tanımını; anonim şirketlerin sermaye paylarını temsil eden kıymetli evrak
niteliğine sahip senetler, olarak yapabiliriz. Hisse senetleri sahiplerine ortaklık hakkı, yönetime katılma(oy) hakkı, kâr payı (temettü), rüçhan hakkı (yeni pay alma hakkı), bedelsiz pay alma hakkı, tasfiyeden pay alma hakkı ve bilgi edinme hakkı sağlamaktadır.
Hisse senedi sahipleri, taahhüt ettikleri hisselerin apellerini firmanın yönetim kurulu tarafından belirlenen tarihte ödemelidirler. Eğer apellerini belirtilen zamanda ödemeyenler varsa kendilerinden temerrüt faizi istenir. Bu durumdaki hisse sahipleri ortaklık haklarını kaybedebilir, cezai şartlara muhatap olabilir ve ilave olarak tazminat ödemek zorunda kalabilirler.
Hisse senetlerinin çıkarılması, borsada ya da borsa dışındaki dolaşımlarına ilişkin belirli kurallar Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından düzenlenmiştir ve denetimi de yine bu kurul tarafından gerçekleştirilir.
#21
SORU:
Hisse senedi ihraç eden anonim şirketleri kısaca tanımlayınız.
CEVAP:
Anonim fiirketler; Hisse senedi ihracında ilk sırayı bu kuruluşlar alır. Bu ortaklıkların kuruluşları iki şekilde gerçekleşir. Birincisi hisselerin tamamının kurucular tarafından taahhüt edildiği ani kuruluş ve ikincisi ise kurucuların hisselerin bir kısmını taahhüt edip kalanların halka açılarak sağlanması amaçlanan tedrici kuruluştur. Anonim şirket ne tür kurulursa kurulsun, taahhütlerin tamamı ödenmeden hisse senedi ihraç edemez. Hisse senetlerinde genellikle 25-30 yıllık bir süre için her yıla ait bir kupon bulunur. Kuponlar 1 den başlayarak numaralandırılır. Temettü ödemesi yapılmayan yıla ait kupon geçersizdir. Hisse senedi üzerindeki kuponlar biterse talon basılmalı ya da hisse senedi yenilenmelidir.
#22
SORU:
Hisse senetlerinin değer tanımlamaları nelerdir? Kısaca açıklayınız.
CEVAP:
Hisse senedinin getirisi ölçülürken kolaylık sağlaması açısından, hisse senetleri için değer tanımlarını ayrı ayrı ele almak faydalı olacaktır. Hisse senedi ile ilgili olarak
literatürde değişik değer tanımlamaları bulunmaktadır. Değer tanımlamalarının genel kabul görmüş olanları, bu çalışmada aşağıdaki başlıklar altında açıklanmıştır.
- Nominal değer (İtibari fiyat): Hisse senedinin üzerinde yazılı olan değere nominal ya da itibari değer denir.
- İhraç (Emisyon) değeri: Hisse senetlerinin çıkarılış (ihraç) aşamasında, birincil piyasada satışa sunulduğu fiyata ihraç ya da emisyon değeri (fiyatı) denir.
- Defter değeri (Muhasebe değeri): Bir işletmenin öz sermaye toplamının dolaşımda olan toplam hisse senedi sayısına bölünmesiyle bulunur. Burada öz sermaye ile; ödenmiş sermaye, ihtiyatlar toplamı, dağıtılmamış karlar, yeniden değerleme değer artış fonları ve diğer karşılıklar toplamı ifade edilmektedir.
- Tasfiye değeri (Likidasyon değeri, Net aktif değeri): fiirket varlıklarının belli bir süre içinde zorunlu satışı ile sağlanabilecek değerden, tüm borçlar ödendikten sonra kalan miktarın, hisse senedi sayısına bölünmesi sonucu bulunan değerdir.
- İşleyen teşebbüs değeri: ‹şletmelerin çalışır durumda bir bütün olarak, maddi varlığının üstünde bir değeri bulunmaktadır.
- Piyasa değeri: Şirket tarafından piyasaya sürülmüş (ihraç edilmiş) olan hisse senetlerinin, sermaye piyasasında yatırımcılar arasında alınıp satıldığı fiyat, o hisse
senedinin piyasa değeri olarak tanımlanır. - Gerçek değer: Hisse senedinin ait olduğu firmanın kârlılık durumu, varlıkları, dağıtılan kâr payı miktarı vb. değişkenlerin belirlediği değerdir.
#23
SORU:
Hisse senetlerinin ekonomik işlevleri nelerdir?
CEVAP:
Hisse senetleri, küçük tasarruf sahiplerinin ellerindeki tasarruflarını büyük firmalar içinde toplayarak hızlı bir kalkınmaya ortam hazırlayan sermaye birikimini sağlar.
Tasarruf sahiplerini ekonomik kararlarda az da olsa söz sahibi kılar ve bu şekilde demokrasinin iktisadi yanını tamamlar. Hisse senetleri, üretim araçlarının ve işletmelerin sahipliğini geniş halk topluluklarına dağıtarak ekonomik refahın tabana yayılmasını ve daha dengeli bir gelir dağılımını sağlar. Bir firma fon ihtiyacı olduğunda, bu ihtiyacını hisse senedi ihraç ederek karşılamanın dışında başvuracağı hangi yol olursa olsun, belli miktarda aracılık maliyetine katlanmak zorundadır. Oysaki hisse senedi, aracıyı ortadan kaldıran bir sermaye piyasası aracıdır.
#24
SORU:
Hisse senedi türlerini sıralayınız.
CEVAP: - Hamiline ve Nama Yazılı Hisse Senetleri
- Adi ve İmtiyazlı Hisse Senetleri
- Bedelli ve Bedelsiz Hisse Senetleri
- Primli ve Primsiz Hisse Senetleri
- Kurucu ve İntifa Hisse Senetleri
- Oydan Yoksun Hisse Senetleri (OYHS)
#25
SORU:
Hisse senedinin zayi olması ve zamanaşımını açıklayınız.
CEVAP:
Hisse senedinin zayii, doğal bir afet(deprem) veya bir insan fiili(çalınma, yırtılma) gibi elinde bulunduranın iradesi dışında kaybolması ya da elinde olsa bile yıpranması, bozulması gibi nedenler ile kullanılamaz hale gelmesidir. Zayi olduğu ispat edilen hisse senedi için mahkemeden iptal talebinde bulunulabilir. Mahkeme iptal
kararı verdiğinde hak ile senet arasındaki bağ kopar ve senedin sağladığı haklar senetsiz de talep edilebilir. Hisse senedinin bir mülkiyet senedi olması ve vade taşımaması nedeniyle zaman aşımından söz edilemez. Ancak, tasfiye bakiyesinden pay alma hakkı tasfiye tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımına, kâr payı hakkı ise 5 yıllık zamanaşımına tabidir.
#26
SORU:
Sermaye piyasası araçlarından tahvilleri açıklayınız.
CEVAP:
TTK’ya göre tahvilin tanımı,”anonim şirketlerin ödünç para bulmak için itibari kıymetleri eşit ve ibareleri aynı olmak üzere çıkardıkları borç senetleri” şeklindedir.
Tanımdan anlaşılacağı gibi tahvil çıkarma yetkisi sadece anonim şirketlere verilmiştir. Şahıs şirketleri ve gerçek kişiler tahvil çıkarmak suretiyle finansal piyasalardan fon temin edemezler. Ancak, anonim şirketlerden farklı olarak bazı kamu tüzel kişilerin özel yasalarla tahvil çıkarma hakları olabilmektedir. Bu bağlamda ülkemizde bazı Kamu İktisadi Teşebbüslerine anonim şirket olmasalar bile tahvil çıkarma yetkisi tanınmıştır.
Tahvil, yatırımcısına sabit getiri sağlayan uzun vadeli bir menkul değerdir. Tahvil, ihraç edene (satan) fon sağlarken, yatırımcıya anapara ve faiz getirisi hakkı kazandırır. Tahviller halka arz edilerek veya halka arz edilmeden satılabilir. Kamu borçlanma aracı dışındaki tahvillerin ihraç ve halka arz için SPK’a kaydettirilmesi
gereklidir. Tahvili elinde bulunduran tahvili ihraç eden firmanın uzun vadeli alacaklısıdır. Ancak tahvil yatırımcısı, firmanın varlıkları üzerinde alacağından başka bir hakka sahip değildir. Örneğin firma yönetimine katılamaz. Bununla birlikte, firmanın brüt kârından öncelikle tahvil sahiplerinin faizleri ödenir. Tahvil sahibi ile
firma arasındaki ilişki vade sonunda biter. Tahvil sahibi firmanın kâr ve zararına katılmaz. Firma zarar bile etse vadesinde tahvilin anapara ve faizi hamiline ödenir.
Tahvillerin vadesi 2 yıldan az olmamak üzere serbestçe belirlenir. Vade başlangıç tarihi belirlenirken, satış süresinin son günü vade başlangıç tarihi kabul edilir. Tahvilin anaparası vadesinde defaten ödenir. Faiz ödemeleri 3, 6 ayda bir ya da yılda bir defada kuponlara bağlı olarak yapılabilir.
#27
SORU:
Tahvillerin diğer finansman kaynaklarından farkları nelerdir?
CEVAP:
Vade: Anaparanın ya da nominal değerin ve son faiz ödemesinin yapılacağı tarihtir. Tahvilde vade, yatırımın beklenen ömrünü ya da tahvil sahibinin kupon faizlerini alabileceği dönem sayısını ve anapara ödeninceye kadar geçecek yıl sayısını göstermesi nedeniyle önemlidir.
Kupon faizi ve Anapara: Kupon faiz oranı tahvil sahibinin getirisini, tahvili ihraç eden açısından ise tahville borçlanmanın yıllık maliyetini gösteren bir orandır. Tahvile bağlı faiz ödemeleri, bu oranın anapara ile çarpımı sonucu bulunur. Tahvilin kupon faiz ödemeleri genellikle yıllık ya da 6 aylık dönemlerde yapılır.
Tahviller sabit veya değişken faizli ihraç edilebilir. Faiz oranı ihraççı tarafından serbestçe belirlenir.
Sermaye kazancı: Tahvil, yatırımcısına dönemsel faiz kazancından başka, sermaye kazancı da sağlar. Sermaye kazancı, tahvilin piyasada alış fiyatı ile satış fiyatı arasındaki pozitif fark olarak tanımlanabilir. Bilindiği tahvillerin piyasa fiyatları ile cari piyasa faiz oranları arasında ters yönlü bir ilişki bulunmaktadır. Buna göre
piyasada cari faiz oranları düştüğünde tahvillerin piyasa fiyatları artar. Bu durumda piyasa faiz oranlarının düşmesine bağlı olarak, tahvilin yeni fiyatı, alış fiyatının
üzerine çıkarsa bir sermaye kazancı söz konusu olmaktadır.
#28
SORU:
Tahvil türlerini sıralayınız.
CEVAP: - Hamiline yazılı tahviller
- Nama yazılı tahviller
- Teminatlı tahviller
- Teminatsız tahviller
- Değişken faizli tahviller
- Primli tahviller-Başabaş tahviller-İskontolu tahviller
- İkramiyeli tahviller
- İndeksli Tahviller
- Hisse Senedine Çevrilebilir Tahviller
- Kâra İştirakli Tahviller
#29
SORU:
Tahvillerin değer tanımlamalarını kısaca açıklayınız.
CEVAP:
Tahvillerle ilgili olarak nominal, ihraç ve piyasa değeri olmak üzere üç tür değer ya da fiyat tanımı bulunmaktadır.
Nominal Değer: Tahvil üzerinde yazılı değer olan nominal değer, faizin hesaplanmasına esas teşkil eder ve vade sonunda ödenecek anaparayı ifade eder.
İhraç Değeri: Tahvil yatırımcılara nominal değerin altında bir fiyatla satılabilir. Tahvilin satışında yatırımcının ödemek durumunda olduğu bedele ihraç değeri denir. Primli olarak ihraç edilen ve/veya erken alanlara faiz oranı içinde indirim uygulanan tahvillerde “ihraç değeri = Nominal değer - %5 Kanuni indirim+Erken satış primi” dir. Bu şekilde hesaplanan ihraç değeri satışın son günü yaklaştıkça nominal değere doğru yaklaşır ve son gün (Nominal değer -%5) olur. Ertesi gün de faiz işlemeye başlar.
Piyasa Değeri: Tahvillerin ikincil piyasada yatırımcılar arasında alım satımına konu olan fiyatına ise piyasa fiyatı ya da piyasa değeri denir. Tahvillerin piyasa değerini etkileyen en önemli değişkenler piyasa faiz oranı ve tahvilin vadesidir.
#30
SORU:
Sermaye piyasası araçlarından Kâr Zarar Ortaklıığı Belgeleri'ni (KOB) kısaca açıklayınız.
CEVAP:
KOB, sahibine ihrac eden anonim şirketin ortaklık hakkını vermeyen, sadece kâr ortaklığını öngören finansal bir varlıktır. Bu finansal araç, Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında 30 Sayılı Kanun ile Türk hukukuna 1983 yılında girmiştir. Ülkemizde “Kâra iştirakli tahvil”, “Kâr ortaklığı esasları” gibi başlıklar altında bazı düzenlemelere tabi olmuş ve sonunda “Kâr zarar ortaklığı belgesi (KOB) olarak” uygulamaya dâhil edilmiştir. Bu araç aslında, o güne kadar finansal piyasalardan çeşitli nedenlerle (faize karşı hassasiyet) uzak kalan yatırımcıları cezbetmeye yönelik olarak düşünülmüştür. KOB sayesinde bu tür yatırımcıların menkul kıymetler aracılığı ile finansal piyasalardaki rollerinin arttırılması ve menkul kıymetler piyasasında değişime konu finansal araçların sayısı ve türünü geliştirmek amaçlanmıştır.
#31
SORU:
Sermaye piyasası araçlarından Katılma İntifa Senetlerini kısaca açıklayınız.
CEVAP:
Katılma intifa senedi (KİS), piyasada itibarlı ve kârlı çalışan bir firmanın kârından pay almak isteyen, ancak uzun vadede firmaya ortalık hakkı istemeyen yatırımcılar açısından uygun bir yatırım aracıdır. Anonim ortaklıklar; nakit karşılığı satılmak üzere ortaklık haklarına sahip olmaksızın kârdan pay alma, tasfiye bakiyesinden yararlanma, yeni pay alma olanakların bir bölümünden veya tamamından yararlanma haklarını sağlayan katılma intifa senedi çıkarabilirler. KİS satın alanın yönetimde söz sahibi olamaması ve ortaklık hakkının olmaması, bu yatırım aracının sakıncası olarak görülmektedir
#32
SORU:
Sermaye piyasası araçlarından Gelir Ortaklığı Senetleri'ni (GOS) kısaca açıklayınız.
CEVAP:
Gelir ortaklığı senetleri (GOS) çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarına ait altyapı tesislerinin gelirlerine, gerçek ve tüzel kişilerin ortak olması için çıkartılan senetlerdir. Dünyada gelir tahvili olarak tanınan bu finansal araç, anonim ortaklığın kâr elde etmesi halinde ve elde ettiği bu kârın yatırımcıya ödeme yapmak için yeterli olması durumunda yatırımcı için gelir sağlamayı amaçlar.
Bu senetler hamiline olarak ihraç edilmekte, belirlenen süreler içindeki satışı ise, bankalar, aracı kurumlar ve kamu ortaklığı idaresi başkanlığınca belirlenen çeşitli
kamu kurumları aracılığıyla yapılmaktadır. Köprü, baraj, elektrik santralı gibi altyapı yatırımlarına devlet bütçesi dışında gelir sağlamak amacıyla ihraç edilen gelir ortaklığı senetleri, üzerinde “ortaklık” ibaresi olmasına rağmen, değişken faizli bir tahvil özelliği taşımaktadır.
#33
SORU:
Sermaye piyasası araçlarından Varlığa Dayalı Menkul Kıymetleri (VDMK) kısaca açıklayınız.
CEVAP:
Varlığa dayalı menkul kıymetler (VDMK), menkul kıymetleştirme (securitization) uygulamasının alacaklara dayalı bir versiyonudur. Menkul kıymetleştirme ile bir şirket alacak senetleri ve diğer bazı alacakları karşılığında menkul kıymet çıkarabilir ve bu alacaklar likidite hale gelebilir. Kanunda belli kurumlara VDMK çıkarabilme hakkı tanınmıştır. Bu bağlamda Türkiye’de VDMK ihraç edebilecek kurumlar; bankalar, leasing şirketleri, genel finans ortaklıkları, gayrimenkul yatırım ortaklıkları ve finansman şirketleri olarak belirlenmiştir. VDMK’lar tamamen itfa edilinceye kadar, karşılığını oluşturan alacaklar ve duran varlıklar başka bir amaçla tasarruf edilemez, rehin edilemez, teminat gösterilemez ve haczedilemezler.
#34
SORU:
Sermaye piyasası araçlarından banka bonoları ve banka garantili bonoları kısaca açıklayınız.
CEVAP:
Banka Bonoları, Kalkınma ve Yatırım Bankalarının borçlu sıfatıyla düzenleyip, ihraç ettiği emre veya hamiline yazılı sermaye piyasası araçlarıdır. Banka bonoları ve banka garantili bonolar yalnızca kalkınma ve yatırım bankaları tarafından çıkarılabilirler. Kalkınma ve Yatırım bankaları ihraç ettikleri bu menkul değerlerin içerdiği mali yükümlülüklere kefil olmuş sayılırlar.
Banka Garantili Bonolar, Kalkınma ve Yatırım Bankalarından kredi kullanan ortaklıkların, bu kredilerin teminatı olarak borçlu sıfatı ile düzenleyip alacaklı bankaya verdikleri emre muharrer senetlerden, bu krediyi kullandırmış olan bankaca kendi garantisi altında ihraç edilen bir sermaye piyasası aracıdır. Satış tarihi itibariyle vadelerine en az 60 en çok 720 gün kalmış olması gerekir. Kalkınma ve yatırım bankaları, ihraç ettikleri banka garantili bonoların kapsadığı mali yükümlülüklere kefil kabul edilirler. Banka garantili bonoların satışı TTK hükümlerine göre, senet banka tarafından, bankanın unvanı ve yetkili imzalarının bulunduğu beyaz ciro ile satın alana teslim edilerek yapılır.