METAFİZİK Dersi TÜMELLERE İLİŞKİN KAVRAMCI VE ADCI KURAMLAR soru cevapları:
Toplam 55 Soru & Cevap#1
SORU: Kavramcılık ve kavramcı tümel kuramları nedir?
CEVAP: Kavramcılık, tümellerin zihnin dışında bulunmayıp ancak zihnin içinde kavram olarak varolduğunu ileri süren görüş olup, bu görüşü savunan kuramlara kavramcı tümel kuramları denir.
#2
SORU: Temel onkolojik ilişkilerden kavram örnekleme nedir?
CEVAP: Kavram örnekleme ilişkisi ya somut nesne ile kavramlar arasında ya da kavramlar ile kavramlar arasında bulunur.
#3
SORU: Temel onkolojik ilişkilerden kavram taşıma nedir?
CEVAP: Kavram taşıma ilişkisi, somut nesneler ile kavramlar arasında bulunur.
#4
SORU: Özellik kavramı, nesne türü kavramı ve özellik türü kavramı nedir?
CEVAP: Örnekleyenleri olabilen bir kavrama tür kavramı, taşıyıcıları olabilen bir kavrama da özellik kavramı denir. Örnekleyenleri somut nesne olan tür kavramlarına nesne türü kavramı, örnekleyenleri özellik olanlara ise özellik türü kavramı denir.
#5
SORU: Belirlenebilir özellik kavramları ve belirlenmiş özellik kavramları nedir? Belirlenmiş özellik kavramına bir örnek veriniz.
CEVAP: Özellik türü kavramları belirlenebilir özellik kavramları olup, bunların örnekleyenleri bu belirlenebilirlerin altındaki belirlenmiş özellik kavramlarıdır. Örneğin, Sokrates bir somut nesne, bu nesnenin örneklediği kavram ise insan nesne türü kavramıdır. Öte yandan Sokrates’in taşıdığı Pembe ten rengi bir belirlenebilir özellik türü kavramı, Sokrates’in M.Ö. 460 yılı boyunca taşıdığı Pembe’nin bir tonu olan kendine-özgü-ten-rengi ki bundan böyle bu renk tonuna Membe diyeceğiz, bir belirlenmiş özellik kavramıdır.
#6
SORU: Türetilmiş durum kategorisi nasıl türetilir?
CEVAP: Türetilmiş durum kategorisi, kavram ile somut nesne temel kategorilerinden şöyle türetilir. Bu türetmeyi daha yalın bir biçimde dile getirmek için önce Yükleme ilişkisi’ni kavramcı kuramlar için şöyle tanımlıyoruz: B kavramı, A somut nesnesine yüklenir demek, A şeyi B nesne türü kavramını örnekler veya A şeyi B-lik özellik kavramını taşır demektir. Eğer B kavramı A somut nesnesine yüklenir ise, B yüklemi A somut nesnesine uygulanır denir.
#7
SORU: Olgu, salt olanaklı durum nedir?
CEVAP: B kavramının A somut nesnesine yüklenir olma durumu, (A, B) 2-lisi olarak tanımlanır. Eğer B kavramı A somut nesnesine (gerçekten) yüklenir ise, (A, B) durumuna gerçek durum, yani olgu denir. Buna karşılık B kavramı A somut nesnesine yüklenir değil ise (A, B) durumuna salt olanaklı durum denir.
#8
SORU: Kavramcı kuramlara ilişkin aksiyomlar nelerdir?
CEVAP: ? Teklik aksiyomu: B gibi bir yüklemin gösterdiği bir ve yalnız bir tek B kavramı vardır. ? Ayırma Aksiyomu: B kavramı A şeyine yüklenir ise B, A şeyinden ayrı bulunur, dolayısıyla B, A ile özdeş değildir. ? Metafizik neden/açıklama aksiyomu: a. A şeyinin B olmasının metafizik nedeni, B kavramının A şeyine yüklenir olmasıdır. b. A, B dir önermesinin doğruluğunun metafizik açıklayıcısı, B kavramı A şeyine yüklenir önermesidir. c. Çoğun-üzerinde-Bir Aksiyomu: d. A1,..., An,... gibi şeylerden oluşan bir çokluğun B olmasının metafizik nedeni, B kavramının A1,..., An,... şeylerine hep birlikte yüklenir olmasıdır. e. A1, B dir,..., An, B dir,... önermelerinin birlikte doğru olmalarının metafizik açıklayıcıları, B kavramı A1 şeyine yüklenir,..., B kavramı An şeyine yüklenir,..., önermeleridir.
#9
SORU: Kavramcı tümel kuramlarında niçin tüm kavramlar tümeldir?
CEVAP: Kavramcı tümel kuramlarında, belirlenmiş özellik kavramları da yinelenebilir sayıldığı (yani aynı belirlenmiş özellik kavramı farklı somut nesnelerde taşınabildiği) için tüm kavramlar tümeldir.
#10
SORU: Kavramcılığın olumlu yönleri nelerdir?
CEVAP: Kavramcı tümel kuramlarının ekonomik tutumluk ilkesi açısından gerçekçi tümel kuramlarına göre şöyle bir olumlu yönü vardır. Kavramcı kuramlardaki kavramlar, gerçekçi kuramlarda zihinden bağımsız tümellerin metafizik işlevlerini yerine getirir. Ama gerçekçi kuramlardaki tümellerden farklı olarak zihin dışında değil yalnızca zihin içinde bulunurlar. Yani kavramcı kuramlarda zihin dışı tümellerin varlığı kabul edilmemektedir. Zihin içinde bulunan tümellerin (kavramların) bilgisi, bunların akılla kavranmasına dayanır. Bu ise olanaklı sayılabilir. Öte yandan kavramların somut nesnelere uygulanır olup olmamasının bilgisi, kavramların bir yandan akılla kavranmasına öbür yandan somut nesnelerin duyu organları ile algılanmasına dayanır. Başka bir deyişle, kavramların kendileri salt akılla bilinmesine karşın bunların kaplamlarının bilgisi akılla birlikte gözlem ve deneye de bağlıdır. Buna karşılık uzay zaman içinde yer almayan ve zihin dışında bulunan tümellerin akılla kavranması gerçekçi kuramlar için bir sorun oluşturur.
#11
SORU: Kavramcılığın olumsuz yönleri nelerdir?
CEVAP: Kavramcı tümel kuramlarını gerçekçi kuramlardan ayıran şey, tümellerin zihin dışında değil, yalnız zihin içinde bulunmalarıdır. Dolayısıyla kavramcı kuramların nesnel bir metafizik olması için, aynı kavramların farklı zihinlerin içinde varolabilmeleri gereklidir. Buna göre, bu nesnelliği araştırmak için sözü geçen üçüncü temel ontolojik ilişki olan kavramların zihinde varolma ilişkisi’ni incelemek gerekir. Kavram, tümel olmakla birlikte zihinden bağımsız varolabilen bir şey olmadığına göre, zihin içinde yer alan bir şey, başka bir deyişle bir zihin içeriği olmalıdır. Ancak böyle bir zihin içeriği, tümel olduğundan, somut bir tikel niteliğinde olan bir düşünme edimi, yani bir zihinsel olay olamaz. Aslında kavram, kişinin düşünme ediminin yöneldiği şeydir; ama bu şey de kavram olduğundan zihin içinde varolmalıdır. Üstelik bir kişinin düşünme ediminin yöneldiği kavram başka kişilerin düşünme edimlerinin yöneldiği kavramlarla özdeş olabilmelidir.
#12
SORU: Adcı kuramlar nedir?
CEVAP: Adcı kuramlar, tümellerin varlığını kabul etmeyen kuramlardır. Bu kuramların bir kısmında tümellere yer verilmediği gibi onların işlevini görecek türetilmiş bir kategoriye de yer verilmez.
#13
SORU: Adcı kuram çeşitleri nelerdir?
CEVAP: Adcı kuramların sıkı adcılık ile yüklem adcılığı olarak iki çeşidi vardır.
#14
SORU: Diğer gruptan olan adcı kuramların çeşitleri nelerdir?
CEVAP: Bu tür kuramların ise doğal küme adcılığı ve benzerlik adcılığı olmak üzere iki çeşidi vardır.
#15
SORU: Sıkı adcılıkta kabul edilen temel onkoloji nedir?
CEVAP: Sıkı adcılık kuramında kabul edilen tek temel onkolojik kategori, somut nesne kategorisi olup, temel onkolojik ilişki yoktur.
#16
SORU: Sıkı adcılığın eleştirisi nedir?
CEVAP: Sıkı adcılığın temel savı, indirgenemez özne yüklem önermelerinin bulunmadığıdır.
#17
SORU: İndirgenebilir özne-yüklem önermesi ile indirgenemez özne-yüklem önermesi nedir?
CEVAP: Sıkı adcılar, Çalışkanlık bir erdemdir ve Kırmızı bir renktir gibi temel önerme olmayan önermeleri, metafizikçe temel saydıkları önermelere, yani temel önermelere, dönüştürmek zorundadırlar. Bir temelolmayan önerme, bir temel önermeye dönüştürülebiliyorsa, böyle bir önermeye indirgenebilir özne-yüklem önermesi, metafizikçe temel olan bir önermeye dönüştürülebilmesi olanaksız ise, bu önermeye indirgenemez özne-yüklem önermesi denir.
#18
SORU: Kırmızı bir renktir. Özne-yüklem önermesini ele alıp inceleyiniz.
CEVAP: (1)Kırmızı bir renktir özne-yüklem önermesini ele alalım. Sıkı adcı (1) önermesini (2) Tüm kırmızı şeyler rengi olan şeylerdir önermesine dönüştürecektir. Burada (1) önermesinin, (2) önermesini mantıksal olarak içerdiği açıktır; yani (1) doğru ise, (2) de mutlaka doğrudur. Ancak dönüştürmenin başarılı olması için (1) ve (2)’nin eşdeğer olması gerekir. Bu nedenle sıkı adcı, bu eşdeğerliği göstermek için, (2)’nin (1)’i mantıksal olarak içerdiğini de göstermek durumundadır. Bunun yürümediği şöyle ortaya konulmuştur. Doğru olan (3) Tüm kırmızı şeyler uzanımı olan şeylerdir. Önermesini ele alalım. O zaman, tam eşitlik (tam benzerlik, muadillik) gereği, (1) önermesi, (2) önermesini mantıksal olarak içeriyorsa, (3) önermesinin de (4) Kırmızı (ya da Kırmızılık) bir uzanımdır önermesini mantıksal olarak içermesi beklenir. Ancak (3), (4)’ü mantıksal olarak içermez. Çünkü (3) doğru iken, (4) yanlıştır. Bu nedenle (2), (1)’in bir dönüştürmesi sayılamaz.
#19
SORU: Yüklem adcılıkta kabul edilen temel onkoloji nedir?
CEVAP: Yüklem adcılığı kuramında tem temel onkolojik kategori nesne kategorisidir.
#20
SORU: Yüklem adcılığı aksiyomları nelerdir?
CEVAP: Metafizik neden/açıklama aksiyomu, Çoğun üzerinde bir aksiyomu
#21
SORU: Yüklem adcılığının eleştirisi nedir?
CEVAP: Öncelikle yüklem adcılığında, tıpkı sıkı adcılıkta olduğu gibi, temel olmayan önermelerin, temel önermelere dönüştürülmesi gerekir. Ancak yüklem adcılığındaki, sıkı adcılığa eklenmiş olan Uygulama ilişkisi bu dönüştürmeyi sağlamak için yeni bir yöntem sunamaz. Bu nedenle, sıkı adcılıkta karşımıza çıkan bazı özne yüklem önermelerinin salt somut nesnelerden söz eden önermelere dönüştürülememe sorunu, yüklem adcılığında da vardır. Başka bir deyimle, bu kuramda, bazı indirgenemez önermelerin varlığı söz konusudur.
#22
SORU: Yüklem adcılığı aksiyomu olan Metafizik neden/açıklama aksiyomu açıklayınız?
CEVAP: a. A şeyinin B olmasının metafizik nedeni, B yükleminin A şeyine uygulanır olmasıdır. b. A, B dir önermesinin doğruluğunun metafizik açıklayıcısı, ‘B’ yüklemi A somut nesnesine uygulanır önermesidir.
#23
SORU: Yüklem adcılığı aksiyomu olan Çoğun üzerinde bir aksiyomu açıklayınız?
CEVAP: a. A1,..., An,... gibi şeylerin B olmasının metafizik nedeni B yükleminin A1,..., An,... şeylerin hepsine birlikte uygulanır olması dır. b. A1 B dir,..., An B dir,... doğru temel önermeler ise: A1 B dir,..., An B dir,... önermelerinin birlikte doğru olmalarının metafizik açıklayıcıları, ‘B’ yüklemi A1 şeyine uygulanır,..., B’ yüklemi An şeyine uygulanır,... önermeleridir.
#24
SORU: Yüklem adcılığı nasıl indirgenir?
CEVAP: Aksiyomlar yalnız temel önermelere ilişkindir. Yüklem adcılığında, tıpkı sıkı adcılıkta olduğu gibi, temel olmayan önermeler temel önermelere dönüştürmek yoluyla indirgenmelidir.
#25
SORU: Yüklem adcılığı ile kırmızı renk yükleminin anlamını belirlemek için nasıl bir yol izlenilebilir?
CEVAP: Kırmızı renk yükleminin anlamını belirlemek için, bu yüklemi kullanacak kişilere ilk örnek işlevinde olan bir domates, bir kiremit ve bir gelincik gibi kırmızı renkli somut nesneler gösterilip, kırmızı yükleminin anlamı öğretilir. Kırmızı yükleminin ilk örneklere uygulandığını dile getiren önermeler analitik a priori’dir. Buna karşılık, aynı yüklemin ilk örnek olmayan somut nesnelere uygulandığını dile getiren önermeler sentetik a posteriori’dir. Birinci önermeler anlam kuralı işlevindedir. İkincilerine, yani kırmızı yükleminin ilk örnek olmayan yeni bir somut nesneye uygulandığını dile getiren önermelere gelince, bunlar gözlemsel bilgi iletme işlevindedir. Nitekim bu önermelerin doğrulukları ancak yüklemin uygulandığı nesnelerin algılanmasıyla bilinebilir.
#26
SORU: Doğal küme adcılığı kuramının temel kategorileri nelerdir?
CEVAP: Doğal Küme Adcılığı kuramının temel kategorileri, somut nesne, (soyut) küme ile doğal küme kategorileridir.
#27
SORU: Doğal Küme Adcılığı Eleştirisi nedir?
CEVAP: Doğal Küme Adcılığı’nın Eleştirisi: Burada iki önemli eleştiriden söz edeceğiz. (i) Birinci eleştiriyi şöyle örneklendirebiliriz. kalbi-olan bir canlı ile karaciğeriolan bir canlı yüklemlerinin kaplamları aynıdır; yani anlamları farklı olan bu yüklemlerin ikisi de K gibi aynı bir doğal kümeyi gösterir. Buna göre, örneğin, Ahmet kalbi olan bir canlıdır önermesi ile Ahmet karaciğeri-olan bir canlıdır önermelerini ele alalım. Bu önermelerin yüklemlerinin anlamları farklı önermelerin kendilerinin de anlamları farklıdır. Oysa Doğal Küme Adcılığı’nda her ikisinin doğruluğunun metafizik açıklayıcısı özdeş olup, Ahmet K kümesinin öğesidir önermesidir. Ancak anlamları farklı olan önermelerin metafizik açıklayıcıları da farklı olmalıdır.
#28
SORU: Benzerlik adcılığı kuramının temel kategorileri ve temel onkolojik ilişkisi nedir?
CEVAP: Benzerlik adcılığı kuramı’nın temel kategorileri somut nesne kategorisi ile küme kategorisi, temel ontolojik ilişkisi ise, somut nesneler arasındaki benzerlik ilişkisidir.
#29
SORU: Benzerlik kümesi nedir?
CEVAP: Tümellerin işlevini gören, öğeleri benzerlik ilişkisi’ne dayanarak tanımlanmaya çalışılan benzer somut nesne kümeleridir. Bu kümelerin bütün öğelerinin en az bir ortak özelliği olması beklenir. Bunlara benzerlik kümeleri denir.
#30
SORU: (1) Ahmet insandır., (2) Ahmet beyazdır., (3) Çalışkanlık bir erdemdir., (4) Yakut kırmızıdır. Örneklerini benzerlik adcılığı açısından inceleyiniz.
CEVAP: (1) ve (2) önermelerinin ortak öznesi Ahmet bir somut tekil terim olup, somut bir nesneyi, yani Ahmet adlı belli bir kişiyi gösterir. (1) önermesinin yüklemi olan insan bir nesne türü adı olup, birbirine benzeyen öğelerden oluşan tüm insanlar kümesini, (2) önermesinin yüklemi olan beyaz ise bir özellik türü adı olup, gene birbirine benzeyen öğelerden oluşan tüm beyaz renkli somut nesneler kümesini gösterir. (3) önermesinin öznesi olan çalışkanlık bir soyut tekil terim olup, birbirine benzeyen öğelerden oluşan tüm çalışkan somut nesneler kümesini, yüklemi olan erdem bir tür adı olup, gene birbirine benzeyen öğelerden oluşan tüm erdemli somut nesneler kümesini gösterir. Son olarak, (4) önermesinin öznesi olan yakut bir nesne türü adı olup, birbirine benzeyen öğelerden oluşan tek tek tüm yakutların kümesini, yüklemi olan kırmızı ise bir özellik türü adı olup, gene birbirine benzeyen öğelerden oluşan tüm kırmızı somut nesnelerin kümesini gösterir.
#31
SORU: Benzerlik adcılığının ana görevi nedir?
CEVAP: Benzerlik adcılığı’nın ana görevi, her bir yüklemin ve somut tekil terim olmayan öznenin gösterdiği benzerlik kümesini belirlemektir.
#32
SORU: Benzerlik kümesi hangi koşulları yerine getirmelidir?
CEVAP: (i) Benzerlik kümeleri, benzerlik aksiyomları dediğimiz bazı aksiyomları yerine getirmelidir. (ii) Benzerlik kümeleri, söz konusu terimin (yüklemin ya da somut tekil terim olmayan öznenin) anlamına uygun olması için, anlamı belirlemekte kullanılmış bütün ilk örnekleri kapsamalıdır.
#33
SORU: Benzerlik ilişkisi yansımalıdır; yani A herhangi bir somut nesne olduğunda, A, A’ya (yani kendisine) benzer. Aksiyomuna bir örnek veriniz?
CEVAP: Ahmet, kendisine, elimdeki pembe karanfil kendisine benzer.
#34
SORU: Benzerlik ilişkisi bakışımlıdır; yani A1 ile A2 herhangi iki somut nesne olduğunda, A1, A2’ye benzer ise, A2 de A1’e benzer. Aksiyomuna bir örnek veriniz?
CEVAP: Ahmet kardeşi Mehmet’e benzer ise, Mehmet de Ahmet’e benzer.
#35
SORU: Bir yüklemin gösterdiği benzerlik kümesinin belirlenmesini kırmızı yüklemini kullanarak örneklendiriniz.
CEVAP: Bu soruyu cevaplandırmak için ilk olarak tanımları yazalım; (i)Bir benzerlik kümesi, A1, A2, A3,... gibi sonlu ya da sonsuz sayıda somut nesnelerden oluşan bir dizidir ki, bu dizide ardı ardına gelen somut nesneler birbirine benzerler, yani A1, A2’ye, A2, A3’e,.... benzer. (ii)Bir benzerlik kümesi, somut nesnelerden oluşan öğeleri ikişer ikişer birbirine benzer olan kümedir. (iii)Bir benzerlik kümesi, şu iki koşulu yerine getiren bir kümedir: (a) Bir benzerlik kümesi, somut nesnelerden oluşan öğeleri ikişer ikişer birbirine benzer olan kümedir. (b) Yukarıdaki (a) koşulunu yerine getiren kümenin dışında kalan her bir somut nesne bu kümenin en az bir öğesine benzer değildir. Bir yüklemin gösterdiği benzerlik kümesinin belirlenmesini örneklendirmek için kırmızı yüklemini ele alalım. Bu yüklem algısal bir yüklem olduğu için, anlamı ilkörneklerle belirlenir. Birinci ilk örnek kırmızı bir lastik top (yani rengi kırmızı, şekli küre, malzemesi lastik olan bir somut nesne); ikinci ilk örnek kırmızı bir kiremit (yani rengi kırmızı, şekli dikdörtgen prizma, malzemesi pişmiş kil olan bir somut nesne); üçüncü ilk örnek ise kırmızı boyalı oval bir tahta parçası (yani rengi kırmızı, şekli oval, malzemesi tahta olan bir somut nesne) olsun. Bu ilk örneklerin tek ortak özelliği renk özelliği, yani kırmızılıktır. (Dikkat edilirse bu ilk örneklerin belirlenmiş kırmızılık renk tonları farklıdır, ama bu farklı belirlenmişler gene de aynı kırmızılık belirlenebilirinin altındadır.) Ancak, görüldüğü gibi, bu ilk örnekler şekil ve malzeme bakımından farklıdırlar. Dolayısıyla ilk örneklerin ortak şekil özelliği veya ortak malzeme özelliği yoktur. Bu örnekteki ilk örnekler kümesinin öğeleri ikişer ikişer birbirine benzerdir. Genel olarak her ilk örnekler kümesinin öğeleri ikişer ikişer birbirine benzer olmalıdır. Bu ise (ii) tanımına uymaları anlamına gelir. Bu kümenin (ii) tanımına uygun olması ise, bu kümenin en az bir benzerlik dairesinin (yani (iii) tanımına uyan bir kümenin) alt kümesi olmasını sağlar. İkinci işlevin başarısını sağlamak için, ilk örnekler kümesi yalnız bir tek benzerlik dairesinin alt kümesi olacak biçimde seçilmelidir. Bu tek benzerlik dairesi elde edilirse, bir benzerlik kümesi olduğu beklenir. Böyle bir benzerlik kümesinin tüm öğeleri ilk örneklerin anlamını belirlediği yüklemin dile getirdiği özelliğindedir. Dolayısıyla bu benzerlik kümesi, yüklemin dile getirdiği özelliğin işlevini gören (ama kendisi tümel olmayan) somut nesne kümesidir. Yukarıdaki örnekte üç ilk örnekten oluşan kümenin, tüm öğeleri kırmızı olan ama şekil ve malzemeleri farklı olan bütün somut nesnelerden oluşan benzerlik dairesinin alt kümesi olması beklenir. Bunun için söz konusu somut nesnelerin yalnız üç çeşit belirlenebilir özelliğinin bulunduğunu, yani renk, şekil ve malzemeden başka belirlenebilir özelliğinin bulunmadığını varsaymak gerekir.
#36
SORU:
Kavramcılığı açıklayınız?
CEVAP:
Kavramcılık, tümellerin zihnin dışında bulunmayıp ancak zihnin içinde kavram olarak var olduğunu ileri süren görüştür.
#37
SORU:
Kavramcı tümel kuramların temel kategorileri nelerdir?
CEVAP:
Kavramcı tümel kuramların temel kategorileri tikel olan somut nesne, zihin ve küme kategorileri ile tümel olan kavram kategorisi, türetilmiş kategorisi ise durum (ve olgu) kategorisidir.
#38
SORU:
Kavramcı tümel kuramların temel ontolojik ilişkileri nelerdir?
CEVAP:
Kavramcı tümel kuramların temel ontolojik ilişkileri ise, kavram örnekleme, kavram taşıma ve kavramın zihinde varolma ilişkileridir.
#39
SORU:
Kavram örnekleme ve kavram taşıma ilişkilerini nasıl bulunurlar, tarif ediniz?
CEVAP:
Kavram örnekleme ilişkisi ya somut nesne ile kavramlar arasında ya da kavramlar ile kavramlar arasında bulunur. Kavram taşıma ilişkisi, somut nesneler ile kavramlar arasında bulunur.
#40
SORU:
Özellik türü kavramlarını açıklayınız?
CEVAP:
Özellik türü kavramları belirlenebilir özellik kavramları olup, bunların örnekleyenleri bu belirlenebilirlerin altındaki belirlenmiş özellik kavramlarıdır. Örneğin, Sokrates bir somut nesne, bu nesnenin örneklediği kavram ise İnsan nesne türü kavramıdır. Öte yandan Sokrates’in taşıdığı Pembe ten rengi bir belirlenebilir özellik türü kavramı, Sokrates’in M.Ö. 460 yılı boyunca taşıdığı Pembe’nin bir tonu olan kendine-özgü-ten-rengi ki bundan böyle bu renk tonuna Membe diyeceğiz, bir belirlenmiş özellik kavramıdır.
#41
SORU:
Kişilerde zihin içeriği olarak var olan kavramlar nasıl dile getirilir?
CEVAP:
Kişilerin zihninde zihin içeriği olarak varolan kavramlar, bu kişilerin kullandıkları ortak dildeki genel terimler, yani yüklemlerce dile getirilir.
#42
SORU:
Bir yüklemin kaplamı neye tekabül eder?
CEVAP:
Bir yüklemin kaplamı, o yüklemin gösterdiği kavramı örnekleyen ya da taşıyan somut nesnelerin kümesidir.
#43
SORU:
Türetilmiş “durum” kategorisi nasıl türetilir?
CEVAP:
Türetilmiş “durum” kategorisine gelince, bu kategori, “kavram” ile “somut nesne” temel kategorilerinden şöyle türetilir. Bu türetmeyi daha yalın bir biçimde dile getirmek için önce Yükleme İlişkisi’ni kavramcı kuramlar için şöyle tanımlıyoruz: “B kavramı, A somut nesnesine yüklenir” demek, A şeyi B nesne türü kavramını örnekler veya A şeyi B-lik özellik kavramını taşır” demektir. Eğer B kavramı A somut nesnesine yüklenir ise, “B” yüklemi A somut nesnesine uygulanır deriz.
#44
SORU:
Kavramcılığın olumlu yönleri nelerdir?
CEVAP:
Kavramcılığın olumlu yönleri: Kavramcı tümel kuramlarının ekonomik tutumluk ilkesi açısından gerçekçi tümel kuramlarına göre şöyle bir olumlu yönü vardır. Kavramcı kuramlardaki kavramlar, gerçekçi kuramlarda zihinden bağımsız tümellerin metafizik işlevlerini yerine getirir. Ama gerçekçi kuramlardaki tümellerden farklı olarak zihin dışında değil yalnızca zihin içinde bulunurlar. Yani kavramcı kuramlarda zihin dışı tümellerin varlığı kabul edilmemektedir. Zihin içinde bulunan tümellerin (kavramların) bilgisi, bunların akılla kavranmasına dayanır. Bu ise olanaklı sayılabilir. Öte yandan kavramların somut nesnelere uygulanır olup olmamasının bilgisi, kavramların bir yandan akılla kavranmasına öbür yandan somut nesnelerin duyu organları ile algılanmasına dayanır. Başka bir deyişle, kavramların kendileri salt akılla bilinmesine karşın bunların kaplamlarının bilgisi akılla birlikte gözlem ve deneye de bağlıdır. Buna karşılık uzay-zaman içinde yer almayan ve zihin dışında bulunan tümellerin akılla kavranması gerçekçi kuramlar için bir sorun oluşturur.
#45
SORU:
Kavramcılığın olumsuz yönleri nelerdir?
CEVAP:
Kavramcılığın olumsuz yönleri:Kavramcı tümel kuramlarını gerçekçi kuramlardan ayıran şey, tümellerin zihin dışında değil, yalnız zihin içinde bulunmalarıdır. Dolayısıyla kavramcı kuramların nesnel bir metafizik olması için, aynı kavramların farklı zihinlerin içinde varolabilmeleri gereklidir. Buna göre, bu nesnelliği araştırmak için sözü geçen üçüncü temel ontolojik ilişki olan kavramların zihinde varolma ilişkisi’ni incelemek gerekir. Kavram, tümel olmakla birlikte zihinden bağımsız varolabilen bir şey olmadığına göre, zihin içinde yer alan bir şey, başka bir deyişle bir zihin içeriği olmalıdır. Ancak böyle bir zihin içeriği, tümel olduğundan, somut bir tikel niteliğinde olan bir düşünme edimi, yani bir zihinsel olay olamaz. Aslında kavram, kişinin düşünme ediminin yöneldiği şeydir; ama bu şey de kavram olduğundan zihin içinde varolmalıdır. Üstelik bir kişinin düşünme ediminin yöneldiği kavram başka kişilerin düşünme edimlerinin yöneldiği kavramlarla özdeş olabilmelidir.
#46
SORU:
Adcı tümel kuramlarını kısaca tanıtınız?
CEVAP:
Adcı kuramlar, tümellerin varlığını kabul etmeyen kuramlardır. Bu kuramların bir kısmında tümellere yer verilmediği gibi onların işlevini görecek türetilmiş bir kategoriye de yer verilmez. Bu tür kuramların sıkı adcılık ile yüklem adcılığı olarak adlandırılan iki çeşidi vardır. Diğer gruptan olan adcı kuramlarda ise, tümeller temel kategori sayılmaz, ama onların ontolojik işlevini gören türetilmiş bir kategori ortaya konulur. Bu tür kuramların ise doğal küme adcılığı ve benzerlik adcılığı olmak üzere iki biçimi vardır.
#47
SORU:
Sıkı adcılığın temel özellikleri nelerdir?
CEVAP:
Sıkı adcılık kuramı’nda kabul edilen tek temel ontolojik kategori, “somut nesne” kategorisi olup, temel ontolojik ilişki yoktur. Bu kuramda, “Ahmet insandır”, “Ahmet kumraldır”, “Ahmet koşuyor” ve “Bu karanfil pembedir” gibi yalın sağduyusal bilgi ileten özne-yüklem önermeleri temel önermelerdir. Genel olarak, öznesi somut nesne gösteren, yüklemi ise yalnız somut nesnelere uygulanabilen özne-yüklem önermelerine temel önerme diyoruz. Sıkı adcılıkta, doğru olan temel önermelerin metafizik açıklamaya gereksinmesi olmadığı için, bu önermelerin kendileri metafizikçe temel önermelerdir.
Öte yandan, sıkı adcılar, “Çalışkanlık bir erdemdir” ve “Kırmızı bir renktir” gibi temel önerme olmayan önermeleri, metafizikçe temel saydıkları önermelere, yani temel önermelere, dönüştürmek zorundadırlar. Bir temel-olmayan önerme, bir temel önermeye dönüştürülebiliyorsa, böyle bir önermeye indirgenebilir özneyüklem önermesi, metafizikçe temel olan bir önermeye dönüştürülebilmesi olanaksız ise, bu önermeye indirgenemez özne-yüklem önermesi diyeceğiz.
#48
SORU:
Sıkı adcılık nasıl eleştirilmektedir?
CEVAP:
Sıkı adcılığın eleştirisi: Sıkı adcılığın temel savı, indirgenemez özne-yüklem önermelerinin bulunmadığıdır. Ancak Ünite 2’de “Çalışkanlık bir erdemdir” gibi öznesi soyut tekil terim olan (ve dolayısıyla) temel olmayan özne-yüklem önermelerinin salt somut nesnelerden söz eden temel önermelere dönüştürme çabasının başarısız olduğunu görmüştük. Bu ise bazı indirgenemez önermelerin bulunduğu anlamına gelir. Bu dönüştürmelerin başarısız olduğunu pekiştirmek için bu kez
(1) Kırmızı bir renktir
özne-yüklem önermesini ele alalım. Sıkı adcı (1) önermesini
(2) Tüm kırmızı şeyler rengi olan şeylerdir
önermesine dönüştürecektir. Burada (1) önermesinin, (2) önermesini mantıksal olarak içerdiği açıktır; yani (1) doğru ise, (2) de mutlaka doğrudur. Ancak dönüştürmenin başarılı olması için (1) ve (2)’nin eşdeğer olması gerekir. Bu nedenle sıkı adcı, bu eşdeğerliği göstermek için, (2)’nin (1)’i mantıksal olarak içerdiğini de göstermek durumundadır. Bunun yürümediği şöyle ortaya konulmuştur. Doğru olan
(3) Tüm kırmızı şeyler uzanımı olan şeylerdir
önermesini ele alalım. O zaman, tam eşitlik (tam benzerlik, muadillik) gereği,(1) önermesi, (2) önermesini mantıksal olarak içeriyorsa, (3) önermesinin de
(4) Kırmızı (ya da Kırmızılık) bir uzanımdır
önermesini mantıksal olarak içermesi beklenir. Ancak (3), (4)’ü mantıksal olarak içermez. Çünkü (3) doğru iken, (4) yanlıştır. Bu nedenle (2), (1)’in bir dönüştürmesi sayılamaz. (Bkz. Armstrong, 1978, s. 60 - 61.)
#49
SORU:
Yüklem adcılığının temel ontolojik kategorisi nedir?
CEVAP:
Yüklem adcılığı kuramı’nda, sıkı adcılık kuramı’nda olduğu gibi, tek temel ontolojik kategori nesne kategorisidir. Öte yandan bu kuramda, sıkı adcılıktan farklı olarak, bir temel ontolojik ilişkinin işlevini gören, dilin yüklemleri ile somut nesneler arasında uygulama ilişkisi vardır
#50
SORU:
Yüklem adcılığı nasıl eleştirilmektedir?
CEVAP:
Yüklem adcılığının eleştirisi: Öncelikle yüklem adcılığında, tıpkı sıkı adcılıkta olduğu gibi, temel-olmayan önermelerin, temel önermelere dönüştürülmesi gerekir. Ancak yüklem adcılığındaki, sıkı adcılığa eklenmiş olan Uygulama İlişkisi bu dönüştürmeyi sağlamak için yeni bir yöntem sunamaz. Bu nedenle, sıkı adcılıkta karşımıza çıkan bazı özne-yüklem önermelerinin salt somut nesnelerden söz eden önermelere dönüştürülememe sorunu, yüklem adcılığında da vardır. Başka bir deyimle, bu kuramda, bazı indirgenemez önermelerin varlığı söz konusudur.
İkinci olarak, Kavramcılık’ta ortaya konan ikinci sorunun benzerinin yüklem Adcılığı’nda da çıktığını söyleyebiliriz: Bu görüşü savunan biri, örneğin, bir tebeşirin beyaz olmasının metafizik nedeni, “beyaz” yükleminin bu tebeşire uygulanmasıdır diyecektir. Ancak, diyelim ki “beyaz” yüklemi dilimizin bir öğesi değildir. Bu durumda, sezgisel olarak, söz konusu tebeşirin beyaz olduğu olgusu gene varlığını sürdürecekti. Bu yüzden, bir şeyin beyaz olmasının nedenini, o şeye “beyaz” yükleminin uygulanırlığı ile ortaya koyamayız. (Bkz. Armstrong, 1978, s. 17)
Üçüncü olarak, yüklem adcılığı, “yüklem tipi” teriminin bir çözümlemesini vermek durumundadır. Sorunun nasıl ortaya çıktığını görmek için, “beyaz” yükleminin, n sayıda beyaz nesneden oluşan bir çokluğa uygulandığını varsayalım. Bu durumda aslında, yukarıda da söylendiği gibi, “beyaz” yükleminin n sayıda nesneye uygulanmasının her biri, bir “beyaz” örnekleyeninin uygulanmasıdır. “Beyaz” tipini “B”, örnekleyenlerini, “B1”,...., “Bn”, uygulandığı nesneleri de A1,...,An ile gösterelim. Yüklem adcılığını savunan biri, “B1” yüklem örnekleyeninin A1 nesnesine,..., “Bn” yüklem örnekleyeninin An nesnesine uygulanmasının hepsinin aynılığını ortaya koyabilmek için, yani yüklem uygulamasının nesnel olduğunu göstermek için, “B1”,....,“Bn” örnekleyenlerinin aynı “B” tipinden olduğunu söylemek durumundadır. Ancak “B”, dilsel de olsa, bir tür (dilsel tümel) olduğu için, Yüklem Adcılığı sözü geçen “tip” teriminin indirgeyici bir çözümlemesini vermek durumundadır. Bu çözümleme çabası aşağıdaki sonsuz gerileme sorununu birlikte getirir:
Öncelikle, yüklem adcılığı’nı savunan biri, “B” tipi, “B1”,...., “Bn” örnekleyenlerinin kümesidir diyemez. Çünkü bu bizi, daha sonra inceleyeceğimiz, Doğal Küme Adcılığı’na götürür. Bu durumda tek seçenek, “B1”,...., “Bn”, aynı “B” tipindedir, çünkü bunların hepsi daha-yüksek basamaklı bir tip olan “B*” tipindendir demektir. Ancak “B*” de bir tiptir. Dolayısıyla bu daha-yüksek basamaklı tipin de bir çözümlemesi verilmelidir. Bu ise bizi sonsuz gerilemeye götürür. (Bkz. Armstrong, 1978, s. 20.)
#51
SORU:
Doğal küme adcılığının temel kategorileri nelerdir?
CEVAP:
Doğal Küme Adcılığı kuramının temel kategorileri, somut nesne, (soyut) küme ile doğal küme kategorileridir.
#52
SORU:
Doğal küme adcılığında tümellerin işlevi ne tarafından görülmektedir?
CEVAP:
tümellerin işlevini gören, bu tümellerin kaplamlarıdır. Eğer tümel bir nesne türü ise, o tümelin kaplamı (Ünite 1’de olduğu gibi) o nesne türünün örnekleyenleri olan somut nesnelerin kümesi demektir. Öte yandan tümel bir özellik türü ise iki türlü kaplamı vardır. Biri o özellik türünün örnekleyenlerini oluşturan belirlenmişlerin kümesi demektir. İkincisi ise o özellik türünü (dolaylı) taşıyan somut nesnelerin kümesi demektir. Burada söz konusu doğal kümeler, öğeleri yalnız somut nesneler olan kaplamlardır.
#53
SORU:
Doğal küme adcılığı nasıl eleştirilmektedir?
CEVAP:
Doğal Küme Adcılığı’nın Eleştirisi: Burada iki önemli eleştiriden söz edeceğiz. (i) Birinci eleştiriyi şöyle örneklendirebiliriz. “kalbi-olan bir canlı” ile “karaciğeri-olan bir canlı” yüklemlerinin kaplamları aynıdır; yani anlamları farklı olan bu yüklemlerin ikisi de K gibi aynı bir doğal kümeyi gösterir. Buna göre, örneğin, “Ahmet kalbiolan bir canlıdır” önermesi ile “Ahmet karaciğeri-olan bir canlıdır” önermelerini ele alalım. Bu önermelerin yüklemlerinin anlamları farklı önermelerin kendilerinin de anlamları farklıdır. Oysa Doğal Küme Adcılığı’nda her ikisinin doğruluğunun metafizik açıklayıcısı özdeş olup, “Ahmet K kümesinin öğesidir” önermesidir. Ancak anlamları farklı olan önermelerin metafizik açıklayıcıları da farklı olmalıdır. Bu durumda Aksiyom 3**(b)(i)’nin geçersiz olmasından dolayı, kuramın yetersizliği gösterilmiş olur. (Bkz. Armstrong, 1989, s. 25; örnek için bkz. Kirkham, 1992, s. 12 - 13.)
(ii) İkinci olarak, gerek Kavramcılık’ta gerek Yüklem Adcılığı’nda ortaya konulan ikinci sorunun benzerinin Doğal Küme Adcılığı’nda da ortaya çıktığını söyleyebiliriz. Bu görüşü savunan biri, Aksiyom 3**(a) gereği, benzer bir biçimde, örneğin, bir tebeşirin beyaz olmasının metafizik nedeni, bu tebeşirin tüm beyaz şeylerin kümesinin bir öğesi olmasıdır diyecektir. Ancak, diyelim ki varolan tek beyaz şey sözü geçen tebeşir olsun. Bu durumda, beyaz şeylerin kümesi, tek öğesi bu tebeşir olan küme olurdu. Öte yandan, sezgisel olarak, söz konusu tebeşirin beyaz olduğu olgusu gene varlığını sürdürecekti. Böylelikle kümenin başka beyaz olan öğelerinin bulunmasının bir işlevinin olamayacağı görülmüş olur. Sonuç olarak, bir şeyin beyaz olmasının nedeninin, o şeyin tüm beyaz şeylerin kümesinin bir öğesi olmadığını, tam tersine bir şeyin beyaz olması nedeniyle o şeyin söz konusu kümenin öğesi olduğunu söylemek durumundayız. (Bkz. Armstrong, 1978, s. 36 -37.)
#54
SORU:
Benzerlik adcılığının temel kategorileri ve ontolojik ilişkileri nelerdir?
CEVAP:
Benzerlik adcılığı kuramı’nın temel kategorileri somut nesne kategorisi ile küme kategorisi, temel ontolojik ilişkisi ise, somut nesneler arasındaki benzerlik ilişkisidir.
#55
SORU:
Benzerlik adcılığı hangi açılardan eleştirilmektedir?
CEVAP:
Benzerlik Adcılığı’nın Eleştirisi: Burada iki eleştiriden söz edeceğiz. (i) Benzerlik Adcılığı’nın en büyük sorunu her iki temel işlevinin yerine gelmesindeki güçlüktür. Birinci işlevdeki güçlük, benzerlik dairelerinin hangilerinin benzerlik kümesi olduğunu belirleyen bir ölçütün bulunamaması, başka bir deyişle sezgisel olan benzerlik kümesinin biçimsel bir tanımının verilememesidir. İkinci işlevdeki güçlük ise, bir yüklemin anlamını belirleyen ilkörnekler kümesinin alt kümesi olduğu bir tek benzerlik dairesini saptamak için genel bir yöntemin bulunamamamsıdır. (ii) Doğal Küme Adcılığı’nın karşılaştığı aynı güçlükler Benzerlik Adcılığı’nda da ortaya çıkar. Ancak Benzerlik Adcılığı’nın Doğal Küme Adcılığı’na göre şöyle bir üstünlüğü vardır. Doğal Küme Adcılığı’nda yüklemlerin gösterdiği kümeler bir temel kategori oluşturur. Bu kategoriye hangi somut nesne kümelerin ait olup olmadığını belirleyen bir ölçüt verilmemiştir. Buna karşılık Benzerlik Adcılığı’nda, yüklemlerin gösterdiği kümelerin Benzerlik İlişkisi yardımıyla belirlenmesi amaçlanır.