SORU: Malın değişik tür ve tasnifleri nelerdir?
CEVAP: • Ayn-menfaat ve ayn-deyn ayırımı: Malın ayn ve menfaat şeklindeki ayırımına yukarıda yer vermiştik. Bu doğrultuda aynî hakların ve hukuki işlemlerin konusu olarak doğrudan mal terimi gösterilmeyip malın aynı ya da menfaati gösterilir. Buna göre bir eşyanın satımı, ayn üzerinde gerçekleşen bir işlem iken; mesela kira akdi eşyanın menfaati üzerinde gerçekleşen bir işlem olarak tasarlanmıştır. Bu tasarımın eşya üzerindeki haklara yansıması şu şekilde olur: Menfaat üzerinde gerçekleşen akitler eşyanın kendisi (ayn’ı) değil de menfaati üzerinde kurulmuştur. Dolayısıyla böyle bir akit milku’lmenfaa doğurur. Eşyanın bizzat kendisi gibi eşyadan elde edilecek faydalar da müstakil bir varlık ve hak konusu olarak tasarlanmıştır. • Mislî Mal-Kıyemî Mal Ayırımı: Özellikle borçlar hukuku açısından mallarla ilgili en önemli ayırım mislî-kıyemî mal ayırımıdır. Bu ayırıma göre aynı türe ait olup, görünüm, içyapı, ekonomik fayda vb. bakımlardan eş özellikte olan ve bu sebeple dikkate değer bir fark olmadan birbirinin yerine geçebilen mallar mislî; böyle olmayan mallar ise kıyemîdir. Miktarları tartı, hacim ölçüsü, uzunluk ölçüsü, ya da adet hesabıyla belirlenen mallar kural olarak misli maldır. Mesela, buğday, kumaş, yumurta ve para mislî mal olup akitlerde genellikle fert olarak belirlenmeyip cins olarak belirlenirler. Akitte belirtilen cinsten herhangi bir çuval buğday ya da bir toptan herhangi birkaç metre kumaş verildiğinde akit gerçekleşir. Kıyemî mallar ise tam olarak aynı değer ve şartlarda aynı cinsini bulmanın kolayı olmadığı mallardır. Büyükbaş bir hayvan, arazi, ikinci el bir araba böyledir. Misli-kıyemi mal ayırımı borçların cins borcuparça borcu ayırımıyla olan paralelliği sebebiyle özel bir önem taşır. Bir borç ilişkisinde taraflar aksini kararlaştırmadıkları sürece, borç misli mallar ile ilgili olduğunda ortada bir cins borcu (deyn niteliğinde bir borç); kıyemi mallar söz konusu olduğunda ise parça borcu (ayn’ı teslim borcu: ferden muayyen bir borç) söz konusudur. • Menkul - Gayrımenkul (Akar) Ayırımı: Bu ayırım malların en temel özelliği olan ‘nakle konu olabilme’ açısından yapılmıştır. Özüne zarar vermeksizin bir yerden başka bir yere taşınabilen eşyalar menkul, taşınamayanlar ise gayrımenkuldür. Bazı hukuklarda eşya hukukunun beklemiği bu ayırım üzerine kurularak hukukun birçok alanında kendisine önemli sonuçlar bağlanmıştır. Buna göre taşınırlar üzerinde aynî hakkın nakli malın teslimi (zilyetliğin nakli) ile mümkün iken; taşınmazlarda tapu kütüğüne tescil zorunlu görülmüştür. Ancak İslâm hukukunda bu ayırım aynı öneme sahip olmayıp zilyetlik (mal üzerindeki fiili hakimiyet) aynî hakların açıklığı için yeterli görülerek gayrımenkullere özgü ayrı bir sisteme teorik olarak ihtiyaç duyulmamıştır. Bu sebeple menkul ve gayrımenkul ayırımına bağlanan sonuçlar ikinci derece önemli bazı farklılıklardır. • Sahipsiz mallar, özel mallar ve kamu malları. Malın sahibinin mal ile ilişkisi bakımından mallar, sahipsiz mallar, özel mallar ve kamu malları şeklinde üç gruba ayrılabilir. A. Sahipsiz (mübah) mallar: Üzerinde mülkiyet hakkı olmayan mallardır. B. Özel mallar: Özel mülkiyet altında olan ve diğer insanların hakimiyet alanından çıkarılmış mallardır. C. Kamu malları: Özel mülkiyet altına alınmaya elverişli olmayan ve umumun ya da belirli bir yer halkının ahalisinin doğrudan doğruya ve serbestçe yararlanmasına terk edilen mallardır.