MEDYADA DİL KULLANIMI Dersi HALKLA İLİŞKİLER MECRASI OLARAK TV VE DİL KULLANIMI soru cevapları:

Toplam 68 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

Halkla ilişkiler konusu içerisinde televizyona neden özel
bir yer ayrılmalıdır?


CEVAP:

Halkla ilişkiler konusu içerisinde televizyona da
özel bir yer ayırmak gereklidir çünkü bir kitle iletişim aracı
olarak televizyon, yeni ve sosyal medyaya rağmen hâlen en
rahat erişim, yaygın kullanım ve ucuz bir araç olması
nedeniyle popülerliğini korumaktadır. Televizyon hem
durağan hem de hareketli görüntüyle aynı anda, göze ve
kulağa hitap ederek, insanları uzak veya yakın mesafelerde
olan bitenler hakkında haberdar ederken; bir yandan da
onların eğlenme ve bilgi alma gereksinimlerini de
karşılamaktadır. Televizyon izleyen kitleler, kendilerine
sunulanı sadece izler, gerçeğin hızını kolayca
yakalayamazlar; bu özellik onları kitap, gazete okurkenki
hâllerinden daha çok, etkiye açık hâle getirmektedir. Yeni
iletişim teknolojileri ve sosyal medyanın gittikçe artan
yaygınlığına rağmen televizyon, hâlen dünya nüfusunun
eğlenme, haber alma ve kültür ve sanat alışverişi
ihtiyaçlarını giderdikleri bir teknoloji olma özelliğini
sürdürmektedir.


#2

SORU:

Halkla ilişkilerin işlevi nedir?


CEVAP:

Bir yönetim işlevi olan halkla ilişkiler, ilgili hedef
kitlenin tutumlarını araştırır; onların var olan tutumlarını
temel alarak, kurumu kamuoyu nezdinde itibarlı kılacak
stratejileri geliştirir, bu stratejileri uygulamaya koyar ve
belirli aralıklarla söz konusu uygulamaların ölçümünü
yapar. Halkla ilişkiler çalışmaları bir süreklilik arz eder.
Halkla ilişkiler, halkın anlayışını, güvenini kazanmak ve
bunu korumak için gerçekleştirilir.


#3

SORU:

"Medya” sözcüğünün kökeni nedir?


CEVAP:

“Medya” sözcüğü; İngilizcedeki “medium”
sözcüğünün çoğulu olup, ülkemizdeki yazılı ve görsel
yayınların çoğalmasıyla dilimize “medya” olarak yerleşen
ve kökeni Latince olan bir sözcüktür. Kitle iletişim araçları
yerine medya; medya yerine de mecralar ifadesi daha
yaygın olarak kullanılır.


#4

SORU:

Kitle iletişimi nedir, açıklayınız?


CEVAP:

Kitle iletişim araçları vasıtasıyla gerçekleştirilen
iletişime, “kitle iletişimi” denir. Kitle iletişiminde,
uzmanlaşmış profesyonel bir kadro program içeriklerini
hazırlar; teknolojinin olanaklarıyla radyo, televizyon gibi
araçlarla içerikler veya programlar uzak mesafelere
ulaştırılır. Kitle iletişiminde hedef kitle, kabalık bir
topluluktur ve kaynak ile hedef kitle arasında fiziksel bir
mesafe vardır; bu mesafe bazen aynı kent sınırları bazen de
dünyanın diğer ucu olabilecek kadar farklılaşır.


#5

SORU:

Günümüzde markaların tüketicileri ile iletişim
kurdukları araçlar nelerdir?


CEVAP:

Günümüzde markaların tüketicileri ile iletişim
kurdukları araçlar bir süredir üç farklı türde tanımlanıyor:
Ödenmiş (paid), edinilmiş (owned) ve kazanılmış (earned
medya. Ödenmiş medya; açık hava, radyo, gazete,
televizyon, çevirimiçi gibi her türlü ortamda bedel karşılığı
yayınlanan reklamı tanımlamak için kullanılır. Edinilmiş
medya ile markanın kendi oluşturduğu içerik kastediliyor;
örneğin, reklam verenin kendi İnternet sitesi veya
Facebook, Twitter gibi açılan sosyal medya hesapları.
Kazanılmış medya ise tüketicinin oluşturduğu mecrayı
içeriyor. Yani tüketicinin doğrudan markanın kendisiyle
veya o marka hakkında kendi çevresi ile olan her türlü
iletişim, kazanılmış medya olarak değerlendiriliyor. Sosyal
mecrada marka hakkında yapılan yorumlardan, e-ticaret
sitelerindeki ürün değerlendirmelerine kadar her türlü
içerik kazanılmış medyaya örnek olarak verilebilir. Bu üç
mecra türü, günümüzde artık pazarlama iletişiminin
olmazsa olmazlarıdır. Bununla birlikte tüm bu mecralar
hem birbirlerini tamamlıyorlar hem de karşılıklı olarak
güçlerini artırıyorlar. Birinin yetersizliği ya da eksikliği
diğer ikisini de olumsuz etkiler.


#6

SORU:

Kitlesel medyanın işlevleri nelerdir?


CEVAP:

Kitlesel medyanın işlevleri “haber ve bilgi
sağlama, toplumsallaştırma, güdüleme, tartışma ortamı
hazırlama, eğitim, kültürün gelişmesine katkı, eğlendirme
ve bütünleştirme” olarak sıralanmaktadır.


#7

SORU:

Kitle iletişim araçları ne işe yarar, örnekleri nelerdir?


CEVAP:

Kitle iletişiminde, birbirinden fiziksel olarak
uzakta bulunan, özellikleri bakımından da farklılıklar
gösteren kişilere, farklı tür ve biçimdeki mesajlar kitle
iletişim araçları yardımıyla ulaştırılmaktadır. Kitle
iletişiminde hedefin (alıcıların) ve kaynağın eş zamanlı
olarak yüz yüze gelmeleri beklenmez. Bu durum, kitle
iletişimini etkililik bakımından hem olumlu hem de
olumsuz yapan bir özelliktir. Bilginin tek taraflı olarak
(kaynaktan hedefe) ve yoğun olarak gönderilmesi
amaçlandığında, kitle iletişim araçları kullanılmaktadır.
Mekanik, elektronik, dijital özellikteki araçlar yardımıyla
mesaj, çok sayıdaki kişiye, kısa zamanda, kesintisiz bir
biçimde iletilmektedir. Radyo, televizyon, gazete, dergi,
sinema birer geleneksel kitle iletişim aracıdır.


#8

SORU:

İnsanların iletişim olanakları ve kurgu tarzlarının önemli
oranda çeşitlenmesinin nedenleri nelerdir?


CEVAP:

Yeni iletişim teknolojileri özellikle de sosyal
medya sayesinde insanların iletişim olanakları ve kurgu
tarzları önemli oranda çeşitlenmiştir. Dileyen herkes sosyal
medya ile uluslararası çapta tam bir ağa dâhil olmakta ya da
kendi dijital evrenini yaratmaktadır. Bu dijital evrende
kendisi görsel, işitsel veya yazınsal içeriğini oluşturarak
paylaşmakta; diğer insanların üretimlerinin tüketicisi
olabilmektedir. Teknolojinin sağladığı olanaklarla iletişim
pratiklerindeki çeşitlenmeye rağmen televizyon düşük
maliyet ve yaygın kullanım nedeniyle hâlâ önemli bir
iletişim aracıdır.


#9

SORU:

Televizyon programı nedir?


CEVAP:

Televizyon Programı: Bir medya kuruluşu
tarafından hazırlanan, ilgili kanalın yayın akış çizelgesi
veya kataloğunda yer alan ve görsel ve/veya işitsel ögeleri
içerecek şekilde kurgulanan içeriklerdir.


#10

SORU:

Televizyon yayınları nedir?


CEVAP:

Televizyon yayınları, farklı program türleriyle
günün bir kısmını kapsayacak şekilde kişileri kendine
bağlayabilmektedir. Bir insanın ortalama televizyon izleme
süresi, kimi kanalların sürekli yayın yapmaları, yayın
tekrarları, yayınlara İnternet üzerinden ulaşılabilmesi
nedeniyle daha da uzayabilmektedir. Televizyon
programlarına maruz kalmak, çağımız insanının
yaşamlarının belirli bir bölümünü kapsayan bir etkinlik
olma özelliğini göstermektedir. Televizyon yayınları,
izleyici kitlelerine farklı kanallarla ve programlar aracılığı
ile ulaşmaktadır. Belirli özellikteki izleyici için; belirli
yasal, etik ilkeler esas alınarak; yine belirlenmiş amaçlar
doğrultusunda, belirlenmiş yayın kuşaklarında yer alması
için, televizyon diline, tekniklerine ve anlatı yapısına uygun
olarak üretilen televizyon metinlerine, “televizyon
programı” adı verilmektedir. Televizyon programlarının
izleyicileri; cinsiyet, yaş, eğitim seviyesi, yerleşim yeri,
meslek, vb. demografik özelliklere bağlı olarak farklılık
göstermektedir. Televizyon yayıncılığı, ürettiği program
tür ve formatlarla farklı özellikteki izleyicileri ekran
karşısına çekmek istemektedir. İzleyicilerin ilgisini
çekecek içerikleri üretmek televizyon yayıncılığının
sürekliliği açısından hayati önem taşımaktadır. Halkla
ilişkiler de program türlerinin izleyicilerinden oluşan hedef
kitlelerine ulaşmayı istemektedir.


#11

SORU:

Televizyonda gerçekliğin yeniden yaratılmasını
tanımlayınız?


CEVAP:

İzler kitlenin gündelik yaşamlarındaki
gerçeklerinin medyanın teknik ve yaratıcı unsurları
aracılığıyla, fotoğraf, görüntü, ses gibi ikna unsurları
kullanılarak izleyicilerin inanacağı bir biçime
kavuşturularak yeniden onlara sunulmasıdır.


#12

SORU:

Postman’a göre televizyonun en etkili şekilde yerine
getirdiği işlev nedir, açıklayınız?


CEVAP:

Postman’a göre televizyonun en etkili şekilde
yerine getirdiği işlev, eğlendirme işlevidir. Bu işlev
doğrultusunda bugün dinden siyasete insan hayatı için
önem taşıyan her türlü oluşum ve eylem, televizyon
sayesinde eğlenceye dönüşmektedir. Televizyonun,
televizyon dışındaki yaşamda eğlence sınıfında yer
almayan durum ve olguları eğlenceye dönüştürmesi
nedeniyle, bireyin kimliğinin merkezini oluşturan inançlar,
değerler, düşünceler onun toplumsal aidiyetine etki
etmektedir. Televizyon; kişilerin daha fazla eğlence, daha
fazla oyun isteyen çocuksu yanlarına seslenmektedir.


#13

SORU:

Tür (genre) nedir?


CEVAP:

Tür (genre), aralarında benzer ortak özellikler
bulunan varlık ve nesneler topluluğudur. Müzik, tiyatro,
sinema, edebiyat gibi sanatın değişik alanlarında kullanılır.
Örneğin edebiyatta türler şiir, deneme, öykü, roman gibi
türlere ayrılır


#14

SORU:

Yayın kuşağı nedir?


CEVAP:

Yayın kuşağı, benzer özellikler taşıyan bir bölüm
ve / veya birtakım özelliklerle sınırlandırılmış bir zaman
dilimidir.


#15

SORU:

Haber ve haber programları nedir?


CEVAP:

Haber, herhangi bir zamanda geçen olay, fikir ya
da sorunun özetidir. İnsanlar arasındaki değer haber alıpvermeden
farklılığı profesyonel bir ekip tarafından
hazırlanması ve herhangi bir iletişim aracından yayınlanmış
olmasıdır. Haber programları, televizyon programcılığının
en popüler türlerinden birini oluşturmaktadır. Haber
programları süre bakımından haber bültenlerinden daha
uzun olabilmektedir. Bunlar aynı zamanda haber bültenleri
içinde de yer alabilen siyaset, spor, sanat, ekonomi,
aktüalite gibi farklı konuların daha ayrıntılı şekilde
işlendiği türde programlardır.


#16

SORU:

Çocuk programları neden yapımı en zor programlardır,
açıklayınız?


CEVAP:

Çocuk programları, yapım açısından en zor
hazırlanan program türleri arasında yer almaktadır.
Program içeriğinin çocukların algılama düzeylerine göre
incelikle düzenlemesi gerekir. Çünkü, bu programların
hedef kitlesi olan çocukların yaşları ve eğitim düzeyleri,
mesajın ya da program içeriğinin daha yalın ve anlaşılabilir
bir şekilde kodlanmasını ve bu doğrultuda yayınlanarak
hazırlanmasını gerektirmektedir. Çocuk programlarının
işlevli ve başarılı olabilmesi için programın hazırlanması
aşamasında çocuk psikolojisinin iyi bilinmesi, gerekli
durumlarda pedagog ve psikologlardan yararlanılması
gereklidir. Çocuk programlarının hazırlanmasındaki amaç,
çocukların eğitimine katkıda bulunmak, onları yaşam
koşullarına ve geleceğe hazırlamada yardımcı olmaktır
(Cereci, 1992). Çocuk programları, sadece çocuklara
yönelik yayın yapan birçok tematik kanalda da yer
almaktadır. Bu kanallar arasında sıralanan TRT Çocuk,
2015 yılı içinde aldığı bir kararla, artık bu kanala reklam
almama kararı almıştır. Bu durum markaların program
sponsorluğu, ürün yerleştirme, vb. pazarlama iletişimi
uygulamalarına yönelmelerine neden olacaktır


#17

SORU:

Dizi filmlerin ortak özelliklerini sıralayınız?


CEVAP:
  • Halk hikâyelerinden kaynaklanması
  • Mitolojik temellerinin olması
  • İroniye dayanması
  • Kültür öğelerini yansıtması
  • Bireyin toplumsal sorunlarını işlemesi

#18

SORU:

Spor programları ve içeriğini anlatınız?


CEVAP:

Spor programları en fazla izleyici çeken programlar
arasındadır. Futbol, basketbol ve voleybol
karşılaşmalarında yaşanan heyecan, izleyiciler için büyük
önem taşır. Değişik kamera açıları ve ölçeklerinin
kullanımı ve uzmanların yorumları ile izleyiciler
karşılaşmaları daha iyi anlar. Bu nedenle televizyon
kanallarının spor yayınları önemlidir. Çünkü
karşılaşmaların canlı olarak yayınlanması ve milyonlarca
izleyiciye ulaşması televizyon kanallarının reklam
gelirlerinde önemli bir artışa neden olmaktadır. Ayrıca spor
aktivitelerinin televizyon kanallarında gösterimi, halkın
spora karşı ilgisinin artmasına neden olmuştur. Günümüzde
artık spor toplumsal yaşamın önemli bir uzantısı olmanın
yanı sıra popüler kültürün de önemli bir parçasıdır. Popüler
spor karşılaşmalarının izleyici sayısının yüksek olması,
spor karşılaş mallarındaki reklam gelirlerinin yüksek
olması sonucunu doğurmaktadır. Tematik spor kanallarının
oluşumunun bir nedeni de yüksek reklam geliri olarak
kabul edilebilir.


#19

SORU:

Belgeselleri ve içeriğini anlatınız?


CEVAP:

Belgesel deyimi sinemadan köklenmiş olmakla
birlikte belgelerle ilgili, belgelerden oluşan, belgelere
dayanan veya belgelerden kaynaklanan anlamlarını dile
getirdiği için kullanımı sadece sinema ile sınırlı değildir.
Nitekim bugün bir belgesel romandan, fotoğraftan ya da
tiyatro türünden de söz edilmektedir. Belgesel deyimini ilk
kez John Grierson 1926 yılında Newyork Sun Gazetesi’nde
yayınlanan bir eleştiri yazısında Robert Flaherty’nin Moana
adlı filmi ile ilgili olarak kullanmıştır. Belgesel türünün
tanımı, televizyonun gelişim tarihiyle paralel bir değişim
göstermiştir. Özellikle kamu hizmeti yayıncılığının önce
Batı Avrupa’da, daha sonraları dünyanın diğer bölgelerinde
yaygınlaşması ile birlikte bilgilendirme, eğitme ve
eğlendirme gibi amaçlar genelde kamu hizmeti yayıncılığı
özelde ise belgesel için kullanılır. 1920’li yılların başından
itibaren Gierson’un yaklaşımları çerçevesinde gelişen
belgeselcilik geleneğine göre, belgesel programların açık
sosyal amaçları ve demokratikleştirme işlevleri
bulunmaktadır.


#20

SORU:

Sohbet-söyleşi programlarını ve içeriğini anlatınız?


CEVAP:

Televizyon kanallarındaki bir program türü de
sohbet ve tartışma programlarıdır. Burada, programı sunan
ve sohbet/tartışmaya yön veren medya mensupları
moderatörlük görevini üstlenirler. Bir veya daha fazla
moderatör, konuklarına çeşitli sorular yönelterek içeriği
yansıtır. Program tek bir konukla yapılabileceği gibi, daha
fazla sayıda katılımcının olduğu ve izleyicilerin de
stüdyodan veya telefon, İnternet veya sosyal ağlar
üzerinden sorularını yöneltebildiği biçimlerde de
gerçekleşmektedir. Sohbet programları genelde farklı yayın
kuşaklarında ve faklı temalarda ekranlarda yer almaktadır.
Özellikle sabah ve öğleden sonra kuşağında içinde yemek
tariflerinin yanı sıra uzman konuklar eşliğinde çocuk
gelişimi, dengeli beslenme, sağlık sorunları ile başa çıkma,
güzellik, zayıflama teknikleri ve dikiş, nakış, örgü gibi
konulara yer veren bilgilendirici bir içeriğe sahip olan
sohbet programları bulunmaktadır. Bunun yanı sıra, spor,
politika, sağlık, ekonomi, haber, eğlence, yaşam tarzı,
moda, sanat, vb. hemen her konunun işlendiği iç ve dış
çekimle gerçekleşen sohbet programları mevcuttur. Haber
bültenleri kapsamında gerçekleşen sohbetler de aynı
kapsamdadır.


#21

SORU:

Sohbet-Söyleşi programlarında meydana gelen halkla
ilişkiler fırsatlarını değerlendirirken dikkat edilmesi
gerekenleri sıralayınız?


CEVAP:

• Kuruluş açısından davet edilen programa katılmanın
olumlu ve olumsuz yönleri iyi analiz edilmelidir.
Program sunucusu veya sunucularının daha önceki
konuklara karşı tavırları, soru tarzları, programa daha
önce kuruluşun faaliyet gösterdiği sektörden bir rakibin
katılıp katılmadığı; katıldıysa vurgu yaptığı alanlar gibi
pek çok konu önceden mutlaka araştırılmalı ve bir
konuşma stratejisi belirlenmelidir.
• Programa sohbet için katılacak kişinin iletişim becerisi
halkla ilişkiler uzmanı tarafından sorgulanmalıdır. Bazı
kişiler günlük hayattaki iletişim becerilerini ekranda
sergileyemezler ve bu son derece doğaldır. Stüdyo
ışıklarının parladığı, kameramanların etrafında döndüğü
bir ortamda herkesten başarılı bir iletişim performansı
beklenmemelidir. Programa katılması gereken kişi, bu
konularda sıkıntı yaşayan biriyse; ya yerine eş değer
konumda bir yetkili programa katılmalı ya da önceden
çeşitli provalar yapılmalıdır. İyi bir halkla ilişkiler
uzmanı, yöneticilerine iletişim konusunda tavsiyeler
vermekten çekinmemelidir. Hedef kitle, izlediği
yöneticinin sergileyeceği performansa not verecek ve
bu da kuruluşun imajına doğrudan transfer edilecektir.
• Programa katılacak kişi gelebilecek her soruya karşı
önceden hazırlıklı olmalıdır. Özellikle akılda tutulması
zor olan sayısal veriler söz konusuysa, yanında gerekli
dosyaları bulundurmalıdır. Program sırasında konuya
ne denli hakim olduğunu göstermek son derece
önemlidir.
• Bazı programlarda konuşmalar esnasında banttan
kuruluşla ilgili çeşitli görüntüler yayınlanabilir. Halkla
ilişkiler uzmanı, program yapımcısıyla görüşerek bu
konudaki isteklerini öğrenmeli, gereken materyali
önceden televizyon kanalına teslim etmelidir.
• Programın hazırlanmasında yer alan kilit konumdaki
kişilerin (yönetmen, yapımcı, sunucu) iletişim bilgileri
halkla ilişkiler uzmanı tarafından edinilmelidir.
Programın nerede, hangi saatte çekileceği, canlı mı
yoksa banttan mı yayınlanacağı bilinmelidir. Özellikle
canlı yayınlara geç kalmak çok ciddi sıkıntılara sebep
olacağından, her türlü aksilik göz önüne alınarak ulaşım
planlanmalıdır.
• Programa katılacak kişinin kıyafeti doğru seçilmelidir.
Çok koyu veya çok açık renkli kıyafetler tercih
edilmemelidir. Ayrıca stüdyo dekoru önceden
incelenmeli, kıyafet rengi fonda yer alan renklerden
ayrışacak şekilde seçilmelidir. Yöneticinin kendine has
tarzını yansıtmadığı sürece abartılı aksesuarlardan ve
takılardan kaçınmak doğru olacaktır.
• Televizyon yayınlarındaki görüntü ve renkler, gerçek
hayattakinden farklıdır. Bu yüzden televizyon
programına katılan sunuculara ve konuklara makyaj
yapılır. Hedef kitle televizyon izlerken; yüzünde ter
damlacıkları olan, soluk, sağlıksız tene sahip birini
görmek istemez. Bu durum kuruluşun imajına da zarar
verecektir.
• İzleyiciler karşılarında, konuşulan konuya hakim
birini görmek isterler. “Sanırım, belki, umarım” tarzı
ifadelerin yersiz kullanılması bu açıdan sakıncalıdır.
• Bazı sorulara cevap verilemeyecek durumlar söz
konusu olabilir. Böyle bir anda neden cevap
veremeyeceğini açıklamak önemlidir


#22

SORU:

Sponsorluk nedir, halkla ilişkiler açısından amaçları
nelerdir, açıklayınız?


CEVAP:

Türkçe karşılığı kefil, desteklemek, himaye etmek
olarak kullanılan sponsor sözcüğü İngilizce kökenli bir
kavramdır. Kuruluşların ve kişilerin, çalışma alanı ile
doğrudan ilişkisi olmayan konulara destek sağlamasına,
sponsorluk adı verilmektedir. Söz konusu, duruma ya da
etkinliğe desteği daha fazla olan sponsora ana sponsor
denilmektedir. RTÜK’ün 6112 sayılı yasasında sponsorluk
yerine “program desteklemesi” ifadesi yer almaktadır.
Burada sponsorluk, “yayın hizmetinin sağlanmasıyla veya
görsel-işitsel eserlerin üretimiyle bağlantılı olmayan gerçek
veya tüzel kişilerin adını, markasını, logosunu, imajını,
faaliyetlerini veya ürünlerini tanıtmak amacıyla
programlara yönelik yaptığı her türlü katkı” olarak
tanımlanmaktadır. Sponsorluğun halkla ilişkiler açısından
amaçları, faaliyetlerini istendik yönde bir imaj oluşturmak,
kurum kimlikleri sağlamlaştırmak, halkın gözünde itibarlı
kuruluş olarak algılanmak, faaliyette bulunduğu topluma
faydalı olmak ve ilgili hedef kitlede farkındalık yaratmak,
güven sağlamak, kamuoyu desteği olarak sıralanmaktadır.


#23

SORU:

Marka yerleştirme nedir, açıklayınız?


CEVAP:

Marka yerleştirme, kurumları ve kurumlarla ilişkili
ürünleri, markaları popüler kitle medyası aracılığla ilgili
hedef kitleleriyle buluşturan; yaygın bir ticari iletişim
biçimi olarak kabul edilir. Popüler kitle medyasının izleyici
kitlesi, aynı zamanda bir kurumun ya da markanın
potansiyel tüketici kitlesini oluşturmaktadır. Sinema
mecrasıyla özdeşleşen ürün yerleştirme faaliyetleri,
günümüzde marka yerleştirme adı altında televizyon
programlarında da yoğunluk kazanmıştır. Markalar, ürün
yerleştirme faaliyetiyle hedef kitlenin zihninde kendilerine
ilişkin olumlu çağrışımlar yaratmayı amaçlamaktadır.
Marka yerleştirme, marka yerleştirmeyi yapan taraf ile
marka yerleştirmenin yer alacağı yapım veya yayının tüzel
sorumlusu olan taraf arasında gerçekleşen, ücret karşılığı
yapılan bir faaliyettir. Marka yerleştirme uygulamaları,
markanın hatırlanmasını sağlamak, markaya ilişkin
farkındalık ve olumlu tutum oluşturmak, markaların
tanınmalarını ve bilinmelerini sağlamak, vb. amaçlara
ulaşmak için gerçekleştirilmektedir.


#24

SORU:

Kuzey-Güney dizisindeki ürün yerleştirme olayını
anlatınız?


CEVAP:

Yakın dönemde televizyonda beğeni kazanmış olan
Kuzey ve Güney adlı dizi, aynı zamanda başarılı bir ürün
yerleştirme faaliyetine de ev sahipliği yapmıştı. Dizideki
karakterlerden iki kardeş arasında adeta bir güç savaşı
haline dönüşen ‘’Makara’’ tatlısı oldukça başarılı bir ürün
yerleştirme örneğidir. Türkiye’de makara olarak
tanıdığımız bu tatlı Macaristan, Slovakya ve Çek
Cumhuriyeti’nde tarçın ya da farklı aromalı şekerler ile
tatlandırılıp rulo halinde pişirilen dışı çıtır içi yumuşak bir
çörek. Macaristan’da “Kürtoskalacs”, Çek
Cumhuriyeti’nde “Trdelnik” adı ile bilinmekte. Güney ve
Banu karakterinin yurt dışında tadıp beğendiği bu tatlının
Türkiye’de de tutacağına inanmaları ile başlayan makara
serüveni senaryo içerisine çok iyi bir şekilde entegre
edilmiş. İzleyiciler diziyi izlerken tatlıya Kuzey
karakterinin ‘’makara‘’ ismini vermesine ve tatlının
standlarda tanıtılmasına tanıklık ederken aslında Avrupa
menşeli bir ürünün dizi içerisinde yerleştirilmesine
herhangi bir iticilik unsuru söz konusu olmaksızın dâhil
edilmektedir. Pazarlama ürünlerden çok algıların savaşıdır.
İşte bu noktada tüketiciler makara ürününe karşı şu soruyu
sormaya başlamıştır: “Makara gerçekten var mıdır?”
Tüketici merak etmiştir ve akabinde ürün ile tanışmıştır. Bu
tatlının üretimi için bayilik hizmeti sunan marka,
tüketicinin aşina olmadığı farklı bir kültürün ürünü olan
tatlıyı, dizi içerisinde Türk kültürüyle de bağdaştırarak
tüketicilere tanıtarak pazara giriş yapmıştır.


#25

SORU:

Aşk-ı Memnu Dizisi’nde yer alan ürün yerleştirme
olayını anlatınız?


CEVAP:

Yayında olduğu sürede büyük etki yaratan hatta
günümüzde tekrar yayınlarıyla bile etkisi devam eden Aşkı
Memnu Dizisi’nin bir bölümünde, ana karakterin
kullandığı parfüm başarılı bir ürün yerleştirme çalışmasıdır.
Dizide yasak aşk yaşayan karakterlerden Behlül, Bihter ‘le
aralarındaki iddiayı kaybeder ve Bihter’e bu parfümü
hediye eder ve tüm bölüm boyunca Bihter karakteri
parfümü koklarken görünür. Söz konusu ürünün, marka adı
görünmemiş, ürünü hedef kitlesi özgün şişe formundan
ayırt etmiştir. Bu bölümün tam da Sevgililer Günü
civarında yayınlanmış olması da marka açısından ayrı bir
başarıdır. Çünkü bu dönemde hediye için en çok tercih
edilen ürünlerden birisi de parfümdür.


#26

SORU:

Halkla ilişkilerde kullanılan araçlar nelerdir?


CEVAP:

Halkla ilişkilerde ilgili hedef kitlelerle karşılıklı anlayış, kabul ve güvene dayalı sürdürülen iletişim, kişisel ve kişisel olmayan (kitle iletişim araçları) farklı türdeki geleneksel ve/ veya geleneksel olmayan araçlar kullanılarak gerçekleştirilir. Halkla ilişkilerde kullanılan araçlar; gazete, dergi, radyo, televizyon, sinema, akıllı telefonlar (sms, mobil uygulamalar), İnternet (web sayfaları, e-posta), sosyal mecralar (Facebook, Twitter, Youtube, Instagram, Filicker, Pinterest, Snapchat, vb.), kitap, gazete, dergi, kitapçıklar, afiş, el ilanları, broşür, bültenler, yıllıklar, toplantı, seminer, sergi, vb. olarak sıralanabilir.


#27

SORU:

Kitle iletişimi nedir? Tanımlayınız.


CEVAP:

Alanında uzman kişiler tarafından üretilen bilgilerin/sembollerin, bir amaca yönelik olarak tasarlanması; bu programların kitleye iletilmesi ve kitleyi oluşturan insanlar tarafından yorumlanması sürecine “kitle iletişimi” denir. Kitle iletişimi, “kitle iletişim araçları” vasıtasıyla sağlanmaktadır. Halkla ilişkilerde, hem kitle iletişimi hem de yüz yüze iletişim araçları ve yöntemleri kullanılmaktadır.


#28

SORU:

Kitlelere erişimde televizyonun önemi nedir? Açıklayınız.


CEVAP:

Geleneksel bir teknoloji olarak televizyon, hem görsel hem de işitsel olma özelliği; hareket, renk, ses, görüntüyle mesaj iletilmesine olanak sağladığı için de güçlü bir halkla ilişkiler mecrasıdır. Etkileme gücü çok yüksek olan televizyon vasıtasıyla mesaj daha dramatik bir biçimde kitleye aktarılabilmektedir. Okuma yazma oranının ve okuma alışkanlığının Batı toplumlarına kıyasla daha düşük olduğu ülkemizde, hemen hemen her evde en az bir televizyon bulunmaktadır. Halkla ilişkiler amaçlarının gerçekleştirilmesi için televizyon, etkili bir araç olma özelliğini korumaktadır çünkü televizyon kitlelere erişim de hâlâ etkili ve önemli bir araçtır.


#29

SORU:

Kitlesel medyanın işlevleri nelerdir? 


CEVAP:

Kitlesel medyanın işlevleri “haber ve bilgi sağlama, toplumsallaştırma, güdüleme, tartışma ortamı hazırlama, eğitim, kültürün gelişmesine katkı, eğlendirme ve bütünleştirme” olarak sıralanmaktadır.


#30

SORU:

Toplumbilimsel anlamda kitle nedir? Tanımlayınız.


CEVAP:

Toplumbilimsel anlamda kitle, heterojen, birbiriyle ilişkisi olmayan, sınıf, cinsiyet, ırk vb. bakımdan aralarında kesin farklardan yoksun geniş bir nüfusu tanımlamak için kullanılan bir kavramdır.


#31

SORU:

Kitle iletişiminin işlevleri nelerdir?


CEVAP:

UNESCO tarafından hazırlanan MacBride Raporu’nda kitle iletişiminin işlevleri sekiz başlık altında toplanmıştır. Bunlar; haber ve bilgi sağlama, toplumsallaştırma, güdüleme, tartışma ortamı hazırlama, eğitim, kültürün gelişmesine katkı, eğlendirme ve bütünleştirme olarak sıralanmaktadır.


#32

SORU:

Kitle iletişim araçları vasıtasıyla hedef kitlede tutum ve davranış değişikliği yaratmak mümkün müdür? Örneklendiriniz.


CEVAP:

Halkla ilişkiler faaliyetleri, toplumun değerleriyle örtüşecek şekilde sürdürülmektedir. Toplumda var olan değer ve inançlara ters düşmeyecek, onları onaylayacak biçimde üretilen mesajlarla, hedef kitlede istenen etkinin yaratılması sağlanmaktadır. Spor, magazin programları ve dizi filmlere yerleştirilen ve tekrarlanan mesajlarla tutum ve davranış değişikliği yaratmak mümkündür. Bugün kullanıcısı olduğumuz markalara ait ürün ve hizmetler, söz konusu çabaların birer yansıması olarak görülmelidir. Örneğin içinde bulunduğumuz son çeyrek dönem içerisinde 14 Şubat Sevgililer Günü’nde pırlanta yüzük hediye edilmesine, çayın soğuk da içilebileceğine, bayramlarda tatile gidilebileceğine, erkeklerin cilt bakımı yaptırmasının doğal olduğuna, tüketiciler kitle iletişim araçlarından görerek kanıksamışlardır. Tüketiciler izledikleri programlardaki sunucuların, konukların, dizilerdeki oyuncuların giydiklerini, yediklerini, içtiklerini, yaptıkları veya kullandıkları ürünleri ya da hizmetleri görerek ikna olurlar. Hedef kitlenin benimsediği değerlerden yola çıkılarak; kurum kimliğine ilişkin ögelerle söz konusu değerler bütünleştirilerek, kurum kimlikleri tasarlanır, benimsetilir ve süreğenliği sağlanmaya çalışılır.


#33

SORU:

Televizyon programı nedir? Tanımlayınız.


CEVAP:

Televizyon Programı: Bir medya kuruluşu tarafından hazırlanan, ilgili kanalın yayın akış çizelgesi veya kataloğunda yer alan ve görsel ve/veya işitsel ögeleri içerecek şekilde kurgulanan içeriklerdir.


#34

SORU:

Televizyonda gerçekliğin yeniden yaratılması kavramı neyi ifade eder? Açıklayınız.


CEVAP:

Bireyin televizyonda gördüklerinin büyük bir bölümü görüntüye ve bu görüntülerin zihinde anlamlı bir bütün oluşturmasına dayanmaktadır (Berger, 1996: 12-13). Televizyonda teknik işlemler ve yaratıcı çalışmalar yapılarak izleyiciler için yeni bir gerçeklik yaratılmaktadır. Televizyonda gerçekliğin yaratılması, izleyicilerin hayatlarındaki gerçeğin, teknik ve yaratıcı unsurlar kullanılarak, onların inanacağı, etkileneceği biçimde yeniden onlara aktarılması şeklinde gerçekleşmektedir.


#35

SORU:

Postman’a göre televizyonun en etkili şekilde yerine getirdiği işlev nedir? Açıklayınız.


CEVAP:

Postman’a göre televizyonun en etkili şekilde yerine getirdiği işlev, eğlendirme işlevidir. Bu işlev doğrultusunda bugün dinden siyasete insan hayatı için önem taşıyan her türlü oluşum ve eylem, televizyon sayesinde eğlenceye dönüşmektedir. Televizyonun, televizyon dışındaki yaşamda eğlence sınıfında yer almayan durum ve olguları eğlenceye dönüştürmesi nedeniyle, bireyin kimliğinin merkezini oluşturan inançlar, değerler, düşünceler onun toplumsal aidiyetine etki etmektedir. Televizyon; kişilerin daha fazla eğlence, daha fazla oyun isteyen çocuksu yanlarına seslenmektedir.


#36

SORU:

Kurumlar ve markalar halkla ilişkiler bağlamında televizyondan ne şekilde faydalanır? 


CEVAP:

Günümüzde televizyon kanallarının yirmi dört saat yayın yapması, yeni ve taze program ihtiyacınına neden olmaktadır. Kurumlar ve markalar için bu durum önemli bir halkla ilişkiler fırsatı doğurmaktadır. Toplumun ilgi duyduğu ve markanın da hâlihazırda söz konusu ilgi alanına yönelik çalışmalarının olduğu durumlarda, kurumlar kimi program türlerinin, üretimini üstlenebilir veya sponsorluk, ürün yerleştirme yapabilirler. Burada dikkat edilmesi gereken nokta; üretilecek materyalin reklam olmaması, reklamla özdeş özellikler sergilememesidir. Söz konusu programın içeriği tamamen kuruluşla ilgili olsa bile, kullanılacak dilin bilgilendirici ama rakipleri küçümser tonda olmamasına özen gösterilmelidir. Bu kapsamda yapılacak uygulamayla, televizyon kanallarında pek çok kez yer almak ve hedef kitlede istenilen halkla ilişkiler etkisinin yaratılması mümkündür.


#37

SORU:

Tür (genre) nedir? Açıklayınız.


CEVAP:

Tür, kültürel ve sanatsal etkinliklerin belli özelliklerine göre ayrıştırıldığı kategorilerdir. Tür kavramı Türkçede Fransızcadaki “genre” sözcüğünün karşılığı olarak kullanılır ve aralarında ortak özellikler bulunan varlık ve nesneler topluluğu anlamına gelir. Kavramın ilk kez Antik Yunan’da kullanıldığı düşünülmektedir. Tür, medya ürününün bir çeşidi ya da kategorisidir. Türün, belirli ve temel özellikleri bulunmaktadır. Bu özellikler, belirli bir süre yinelendikten sonra çok iyi anlaşılmış ve tanınmış olmalıdır. Bazen türün, alt türleri yani çeşitlemeleri olabilir. Bütün türler ortaya çıkarıldıkları temel unsurları içeren bir plana sahiptir. Tüm tür örnekleri, her zaman bütün unsurları içermez. Bunlar arasından bazılarını kullanır ve verili bir türün formülünü oluşturan bu unsurlardır. Bunlar, bilinçsizce görmeyi beklediğimiz, izlemekten hoşlandığımız şeylerdir. Ayrıca türün parçalarının toplamından ayrı bir şey olduğu da bilinmelidir. Tür, bu unsurların bir bütün olarak ele alınmasının bir sonucudur.


#38

SORU:

Yayın kuşağı nedir?


CEVAP:

Televizyon kanallarında, yayınlar kuşaklara ayrılmıştır. Yayın kuşağı, program türü ve zaman dilimi bakımından bir kümelenmeyi göstermektedir. Yayın kuşağı kavramı, benzer özellikler taşıyan bir bölümü tanımlamak için kullanıldığı gibi, birtakım özelliklerle sınırlandırılmış bir zaman dilimini tanımlamak için de kullanılmaktadır. İzleyicinin yoğun olduğu zaman dilimi, “prime time” olarak adlandırılırken; içeriğin büyük oranda haber yayınlarından oluştuğu bölüm, “haber kuşağı” olarak adlandırılır. Reklam yayınlarının yer aldığı bölüme, “reklam kuşağı” adı verilirken; sabah saatlerinde yapılan yayınlar için, “sabah kuşağı” adı verilmektedir.


#39

SORU:

Televizyon programlarının sınıflandırmasında göz önünde bulundurulan unsurlar nelerdir?


CEVAP:

Televizyon program türleri, günün koşulları ve teknik olanaklara göre belli sınırlar içinde değerlendirilir. Yapım malzemesi ve teknik özellikleri, amacı ve işlevleri, izleyici kitlesinin durumu, özellikleri ve içerikleri, televizyon programlarının sınıflandırmasında göz önünde bulundurulan unsurlardır.


#40

SORU:

Ülkemizde program türlerine yönelik sınıflandırma ne şekilde yapılmaktadır?


CEVAP:

Ülkemizde yayın kuruluşlarının nasıl çalışacaklarına ilişkin kapsam; Türkiye’de Radyo ve Televizyon Yayınlarının Esas ve Usulleri Hakkında Yönetmelik, 3984 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayınları Hakkında Kanun ile Avrupa Sınır Ötesi Televizyon Sözleşmesi’nde yer alan hükümlere göre saptanmıştır. Ülkemiz özelinde program türlerine yönelik sınıflandırma, Radyo ve televizyon yayınlarını düzenlemek ve denetlemekle görevli özerk bir kuruluş olan, Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) İzleme ve Değerlendirme Merkezi Başkanlığı tarafından yapılmıştır. Buna göre yayın türleri: Haber ve haber programları, spor programları, kültür programları, dini ve moral programlar, eğitim programları, bilgi-eğlenme (Infotainment) programları, gerçek insan yaşamından yola çıkılarak hazırlanan programlar, dramatik programlar, müzik programları, eğlence programları, program tanıtımları, reklamlar ve diğerleri biçiminde sıralanmaktadır


#41

SORU:

Türkiye genelinde en çok hangi programlar izlenmektedir?


CEVAP:

IPSOS tarafından, Türkiye genelinde kır ve kent dâhil olarak yaklaşık 16.600 birey ile yapılan ve her iki yılda bir tekrar edilen, 2014 yılında yapılan Türkiye’yi Anlama Kılavuzu araştırmasına göre, en fazla haberler ve haber programları izlenmektedir; çünkü haberler her gün televizyondan bir veya birden fazla kere takip edilmektedir. Haberlerin ardından ise en çok yarışma programları ve yerli diziler izlenmektedir. Türkiye’de toplumun % 65’i topluma karşı daha sorumlu davranan şirketler görmek istediğini; % 41’i ise siyasi görüşlerinin marka seçiminde etkili olduğunu belirtmiştir.


#42

SORU:

Haber kavramının önemi nedir ve tarihsel gelişimi nasıldır? Kısaca değininiz.


CEVAP:

İnsan içinde yaşadığı toplumda ve dünyada neler olup bittiğinden haberdar olmak isteyen ve yaşadığı evreni tanımak isteğine sahip bir varlıktır. Bu nedenle de haber verme ve alma insanlık tarihi ile başlamış, insanın var olması ile haber gereksinimi kendini göstermiştir. Toplumlar geliştikçe haber almada da gelişmeler olmuş; özellikle teknolojinin hızla gelişimi haber alma yöntemlerini en üst düzeye çıkarmıştır (Aziz, 1989: 50). İmparatorluklar döneminde uzak mesafelerle iletişim ateşin dumanı, aynalar, güvercinler, atlı haberciler gibi tekniklerle yapılmaya çalışılmıştır. Ortaçağ’da Avrupalı tüccarlar Hindistan gibi uzak kıtalardan haber almak için gemilerle seyahat eden habercilerden yararlanmışlardır. Matbaanın icadı gazetenin gelişiminde önemli bir dönüm noktası olmuş; telgrafın bulunması ise haber ajanslarının kurulması ve haber yazımında bir standartlaşmaya yol açmıştır. Radyo ve televizyon haber yazım tekniğinin farklı olmasını gerektirirken; uydularla haberleşme ve Internetin sivillerin kullanımına açılması tüm dünya çapında 7 gün 24 saat canlı, sesli ve görüntülü haber üretimini mümkün hale getirmiş ve haber örgütleri arasındaki rekabeti daha da artırmıştır. Sosyal medya ise haber üretimini herkese açık hale getirmiş durumdadır.


#43

SORU:

Haber kavramı nedir ve özellikleri nelerdir?


CEVAP:

Haber, herhangi bir zamanda geçen olay, fikir ya da sorunun özetidir. İnsanlar arasındaki değer haber alıp-vermeden farklılığı profesyonel bir ekip tarafından hazırlanması ve herhangi bir iletişim aracından yayınlanmış olmasıdır. Haber programları, televizyon programcılığının en popüler türlerinden birini oluşturmaktadır. Haber programları süre bakımından haber bültenlerinden daha uzun olabilmektedir. Bunlar aynı zamanda haber bültenleri içinde de yer alabilen siyaset, spor, sanat, ekonomi, aktüalite gibi farklı konuların daha ayrıntılı şekilde işlendiği türde programlardır


#44

SORU:

Halkla ilişkiler bağlamında "haber" in önemi ve özellikleri nelerdir? Açıklayınız.


CEVAP:

Halkla ilişkiler uzmanlarının, medya tarafından neyin haber değerine sahip olduğu veya olmadığı konusunda bilgileri olması gerekir. Gerçekleştirilecek faaliyetlerin basın bülteni şeklinde, haber yapılması amacıyla medya kuruluşlarına gönderilmesi halkla ilişkiler yazarlığının alanına girmektedir. Burada medya içeriğinin saptanmasında etkili ve yetkili kişilerle kurulacak ilişkiler yani “medya ilişkileri” yine halkla ilişkilerin diğer bir uygulama alanını oluşturur. Yaratılması planlanan etkiye göre, tüm uygulama alanlarının bütünleştirilmiş (entegre) bir şekilde işe koşulması şarttır. Halkla ilişkiler açısından, temsil edilen kurumun medyada olumlu ve istenilen özellikleriyle görünmesi için çalışmalarda bulunmak esasken; medyada görev yapan editörler ve muhabirler açısından halkın haber alma özgürlüğü, kamuoyunun nesnel ölçülerde bilgilendirilmesi esastır. Bu nedenle de halkla ilişkiler tarafından haber değeri taşıyan faaliyetler, medya tarafından haber değeri taşıyan bir etkinlik olarak görülmeyebilir. Halkla ilişkiler bakış açısı ile profesyonel gazetecilik uygulamaları açısından haber değerliliği ölçütleri farklılaşabilir. Bu farklılığın giderilmesi, halkla ilişkilerin medyaya göre neyin haber değeri taşıyıp-taşımadığını öğrenip, ona göre planlama ve yazarlık işlemlerini düzenlenmesiyle mümkün olacaktır. Medya içeriğini oluşturan veya yönetenler açısından haber değeri taşıyan bir hikayeye sahip olması gereken bazı özellikler; çatışma, coğrafi yakınlık, güncellik, yenilik, skandal veya sansasyon içermesi, ilginçlik, şaşırtıcılık, rutin etkinlikler veya yıldönümleri şeklinde sıralanabilir. Haber için, gerçekten vuku bulmuş bir olayın, habercilik kuralları ile ve etik ilkeler temelli kaleme alınması gerekir. Bu kitabın 6. Ünite’sinde detaylı anlatıldığı gibi 5N (ne, nerede, ne zaman, neden, nasıl) ve 1K (kim) sorularının yanıtlarını içeren bir metin olmalıdır.


#45

SORU:

Kültür ve yaşam tarzı programlarının amacı ve içeriği nasıldır? Özetleyiniz


CEVAP:

Geniş kapsamlı eğitsel yayın olarak nitelendirilebilecek olan kültür programlarının amacı, kültürel değerleri aktarmak, tüm dünyadaki kültürlerin tanınmasını sağlamak, bireyi çağdaş kültürel birikimlerle donatmak olarak tanımlanabilir. Bu anlamda haber ve eğitsel nitelikli programlar dışında kalan söz programları bu kümede toplanabilir (Konaşoğlu, 2006). Bu tür programların hazırlanmasındaki temel amaç, toplumun eğitilmesi, bilgi ve kültür düzeyinin geliştirilmesine katkı sağlanmasıdır. Bilimsel ve belgesel temelli hazırlanan bu tür programlarda, eğlence unsuruna pek fazla yer verilmemektedir. Bununla birlikte, eğlendirerek eğitme amacını taşıyan ve bu nedenle eğlence unsuruna yer veren örneklere da rastlamak mümkündür (Cereci,1992: 48). Bilgi-kültür yarışmaları da kültür programı başlığında değerlendirilebilir. Televizyonda yayınlanan ilk yarışma programından bugüne, yarışma programlarına olan ilgi devam etmektedir. Yarışma programları, bilgi ve beceri yarışmaları olarak iki ayrı gruptan oluşmaktadır.


#46

SORU:

Yasaya göre kültür ve yaşam tarzı programları ne sıklıkla yayınlanmalıdır?


CEVAP:

Radyo ve Televizyon Yayınlarının Esas ve Usulleri Hakkında Yönetmelik’e göre, haftalık yayın süresinin en az %5’inin kültür programlarından oluşması şarttır.


#47

SORU:

Çocuk programlarının önemi ve özellikleri nedir? Kısaca değininiz.


CEVAP:

Çocuk programları, yapım açısından en zor hazırlanan program türleri arasında yer almaktadır. Program içeriğinin çocukların algılama düzeylerine göre incelikle düzenlemesi gerekir. Çünkü, bu programların hedef kitlesi olan çocukların yaşları ve eğitim düzeyleri, mesajın ya da program içeriğinin daha yalın ve anlaşılabilir bir şekilde kodlanmasını ve bu doğrultuda yayınlanarak hazırlanmasını gerektirmektedir. Çocuk programlarının işlevli ve başarılı olabilmesi için programın hazırlanması aşamasında çocuk psikolojisinin iyi bilinmesi, gerekli durumlarda pedagog ve psikologlardan yararlanılması gereklidir. Çocuk programlarının hazırlanmasındaki amaç, çocukların eğitimine katkıda bulunmak, onları yaşam koşullarına ve geleceğe hazırlamada yardımcı olmaktır. Çocuk programları, sadece çocuklara yönelik yayın yapan birçok tematik kanalda da yer almaktadır. Bu kanallar arasında sıralanan TRT Çocuk, 2015 yılı içinde aldığı bir kararla, artık bu kanala reklam almama kararı almıştır. Bu durum markaların program sponsorluğu, ürün yerleştirme, vb. pazarlama iletişimi uygulamalarına yönelmelerine neden olacaktır.


#48

SORU:

Müzik ve eğlence yayınlarının özellikleri ve amacı nedir? Kısaca değininiz.


CEVAP:

Televizyondaki müzik ve eğlence yayınları; haber, eğitim, kültür, tanıtım ve reklam içerikli mesajların izlenmesini sağlamak üzere başvurulan bir program türü niteliğindedir. Bir başka deyişle, müzik ve eğlence yayınlarının amacı, diğer yayınların izlenmesi için bir araçtır da denilebilir. Televizyon, görsel ve işitsel bir araç olduğundan, müzik ile birlikte ekrana gelecek görüntülere ihtiyaç duyulacaktır. Televizyonda yayınlanacak her türlü müzik eseri, görüntü eşliğinde olduğu sürece izleyicileri televizyon karşısında tutma olasılığına sahip olacaktır. Kanalların genel yayın amacına bağlı olarak müzik ve eğlence türü programların yeri, önemi ve içeriği değişmektedir. Reklam gelirine ihtiyaç duyan kanallarda, yayınların izlenmesini sağlamak üzere müzik ve eğlence türü programlarına ihtiyaç duyulmaktadır. Her ülkede müzik kanalları farklılık gösterir. Ülkenin kültür yapısı, kanalların seslenmek istediği izleyici kitlelerinin özellikleri, televizyon kanallarının da ne tür müziğe ağırlık vereceğini belirler. Bu belirlemede önemli bir etken de söz konusu kanalın dayanak noktası olan reklam sektörünün durumudur. Daha çok gençlere seslenen bir kanalın bu kitleye seslenen reklamları alacağı da açıktır. Bu bakımdan hedef kitlesi gençlerden oluşan bir marka, bu gençlerin dinlemekte olduğu türde müzik türlerini; sanatçıları içeren bir müzik eğlence programına sponsor olabilir. Özellikle tematik müzik kanallarında, markalar bu türden sponsorluklarda bulunmaktadır.


#49

SORU:

RTÜK’ün sınıflandırmasına göre eğlence programlarının türleri nelerdir?


CEVAP:

RTÜK’ün sınıflandırmasına göre eğlence programları; müzik, yarışma, mizah, parodi, pandomim, güldürü niteliğinde kısa oyun (skeç), müzikli tiyatro, halk dansları ve folklorumuz içinde yer alan eğlence unsurları ve modern danslar, çizgi film, sirk gösterileri, illüzyon vb. etkinliklerin bir veya birkaçından oluşmaktadır. Magazin programları, blok eğlence programları, dramatik ögeler içeren eğlence programları, yarışmalar, gösteriler ve talk showlar da eğlence türü kapsamında değerlendirilmektedir.


#50

SORU:

Dizi filmlerin ortak özellikleri nelerdir?


CEVAP:

Dizi filmlerin ortak özellikleri aşağıdaki başlıklar altında incelenebilir. Bunlar: • Halk hikâyelerinden kaynaklanması, • Mitolojik temellerinin olması, • İroniye dayanması, • Kültür öğelerini yansıtması, • Bireyin toplumsal sorunlarını işlemesi


#51

SORU:

Pembe dizilerin ayırıcı özellikleri nelerdir?


CEVAP:

Pembe dizi diye adlandırılan Soap Opera’ın geçmişi 1930’lu yıllara dayanmaktadır. O yıllarda ABD’de yayınlanan arkası yarınları, Practer ve Gamble firması sponsor olarak parasal açıdan desteklemiştir. Daha sonraları televizyona uyarlanan bu tür, çok kısa bir süre içinde popüler hâle gelmiştir. Pembe diziler bitmek bilmeyen karmaşık olay örgüleri üzerine kuruludur. Düşük bütçeli yapımlar olup genelde aşk, nefret, kavuşamama, entrika, şiddet içerikleri tekrar edilmektedir. Önceleri tek bölümlük olarak hazırlanan bu programlar zamanla yıllar süren diziler hâline gelmiştir.


#52

SORU:

Pembe dizilerin Türkiyede yaygınlaşması ne şekilde olmuştur? Kısaca değininiz.


CEVAP:

Türk izleyicisinin günümüzdekine benzer televizyon dizileriyle buluşmasının başlangıcı, Brezilya yapımlı “pembe diziler”inin satın alınmasıyla olmuştur denilebilir. Bu süreç, Amerikan yapımlı pembe dizilerle devam etmiştir. Bunlar arasında; Virginia, Dallas ve Yalan Rüzgarı örnek gösterilebilir. TRT’nin de desteğiyle üretilen aynı zamanda bir edebiyat uyarlaması olan, “Aşk-ı Memnu” ilk Türk mini dizisidir. 1980’den sonra bu dizileri Denizin Kanı, Kiralık Konak, Sekiz Sütuna Manşet, Merdiven, Üç İstanbul, Küçük Ağa, Kartallar Yüksek Uçar gibi Türk Edebiyatı uyarlamaları takip etmiştir. Daha sonraki yıllarda Kaynanalar, Kuruntu Ailesi, Perihan Abla ve Bizimkiler gibi içinde komedi unsurunu da barındıran diziler yapılmıştır


#53

SORU:

Spor programlarının önemi ve özellikleri nedir? Kısaca değininiz.


CEVAP:

Spor programları en fazla izleyici çeken programlar arasındadır. Futbol, basketbol ve voleybol karşılaşmalarında yaşanan heyecan, izleyiciler için büyük önem taşır. Değişik kamera açıları ve ölçeklerinin kullanımı ve uzmanların yorumları ile izleyiciler karşılaşmaları daha iyi anlar. Bu nedenle televizyon kanallarının spor yayınları önemlidir. Çünkü karşılaşmaların canlı olarak yayınlanması ve milyonlarca izleyiciye ulaşması televizyon kanallarının reklam gelirlerinde önemli bir artışa neden olmaktadır. Ayrıca spor aktivitelerinin televizyon kanallarında gösterimi, halkın spora karşı ilgisinin artmasına neden olmuştur. Günümüzde artık spor toplumsal yaşamın önemli bir uzantısı olmanın yanı sıra popüler kültürün de önemli bir parçasıdır


#54

SORU:

Spor programlarının türleri nelerdir?


CEVAP:

Spor programlarının; spor bülteni, spor haber programları, spor karşılaşmaları, spor eğitim programları, spor belgeselleri, spor magazin programları, vb. farklı türleri bulunmaktadır


#55

SORU:

İşledikleri konulara göre belgesellerin türleri nelerdir?


CEVAP:

İşledikleri konulara göre belgesellerin; haber filmi, doğa belgeselleri, toplumsal içerikli belgeseller, tanıtım-reklam amaçlı belgeseller, vb. türleri bulunmaktadır.


#56

SORU:

Zaman içerisinde belgesellerin amacı ve tanımı nasıl bir seyir göstermiştir?


CEVAP:

Belgesel türünün tanımı, televizyonun gelişim tarihiyle paralel bir değişim göstermiştir. Özellikle kamu hizmeti yayıncılığının önce Batı Avrupa’da, daha sonraları dünyanın diğer bölgelerinde yaygınlaşması ile birlikte bilgilendirme, eğitme ve eğlendirme gibi amaçlar genelde kamu hizmeti yayıncılığı özelde ise belgesel için kullanılır. 1920’li yılların başından itibaren Gierson’un yaklaşımları çerçevesinde gelişen belgeselcilik geleneğine göre, belgesel programların açık sosyal amaçları ve demokratikleştirme işlevleri bulunmaktadır.


#57

SORU:

Kuşak programlarını nasıl tanımlayabiliriz?


CEVAP:

Bugün RTÜK sınıflandırması içinde kuşak program, toplumun farklı kesimlerindeki izleyiciye yönelik bilgi, açıklama ve ilgi çekici canlı müzik parçaları ile oluşturulan programlar şeklinde tanımlanır. 


#58

SORU:

Kuşak programların özellikleri nelerdir? Kısaca değininiz.


CEVAP:

Kuşak programların içeriği, kadınlar, erkekler, gençler, yaşlılar; anneler, babalar; belirli bir inanç grubu için yapılandırılabilir. Kuşak programlarda, izleyicileri ilgilendiren şahsi ve sosyal konuların, kişinin ve toplumun günlük pratiklerinin, belirlenen amaç, hedef ve ilkelere uygun olarak, bir veya birden fazla sunuş tekniği ile işlenmesi ve bunun kendi içinde bir bütünlüğü olması gerekmektedir.


#59

SORU:

Kadın programlarının önemi ve özellikleri nelerdir? 


CEVAP:

Kadın programları son yıllarda en çok tartışılan ve en çok eleştirilen program türlerindendir. Bunun nedeni kadın programlarının yerleşik değerleri sürdürüp kültür endüstrisinin bir ürünü olmuş olmalarıdır. Hemen her kanalda farklı alt türleri gözlemlenen kadın programlarının uzun yıllardan beri devam etmesi, tercih edildiklerini göstermekte ve izlenilirlik oranlarının oldukça yüksek olduğunu kanıtlamaktadır. Evdeki kadına yönelik bu programlar ev işlerinin tamamından sorumlu tutulan bu kadınların, genelde dışarısı ile tek bağlantısı hâline gelmektedir. Böylece televizyon evdeki kadının tek sosyalleşme aracı konumundadır. Bu programlar sosyal güvenlik, konut, toplum içinde yaşamanın kuralları, gençlerin korunması yaşlılık ve emeklilik, milli menfaatler gibi konuları içermenin yanı sıra pratik bilgiler, ev ekonomisi, çocuk eğitimi ve sağlığı, beslenme, sağlıklı aile içi ilişkilerin topluma kazandırdıkları, toplumsal yozlaşmaya karşı alınacak tedbirler, aile içi uyum ve mutluluğun şartları gibi konuları kapsar. Kadın programlarında ailenin toplumun temeli olduğunu kadının yerinin ise aile olduğununun altı çizilmektedir. 2000’li yıllardan itibaren, özel televizyon kanalları evdeki kadın izler kitle için hazırladıkları programları bilindik içeriklerinin dışına çıkarmışlardır. Böylece kadın programları da kendi içinde alt türlere ayrılmıştır. Bunlar, kadın reality show programları, evlilik programları ve geleneksel söylemi devam ettiren sohbet programları olarak sıralanabilir.


#60

SORU:

Dini içerikli programların içeriği ve özellikleri nelerdir?


CEVAP:

Kişilerin ve toplumun manevi yönünü, dini inancını konu eden yapımlar son on yılda Türk televizyonlarında yoğunluk kazanmıştır. Diğer program türleriyle kaynaşmış; sohbet, tartışma, eğitim yönüyle dini içerikler izleyiciye sunulmaktadır. Türkiye’de toplumun çoğunluğu İslam dini inancında olduğu için programlar ağırlıklı olarak İslam dini çerçevesinde yapılmaktadır. Dini içerikli programlar, dini tören yayınları, dini sohbet programları, dini eğitim programları şeklinde ekranlarda yer almaktadır.


#61

SORU:

Sohbet ve tartışma programlarının özellikleri nelerdir? Kısaca değininiz.


CEVAP:

Televizyon kanallarındaki bir program türü de sohbet ve tartışma programlarıdır. Burada, programı sunan ve sohbet/tartışmaya yön veren medya mensupları moderatörlük görevini üstlenirler. Bir veya daha fazla moderatör, konuklarına çeşitli sorular yönelterek içeriği yansıtır. Program tek bir konukla yapılabileceği gibi, daha fazla sayıda katılımcının olduğu ve izleyicilerin de stüdyodan veya telefon, İnternet veya sosyal ağlar üzerinden sorularını yöneltebildiği biçimlerde de gerçekleşmektedir. Sohbet programları genelde farklı yayın kuşaklarında ve faklı temalarda ekranlarda yer almaktadır. Özellikle sabah ve öğleden sonra kuşağında içinde yemek tariflerinin yanı sıra uzman konuklar eşliğinde çocuk gelişimi, dengeli beslenme, sağlık sorunları ile başa çıkma, güzellik, zayıflama teknikleri ve dikiş, nakış, örgü gibi konulara yer veren bilgilendirici bir içeriğe sahip olan sohbet programları bulunmaktadır. Bunun yanı sıra, spor, politika, sağlık, ekonomi, haber, eğlence, yaşam tarzı, moda, sanat, vb. hemen her konunun işlendiği iç ve dış çekimle gerçekleşen sohbet programları mevcuttur. Haber bültenleri kapsamında gerçekleşen sohbetler de aynı kapsamdadır.


#62

SORU:

Televizyon programlarında sponsorluk nasıl tanımlanmaktadır?


CEVAP:

Türkçe karşılığı kefil, desteklemek, himaye etmek olarak kullanılan sponsor sözcüğü İngilizce kökenli bir kavramdır. Kuruluşların ve kişilerin, çalışma alanı ile doğrudan ilişkisi olmayan konulara destek sağlamasına, sponsorluk adı verilmektedir. Söz konusu, duruma ya da etkinliğe desteği daha fazla olan sponsora ana sponsor denilmektedir. RTÜK’ün 6112 sayılı yasasında sponsorluk yerine “program desteklemesi” ifadesi yer almaktadır. Burada sponsorluk, “yayın hizmetinin sağlanmasıyla veya görsel-işitsel eserlerin üretimiyle bağlantılı olmayan gerçek veya tüzel kişilerin adını, markasını, logosunu, imajını, faaliyetlerini veya ürünlerini tanıtmak amacıyla programlara yönelik yaptığı her türlü katkı” olarak tanımlanmaktadır.


#63

SORU:

Sponsorluğun halkla ilişkiler açısından amaçları nelerdir?


CEVAP:

Sponsorluğun halkla ilişkiler açısından amaçları, faaliyetlerini istendik yönde bir imaj oluşturmak, kurum kimlikleri sağlamlaştırmak, halkın gözünde itibarlı kuruluş olarak algılanmak, faaliyette bulunduğu topluma faydalı olmak ve ilgili hedef kitlede farkındalık yaratmak, güven sağlamak, kamuoyu desteği olarak sıralanmaktadır.


#64

SORU:

Kitle iletişim araçlarında yer alan programlara yapılan sponsorluk ne şekilde gerçekleşmektedir?


CEVAP:

Kitle iletişim araçlarında yer alan programlara yapılan sponsorluk da sponsorluk türlerinden sadece birini oluşturmaktadır. Sponsorluğun kapsamı, niteliği ve tarafların birbirlerine karşı sorumlulukları, sponsorluk anlaşması ile kesinleştirilmektedir. Sponsorluk anlaşmasında yapım-üretim (prodüksiyon) giderlerini azaltacak bir malzeme, ekipman vb. tedariği gerekiyorsa, bu gerekenler televizyon programında gösterilir ancak marka adı, logo, ambalaj vb. sponsoru belirgin bir biçimde tanımlayan unsurlar gösterilmez. Sponsor isimleri, program başlarken ve biterken, programlar, diziler arasında reklam kuşaklarına girerken ya da çıkarken gösterilir. Sponsor olunan televizyon programının yayını esnasında, program bitene ya da program herhangi bir sebeple kesilene dek sponsorların isimleri ya da başka herhangi bir unsuru açıkça gösterilmez. Yani sponsorlukta marka ve onunla çağrıştıran kimi unsurlar, söz konusu programın içeriğinde yer alabilir ancak sponsor isimleri ve marka adı bu içeriğe dâhil edilmez.


#65

SORU:

Program desteği olarak da adlandırılan televizyon programlarındaki sponsorluğun özellikleri nelerdir?


CEVAP:

Program desteği olarak da adlandırılan televizyon programlarındaki sponsorluk, yapımı ya da yayını gerçekleştirilecek televizyon programlarının veya bu programlarda kullanılan görsel-işitsel malzemelerin üretimi dışında faaliyette bulunan gerçek veya tüzel kişilerin, kendi adını, markasını, logosunu veya faaliyetlerini tanıtmak amacıyla bir programın finansmanına doğrudan veya dolaylı olarak, ayni, nakdi veya sair suretlerle destek olmaları şeklinde tanımlanmaktadır


#66

SORU:

Sponsorluk kararı alınmasında dikkat edilecek başlıca unsurlar nelerdir?


CEVAP:

Sponsorluk kararı alınmasında dikkat edilecek başlıca unsurlar; sponsor olunan etkinliğin propaganda değerinin olması; sponsorluk hedeflerinin markanın konumlandırma politikasına uygunluğu; etkinlik amaçlarının, etkinlik mesajının, etkinlik izleyicileri ile markanın tutundurma planındaki hedefler ve markanın hedef pazarları arasında uyum olması, sponsor olunacak etkinliğin yeni ve yaratıcı olması; her zaman şart olmamakla birlikte etkinliğin kurum veya markayla bağdaştırılması, olarak listelenebilir.


#67

SORU:

Marka yerleştirme nedir, ne amaçla ve ne şekilde gerçekleştirilir?


CEVAP:

Marka yerleştirme, televizyon programı içeriğine bir kurumu ya da markayı temsil edecek unsurların fark edilecek biçimde, bedeli ödenmek şartıyla ve belli kurallar dahilinde, görsel işitsel ya da hem görsel hem işitsel olarak yerleştirilmesini tanımlayan bir ticari iletişim türüdür. Marka yerleştirme uygulamaları, markanın hatırlanmasını sağlamak, markaya ilişkin farkındalık ve olumlu tutum oluşturmak, markaların tanınmalarını ve bilinmelerini sağlamak, vb. amaçlara ulaşmak için gerçekleştirilmektedir.Marka yerleştirme uygulamasında markayı tanımlayan unsurlar (logo, logo, isim, ambalaj vb. diğer çağrıştırıcı unsurlar) sadece işitsel, sadece görsel, bazen de hem işitsel hem görsel yöntemlerle tüketicinin ayırt edebileceği biçimde içeriğe yerleştirilmektedir. Televizyon program türlerinden drama ve dizilerde bu uygulamaya rastlanmaktadır.


#68

SORU:

Ürün yerleştirmenin, reklam ve sponsorluk uygulamasından farkı nedir?


CEVAP:

Ürün yerleştirme uygulamasında bedeli ödenmiş mesajlar yapıtın içine/içeriğe yerleştirilir. Bu yönüyle ürün yerleştirme, reklam ve sponsorluk uygulamasından ayrılmaktadır