Gastronomi Tarihi Ara 2. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Aşağıdakilerden hangisi "Nemli sıcaklıkta pişirme açıklanacak olursa, bunun geçirgenliği önlenmiş yani içine konulan sıvıyı alt tabakaya geçirmeyecek hâle getirilmiş çukurlara döşenen sıcak taşların üzerine su konulup taşların ısısını suya transfer etme, yeniden ısıtılmış taşlar koyarak suyu kaynar duruma getirme ve eti bunun içinde pişirme" yöntemidir?
Közleme |
Tandır |
Haşlama |
Kızartma |
Buharlama |
Nemli sıcaklıkta pişirme açıklanacak olursa, bunun geçirgenliği önlenmiş yani içine
konulan sıvıyı alt tabakaya geçirmeyecek hâle getirilmiş çukurlara döşenen sıcak taşların üzerine su konulup taşların ısısını suya transfer etme, yeniden ısıtılmış taşlar koyarak suyu kaynar duruma getirme ve eti bunun içinde haşlama yöntemidir. Doğru cevap C'dir.
2.Soru
Mezopotamya bölgesine ait yeme-içme kültürü hakkında bilgiler veren ipuçları hangisinde doğru olarak verilmiştir?
Çömlekler, hamur teknesi |
Kerpiç fırın, kil toplar |
Av aletleri, saban |
Pulluk, tabletler |
Freskler, evcilleştirilmiş hayvan fosilleri |
Mezopotamya bölgesindeki arkeolojik kazılardan mutfakla ilgili elde edilen araç-gereç ve mimari kalıntılar, freskler, evcilleştirilmiş hayvan fosilleri, keramikler, tohumlar ve bunların yanında özellikle tabletler ve yazıtlarla birlikte efsane gibi anlatılar, eski dönemlerde bir bölgedeki yeme-içme kültürü hakkında ipuçları vermektedir.
3.Soru
Mezopotamya’da ekonomik nedenler ile ortaya çıkan yazı yaklaşık hangi tarihte ortaya çıkmıştır?
M.Ö. 3200 |
M.Ö. 3100 |
M.Ö. 3000 |
M.Ö. 2900 |
M.Ö. 2800 |
Mezopotamya’da ekonomik nedenler ile ortaya çıkan yazı M.Ö. 3200 gibi ortaya çıkmıştır.
4.Soru
Tilki, tavşan, kunduz ve yaban domuzu ilk olarak aşağıdaki bölgelerden hangisinde ilk olarak görülmüştür?
Güneydoğu Anadolu |
Doğu Anadolu |
Orta Anadolu |
Mısır |
Aşağı Mezopotamya |
Güneydoğu Anadolu’da kızıl geyik, ceylan, karaca, yaban sığırı, yaban domuzu, tilki, tavşan, kuş türleri, kaplumbağa, ayı, sansar, kunduz, yabanı at ve tatlı su balıklarının da yaşadığı; fıstık, badem, üzüm gibi bitkilerin bulunduğu arkeozoolojik ve arkeobotanik olarak saptanmıştır. Ancak bunların hangilerinin beslenme için kullanıldığı tam olarak bilinememektedir.
5.Soru
Etlerin denatürasyonu yaklaşık kaç derecede gerçekleşir?
30 |
50 |
70 |
90 |
110 |
Etlerin denatürasyonu yaklaşık olarak 70 °C gibi çok düşük bir sıcaklıkta gerçekleşir.
6.Soru
Çatalhöyük'teki evlerin içindeki kilden yapılmış kubbeli fırın veya ocaklarla ilgili aşağıdaki önermelerden hangisi yanlıştır?
Çatalhöyük insanları, ölülerini fırın veya ocağın bulunduğu kirli alanın tam kaşısında görece temiz olan evin kuzeyine gömmüştür. |
Çanak çömleklerin içine konulan ateşte ısıtılmış kil topları ile pişirme yapılmıştır. |
C¸atalhöyük’te rastlanılan kilden yapılmış kubbeli fırınlar ile açık ocakların evin güney kısmında, fırınların duvara bitişik, ocakların ise güneydeki duvardan biraz daha uzakta inşa edilmiştir. |
Küçükbaş hayvanlardan elde edilen yağların saklandığı kaplar ile pişmiş topraktan yapılmış günlük kullanım kaplar ocak ve fırınların yanındadır. |
Çatalhöyük'te pişirme tekniğinde ateşte ısıtılmış kil toplarının kullanımı, günümüzde Neolitik Çağ'ı yaşayan yerlilerin pişirme tekniği ile farklılık göstermektedir. |
Evlerin mimarisinde görülen ve beslenmeyle ilgili bir niteliktir. Hodder’ın belirttiğine göre kazıda ortaya çıkarılan evlerin güney kısımlarında kilden yapılmış kubbeli bir fırın ya da ocak bulunmaktadır. Bu kesim, evlerin kirli alanı olarak kabul edildiğinden, yerleşim içi bir ölü gömme geleneğine sahip C¸atalhöyük insanları, ölülerini bu kesimin karşısında yani kuzeyde bulunan görece temiz alanlardaki platformların altına gömmektedir. Burada beslenme ile ilgili verilerin yanı sıra C¸atalhöyük insanının ruh dünyası ve inanç sitemiyle ilgili veriler de arkeologların karşısına çıkmaktadır. Gündelik yaşam ya da ocak ve fırınların dünyevi kullanımı ile inançla ilgili etkinliklerin bir aradalığı dikkat çekmektedir.
C¸atalhöyük’te rastlanılan kilden yapılmış kubbeli fırınlar ile açık ocakların evin güney kısmında, fırınların duvara bitişik, ocakların ise güneydeki duvardan biraz daha uzakta inşa edildiği, içlerinde ve yanlarında, ısıtmada kullanıldığı düşünülen kil topların bulunduğu saptanmıştır. Fırınların ve ocakların yanında bulunanlar sadece kil toplar değildir. İçine tahılların ve baklagillerin konulduğu depo çukurları, koyun ve keçi gibi küçükbaş hayvanlardan elde edilen yağların saklandığı kaplar ile pişmiş topraktan yapılmış günlük kullanım kapları da ocak ve fırınların yakınında ortaya çıkarılmıştır. Ancak bu çanak çömleklerin pişirmede doğrudan kullanılmadığı, bunun yerine ateşte ısıtılan kil topların bu kaplar içine konularak pişirme yapıldığı saptaması da yapılmaktadır. Bu türden bir pişirme tekniği etnolojik incelemelerden de bilinmektedir. Günümüzde Neolitik C¸ağ’ı yaşayan çoğu yerli toplukları yiyecek pişirirken önce taşları kızdırıp sonra da onları suyu ısıtmak için kaba koymakta ya da ısınsın diye etin üstüne yaymaktadır. O¨rneğin, Polinezya’da yaşayan Tikopya yerlileri özel bir yemek hazırlarken ocaklarda taşları kızdırmaktadır. Daha sonra bu taşları dışarı çıkarıp yaymakta ve üzerlerine dev boyutlardaki kulkas denilen bitkinin yapraklarını atmakta, rendelenmiş muzla birlikte pişirilecek esas yemek bu yaprakların üzerine konulduktan sonra tekrar yapraklarla kapatılarak bir fırın oluşturmakta ve yemek burada kendi suyuyla pişmektedir. Bu türden etnoarkeolojik verilerle karşılaştırıldığında C¸atalhöyük’te taş yerine kilden yapılmış topların kullanıldığı anlaşılmaktadır.
7.Soru
Yemek yapma ile ilgili olarak anlatılan pişirme teknikleri dışında eklenmesi gereken en önemli nokta bir bitkisel besin maddesi ile bir hayvansal besin maddesinin bir araya getirilmesi suretiyle yeni bir ürünün ortaya çıkarılması sürecidir. Bir diğer deyişle buğday ve arpanın ana vatanı olan Güneydoğu Anadolu’da bu iki ürünü öğütüp suyla karıştırarak değişik hamur veya bulamaçlar yapılmış bu bulamaç etle karıştırılmış olabilir. Bunun yanı sıra çimlenmiş arpadan bira, buğdaydan boza benzeri Fermentatif ürünler de yine Güneydoğu Anadolu’da geliştirilmiş olabilir. Bu tahminlerin maddi kanıtları nerede bulunmuştur?
Can Hasan |
Göbeklitepe |
Çatalhöyük |
Aşıklıhöyük |
Boğazköy |
Yemek yapma ile ilgili olarak anlatılan pişirme teknikleri dışında eklenmesi gereken en önemli nokta bir bitkisel besin maddesi ile bir hayvansal besin maddesinin bir araya getirilmesi suretiyle yeni bir ürünün ortaya çıkarılması sürecidir. Bir diğer deyişle buğday ve arpanın ana vatanı olan Güneydoğu Anadolu’da bu iki ürünü öğütüp suyla karıştırarak değişik hamur veya bulamaçlar yapılmış bu bulamaç etle karıştırılmış olabilir. Bunun yanı sıra çimlenmiş arpadan bira, buğdaydan boza benzeri Fermentatif ürünler de yine Güneydoğu Anadolu’da geliştirilmiş olabilir. Bu tahminlerin maddi kanıtları ise Göbeklitepe’de 1995’ten 2013’e kadar ortaya çıkarılan kireç taşından yapılmış, yaklaşık 160 ile 240 litre arasında hacimleri olan yedi adet çok büyük tekne içinden alınan örnekler üzerine yapılan analizlerdir. Bu teknelerden altısı Akeramik Neolitik dönemin ikinci evresi sayılan B evresine ait tabakada yani günümüzden yaklaşık 10.800 yıl öncesine aittir.
8.Soru
İnsanoğlunun sahip olduğu beş duyudan hangisi doğal tarih zekâsının gelişiminde etkili olmuştur?
Görmek |
Duymak |
Koklamak |
Tatmak |
Hissetmek |
İnsanoğlunun sahip olduğu beş duyu içinde tat alma ile ilgili olanı insanın bilişsel gelişiminde, özellikle doğal tarih zekâsının gelişiminde ve bu zekâ sayesinde doğa ile ilgili bilgilerin edinilmesinde oldukça önemli bir rol oynamıştır.
9.Soru
Levi-Strauss; “Vahşiler (Yabaniler)” adını verdiği araştırmada, yiyecekler ile kültür arasındaki bağlantıyı ikili zıtlıklarla açıklamaya çalışmıştır. Aşağıdakilerden hangisi bunlardan biri değildir?
Ateşte kızarmış-haşlama |
Çiğ-pişmiş |
Dönüşmüş-dönüşmemiş |
Taze-bayat |
Kültür-doğa |
Levi-Strauss; “Vahşiler (Yabaniler)” adını verdiği araştırmada, yiyecekler ile kültür arasındaki bağlantıyı; Çiğ-Pişmiş, Çiğ-Çürümüş, Dönüşmüş-Dönüşmemiş, Kültür-Doğa, Ateşte Kızarmış-Haşlama gibi ikili karşıtlık sistemini kullanarak açıklama yoluna gitmiştir. Bu modellemenin temelinde ayırt edici özelliklerin çift zıtlığı bulunmaktadır. Pişmiş yemek, çiğ yemeğin kültürel olarak dönüştürülmüş hâlidir, diğer yandan çürük yemek hem çiğ yemeğin hem de pişmiş yemeğin doğal olarak dönüşmüş hâli şeklinde yorumlanmaktadır.
10.Soru
Carpaccio ve sashimi yiyeceklerinin ortak özelliği nedir?
Aynı ürünlerden yapılır. |
Aynı ülke ile tanınır. |
İkisi de tatlı türüdür |
Ortak özellikleri yoktur. |
İkisi de günümüze aynı dönemden miras niteliğindedir. |
Carpaccio, sashimi ve çiğ köfte günümüze aynı dönemden miras niteliğindedir.
11.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Eski Mezopotamya’da tapınaklarda ibadet ve şükür amacıyla kansız kurban olarak kullanılan ürünlerden değildir?
Değerli taşlar |
Güzel koku veren otlar |
Meyve nektarları |
Ağaç dalları |
Tütsüler |
Üretilen ürünlerin bir kısmı da tapınaklarda ibadet ve şükür amacıyla kullanılmış ve duaları desteklemek amacıyla dönemin tanrılarına sunulmuştur. Dualardan sonra tapınaklarda gerçekleştirilen en yaygın ibadetler adak ve kurbanlar olmuştur. Bunlar, kanlı ve kansız olmak üzere ikiye ayrılmıştır. Adak ve kurbanlar, tanrının hoşuna giden ve onu teskin eden tanrısal yiyecekler olarak görülmüştür. Kanlı kurbanlar, tanrıların memnuniyetlerini kazanmak, ilgi ve yardımlarını elde etmek ve herhangi bir felakete maruz kalmamak için bazı hayvanların boğazlanmasıyla yapılmıştır. Tanrının en çok hoşuna gidecek kurbanın küçükbaş hayvan olduğuna inanılmıştır. Bu yüzden kesilen kurbanlar genellikle koyun, kuzu ve oğlak olmuştur. Fakat bunun yanında diğer hayvanların da kurban olarak kesildiği anlaşılmaktadır. Tanrılara büyük kurbanların takdimi, gösterişli merasim ve törenlerle yapılmıştır. Kutsal kabul edilen boğa, özel ritüellerle ve belli merasimlerde kurban edilerek sunulmuştur. Kansız kurban ise meyve, sebze, çeşitli bitkiler ve tarım arazilerinden yetiştirilen ürünlerden, şarap, su, zeytinyağı, meyve nektarları ve çeşitli sıvı özlerinden, güzel koku veren ot, ağaç dalları ve tütsülerden oluşmuştur.
12.Soru
Yeme-içme uğraşısında kullanılan ilk aletleri yaratan insanlar aşağıdakilerden hangisidir?
Homo habilis |
Homo erectus |
Homo sapiens |
Homo neanderthalensıs |
Austroluphıtecus aferensıs |
Austroluphıtecus aferensıs’ten sonra ortaya çıktığı düşünülen ve günümüzden yaklaşık 2,5 milyon yıl önce yasamış, ilk taş aletleri ürettiği için Homo habılıs (becerikli/yetenekli-şanslı) olarak adlandırılan canlı belki de dünyanın ilk kültür ürünlerini üretmiştir. Homo habilis, doğada var olan bitkilerin yenebilen kısımlarını toplayıp tüketmenin yanı sıra hayvansal protein gereksinimin kendinden daha güçlü canlıların avlayıp yediği ve ardında kemik ve kıkırdak doku gibi kısımlarını bıraktıkları hayvan leşlerinden sağlamaktaydı. Arkeolojik verilerin gösterdiğine göre Doğu Afrika’da Olduvaı Nehri vadisinde yasayan Homo habilis belki de bu nedenle yeme-içme uğraşısında kullanılan ilk aletleri yaratan insansıdır.
13.Soru
Çatalhöyük’ün beslenmedeki önemini ortaya koymak için arkeobotanik, arkeozoolojik ve etnoarkeolojik bazı incelemeler yapılmış, bunun sonunda da Çatalhöyük flora ve faunasına ilişkin önemli bilgilere ulaşılmıştır. Aşağıdakilerden hangisi bu bilgilerden dolaylı olarak çıkarılamaz?
Çatalhöyük’te beslenme adına keşfedilebilecek herhangi bir bilgi kalmamıştır |
Hititler gelmeden önce Anadolu, kültürel açıdan belirli bir olgunluğa erişmiştir. |
O dönem insanının farklı besin maddelerine yönelmesinde, bazı besin maddeleri karşısındaki biyolojik durumları etkili olmuştur. |
Besinleri pişirmede kullanılan araçlara beslenme dışında sosyolojik anlamlar da yüklenmiştir. |
Yapılan tüm araştırmalara rağmen henüz doğruluğu kanıtlanamayan bilgiler de söz konusudur. |
Hititler Anadolu’ya geldiklerinde, yaşamanın zorluklarını ve kolaylıklarını bilen, bölgeyi iyi tanıyan dolayısıyla belirli bir kültürel olgunluğa erişmiş bir toplulukla karşılaşmıştır. O dönem insanında laktoz intoleransı olarak adlandırılan ve sindirim sistemi ile süt arasındaki biyolojik hassasiyeti nitelendiren durum, peynir ve yoğurt gibi besin maddelerinin tüketilmeye başlanmasında etkili olmuştur. Besinleri pişirmede kullandıkları ocak ve fırın yalnızca işlevsel faydasıyla değil sosyalleşme, ev içi kültür ve yerleşik yaşama arasındaki bağları temsil etmesiyle de dikkat çekmektedir. Çatalhöyük’te yapılan arkeobotanik, arkeozoolojik ve etnoarkeolojik incelemelere rağmen hala netleşmemiş bilgiler de bulunmaktadır. Örneğin ardıç, sumak, kapari gibi bitkileri bilinçli şekilde toplayıp toplamadıkları ya da mayalı ekmek teknolojisini bilip bilmedikleri konuları henüz kesinlik kazanmamıştır. Bu nedenle beslenme adına hala keşfedilebilecek bilgiler vardır.
14.Soru
İnsanı kültürel, toplumsal ve biyolojik çeşitliliği içinde anlamaya; insanların başlangıcından beri değişik koşullara nasıl uyarlandığını, bu uyarlanma biçimlerinin nasıl gelişip değiştiğini, çeşitli küresel olayların bu uyarlanmaları nasıl dönüştürdüğünü görmeye ve göstermeye çalışan bilim dalı aşağıdakilerden hangisidir?
Nümizmatik |
Etnografi |
Antropoloji |
Kültür |
Sosyoloji |
Antropoloji: En kısa tanımıyla insan çeşitliliğinin bilimidir. İnsanı kültürel, toplumsal ve biyolojik çeşitliliği içinde anlamaya; insanların başlangıcından beri değişik koşullara nasıl uyarlandığını, bu uyarlanma biçimlerinin nasıl gelişip değiştiğini, çeşitli küresel olayların bu uyarlanmaları nasıl dönüştürdüğünü görmeye ve göstermeye çalışır.
15.Soru
Aşağıdakilerden hangisi "Protein veya nükleik asitlerin doğal yapısında mevcut olan bazı yapıların fiziksel veya kimyasal yolla bozunmaları ve kimyasal yapılarının değişmesi" anlamına gelmektedir?
Denatürasyon |
Piroteknoloji |
Etnoarkeoloji |
Közleme |
Haşlama |
Denatürasyon, Protein veya nükleik asitlerin doğal yapısında mevcut olan bazı yapıların fiziksel veya kimyasal yolla bozunmaları ve kimyasal yapılarının değişmesidir. Yumurtanın pişirilmesi veya etin kızartılması buna örnek olarak verilebilir. Doğru cevap A'dır.
16.Soru
Aşağıdaki evrelerden hangisi insanlığın tarih öncesi devirlerindeki besin üretimi evresinde meydana gelmektedir?
Seçici avlanma |
Standart olmayan aletler evresi |
Standart aletler evresi |
Sınırlandırılmış dolaşım |
İlk ölü gömme uygulamaları |
Diğer seçeneklerde verilen tüm evreler "besin derleme evresinde" bulunmaktadır.
17.Soru
I-Ekilen ana bitkiler; emmer buğdayı, ekmeklik buğday ve kabuksuz arpadır.
II-Isı kaynağı olarak tezek, odun ve kömür kullanılmaktadır.
III-Hayvansal ürünlerin çoktan aza tüketim sıralaması; koyun, sığır ve keçidir.
IV-Dini sebeplerle avlanma için yalnızca karadaki canlılar tercih edilmiştir.
Çatalhöyük’ün flora ve faunasına ilişkin yukarıdaki önermelerden hangisi/hangileri doğrudur?
Yalnız I |
I ve III |
II ve IV |
I, II ve III |
Hepsi |
Çatalhöyük’te ekilen ana bitkiler emmer buğdayı, ekmeklik buğday ve kabuksuz arpadır. Isı kaynağı olarak tezek ve odun kullanılmakta hayvansal ürünlerden de en çok koyun, ardından sığır ve en az da keçi tüketilmektedir. Avlanma konusunda ise karada olduğu gibi akarsu ve göllerde de avlanılmaktadır.
18.Soru
Aşağıdakilerden hangisi "baklagiller" ile ilgili yanlış bir bilgidir?
Baklagiller azot açısından zengindir. |
Baklagiller azot ihtiyacını hava ve topraktan sağlamaktadır. |
Baklagiller ailesinin büyük çoğunluğu paleolitik çağda ortaya çıkmıştır. |
Baklagilleri evcilleştirirken insanın karşılaştığı en büyük sorun yabani bitkilerin tohum zarflarının kolayca açılmasıdır. |
Baklagiller hem bünyelerinde azot barındırarak hem de ekildikleri toprağı azot açısından zengin hâle getirerek çift yönlü bir yarar sağlamaktadırlar. |
Baklagil ailesinin büyük bir çoğunluğu eski dünyada Neolitik Çağ’dan hatta belki de daha öncesinden beri bilinmektedir.
19.Soru
Avcı-toplayıcı beslenme biçimi hangi dönemde ortaya çıkmıştır?
Homo erectus dönemi |
Homo habilis dönemi |
Homo sapiens dönemi |
Austroluphitecus aferensis dönemi |
Homo neanderthalensis dönemi |
Homo erectus’un beslenme alanına katkısı sadece ateş kullanmaya başlamış olması değildir. Bunun yanı sıra daha önce değinildiği gibi leş yiyicilikten avcılığa geçiş süreci de bu dönemde hızlanmıştır ve dolayısıyla insan beslenmesinde çok uzun bir dönemi kapsayacak avcı-toplayıcı beslenme biçimi de bu dönemde ortaya çıkmıştır denilebilir.
20.Soru
Mutasyona uğradığı fark edilerek ilk ekimi yapılan ürün aşağıdakilerden hangisidir?
Arpa |
Baklagiller |
Fıstıkgiller |
Buğday |
Mısır |
Bugün değişik türleri olan bütün buğdayların atası olan Eınkorn ve Emmer buğdaylarının ortaya çıkmasını sağlayan bu mutasyon, Urfa Karacadag’dakı yabanı buğdaylarda ortaya çıkmış ve insanın doğayı gözlem gücüyle yanı doğal tarih zekâsı sayesinde elde ettiği bilgilerle bu türden mutasyona uğramış buğdayları seçerek ekmeye başlaması tarımın da başlangıcı olmuştur. Bu yeni bilgi ve yeni buğday türleri kısa zamanda ve çok hızlı biçimde Güneydogu Anadolu ve Mezopotamya’nın hemen her yerine yayılmıştır.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ