Rekombinant DNA teknolojisinde en önemli unsur çift zincirli DNA’nın bazı bölgelerini tanıyarak kesen restriksiyon enzimlerinin ve kırık DNA parçalarının uçlarını birleştiren ligaz enziminin varlığıdır. Biyokimyada, ligaz (bağlanmak veya yapışmak anlamında), iki büyük molekül arasında bir kimyasal bağ oluşturarak onları birleştiren bir enzimdir.

İki gen bakımından heterozigot genotipin, dominant ve resesif allelerinin aynı kromozomda kalıtıldığı bağlı gen kalıtımına trans genler denir.

Memelilerde dişiler sadece tek bir cinsiyet kromozomu yani X kromozomunu bulunduran gamet hücrelerinden oluştuğu için homogametik, erkekler ise iki farklı yani X ve Y cinsiyet kromozomu taşıyan gametlerden oluştuğu için heterogametiktir.

Doğru cevap A seçeneğidir.

Rekombinant yavru sayısının, toplam yavru sayısına bölümünden elde edilen değer 100 ile çarpıldığında rekombinasyon frekansı elde edilir Tabloda görüldüğü üzere;
Rekombinant yavru sayısı: 160+180=340
Toplam yavru sayısı: 160+818+180+842=2000
Rekombinasyon frekansı: 340/2000*100=%17

Allel olmadıkları halde bazı genler birbirleriyle etkileşim halinde olabilirler. Bu etkileşime epistazis adı verilmektedir.

Çoğaltılmış parça uzunluk polimorfizmi (AFLP) tekniği; DNA’nın restriksiyon enzimleriyle kesilmesi ve bunu takiben kesilen uçlara özgül dizilerin eklenmesi, bu parçaların PCR ile çoğaltılması ve çoğaltılan parçaların görüntülenmesidir.

Mutasyon genetik bilgiyi oluşturan dizilerde meydana gelen değişimlerdir. Polimorfizm populasyon genelinde daha yaygın olarak bulunan, bulunduğu bireyi olumlu ya da olumsuz olarak etkileyen genetik değişimleri ifade etmektedir. Monozomi (monozomik hücre/birey), tek bir kromozomun eksik olmasıdır. Nullizomi (nullizomik hücre/birey), homolog kromozom çiftinin (her ikisinin de) eksik olması durumudur. Kimerizm farklı zigotlardan genetik materyal geçişiyle hücre hatlarında farklılaşma olmasıdır.

Intermedier kalıtım tipi etkileşimde, heterozigot birleşimde fenotipde her iki genin sahip olduğu etkilerin arasında bir durum görülür. Kıvırcık tüylü tavuklarla düz tüylü tavukların birleşmesi sonucunda oluşan F1 soyda bu gen etkinliklerin arasında zayıf kıvırcık tüylü tavukların görülmesi bir örnek olarak gösterilebilir. Beyaz ve siyah Endülüs tavuk ırklarının F1 soyda mavi kanat rengine sahip olmaları gibi bir başka örnek de bu gen etkileşimine örnek olarak gösterilebilir.

Farklı ebeveynlerin, iki karakter açısından birleştirilmesine dihibrit birleştirme,
meydana gelen olaya ise dihibridimus adı verilmektedir.  Doğru cevap B'dir

Bir genin birden fazla karakteri belirlemesine Pleitropi denir. Bu genetik etkileşim aracılığı ile bir bireyin fenotipine bakarak o bireye ait gözle belirleyemediğimiz başka bir karakteri ile ilgili bilgi sahibi olunabilir. Örneğin kıvırcık tüylü tavuklarda metabolizma daha fazladır. Kalp atım hızları ve yem alımları ve bunları sindirme işlemleri daha hızlıdır.

Monohibrit çaprazlama, geriye melezleme, dihibrit ve polihibrit birleştirmeler Mendel Kalıtımı uygulamaları olarak bilinmektedir. Genomik damgalama ise Mendel Dışı Kalıtımın bir örneğidir.

Tekniği geliştiren Sanger değil Amerikalı Biyokimyacı Karry Banks  Mullis’dir. Bu ifade dışındaki ifadeler PCR ile ilgili olarak doğru ifadelerdir.

Sitoplazma içerisinde fibrilli özellik gösteren yapılar genetik materyalin oluşturduğu ve nükleotid adı verilen yapıdır. Bu nükleotidlerin içerisinde proteinleri ile sıkı bağlanmamış özellikteki DNA molekülü bulunur ve çoğunlukla bir halka şeklinde organize olmuştur. Nükleotid beş karbonlu şeker (pentoz), bir fosfat ve bir azotlu organik bazdan oluşan bir bileşiktir.

Erkek ve dişi gametlerin bir araya gelmesine fertilizasyon denir.